Tarihi Şahsiyetler

Stanley Lloyd Miller Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

MİLLER, Stanley Lloyd (1930)

ABD’li biyokimyacı. Laboratuvar koşullarında ilkel atmosfere benzer bir ortam yaratarak, yaşamın başlangıcını araştırmıştır.

7  Mart 1930’da California Eyaleti’nin Oakland kentinde doğdu. Chicago Üniversitesi’nde kimya öğrenimini sürdürürken Urey’in öğrencisi oldu ve hocasının etkisiyle biyolojik yaşamın başlangıcını araştırmaya başladı. 1954’te aynı üniversiteden doktora derecesini alan ve California Universitesi’nde kimya profesörlüğüne atanan Miller, (1968’ten itibaren) bu üniversitede çalıştı.

Yaşamın, doğada kendiliğinden ortaya çıkan fiziksel ve kimyasal süreçlerin sonucu olarak başlamış olabileceğine ilişkin görüşler Darwin’in çalışmalarından sonra ileri sürülmüştü. Organik bileşiklerin morötesi ışınımların etkisiyle inorganik bileşiklerden türemiş olabileceği düşünülmüş, ancak atmosferdeki oksijenin Güneş’in morötesi ışınımını soğura-rak yeryüzüne ulaşmasını engellemekte olması, yaşamın ilk ortaya çıktığı çağlarda atmosferde oksijen bulunmadığı, oksijenin çok sonraları, yeşil bitkilerce atmosfere salındığı varsayımına yol açmıştı. 1920’lerde J.B.S.Haldane’in ve 1936’da Oparin’in ileri sürdüğü bu varsayımları sınamak ve yaşamın biyokimyasal yoldan başlatılabilmesinin koşullarını araştırmak üzere 1953’te, henüz doktora öğrencisi olan Miller, hocası Urey ile birlikte çalışmaya başladı. Atmosferin yaşam öncesindeki bileşimi konusunda Oparin’in varsayımından yola çıkan iki bilim adamı, yeryüzündeki yaşam öncesi koşulları sağlamak üzere, mikroorganizmalardan tümüyle arındırılmış ortamda bir su kütlesinin içine sürekli olarak metan, amonyak, hidrojen ve su buharı karışımı püskürttüler. Gerekli enerji ise karışımı içeren cam kabın üst tarafından verilen sürekli bir elektrik boşalımıyla sağlanıyordu. Birkaç hafta sonra çözeltinin bileşiminde asetik asit, laktik asit, üre gibi organik bileşiklerin yanı sıra, protein molekülünün yapıtaşları olan aminoasitlerden glisin ve alanin türlerinin bol miktarda ortaya çıktığını saptadılar. Bu deney, yaşamın başlangıcı konusunda sonradan yapılacak olan aşartırmalar için önemli bir başlangıç oldu. S.W.Fox’un aminoasitlerin yüksek sıcaklıkta proteine benzer zincirler oluşturduğunu, bunların da suyla karıştırılıp soğutulduklarında hücreye benzerlik gösteren yuvarlar biçiminde bir araya toplaştıklarını göstermesi, Calvin’in, radyoaktiflik etkisiyle karbondioksit ve sudan formaldehitin, morötesi ışınımların etkisiyle de formaldehitten RNA’nın (ribonükleik asit) yapıtaşı olan ribozun ve DNA’nın (dezoksiribonükleik asit) yapıtaşı olan deoksiriboz-un oluştuğunu kanıtlaması, bu alanda sonradan gerçekleştirilmiş en önemli bulgular arasındadır.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

İlgili Makaleler