Filozof Biyografileri

Mebde (Arkhe, Principe) Nedir -Felsefe- Hakkında Bilgi

Mebde. Aklın, bilimlerin veya varlığın ilkesi anlamında felsefe terimi.

İslâm felsefesinin ontoloji, epistemolo­ji ve metodoloji disiplinlerinde sıkça kulla­nılan mebde (çoğulu mebâdî) için Türk­çe’de ilke terimi türetilmiştir. Grekçe’de arkhe ve Latince’de principium ile karşı­lanmıştır. Modern Batı dillerinde Latince kökten gelen kelimeler kullanılmaktadır. Son dönem Osmanlıca felsefe sözlüklerinde Fransız­ca “principe” için mebde terimi önerilmiş; varlık sebebi, aklın a priori ilkeleri, man­tık yasaları, ahlâk kuralları, bilimlerin te­mel ilkeleri gibi çeşitli bağlamlardaki kul­lanımları açıklanmıştır. Modern Arapça’­da da aynı teknik anlamlar mebde ile ifa­de edilmektedir.

Sokrat öncesi Yunan felsefesinde fizik âlemin temel maddesinin (arkhe) ne ol­duğu sorusu felsefenin ana problemlerindendi. Antik felsefede “arkhe problemi” denilen bu soruya cevap aranırken önce­leri maddî nesneleri tek bir maddî sebep­le açıklama düşüncesi hâkimdi. Thales’in su. Anaximenes’in hava olduğuna inan­dığı bu maddî ilke Anaximandros’un be­lirsiz şeyi ile (apeiron) duyulur alandan akledilir alana taşınmış, Parmenides’in “bir”i. Pisagorcular’in matematik ilkeleri (arithmos, monas), Demokritos’un atomları gibi soyut kavramlara yol açmıştır. Empedokles İse gerçek anlamda ilke olarak dört unsuru kabul etmiştir.

Grek felsefesinde “arkhe” terimi “doğ­rulanmak için kanıta ihtiyacı olmayan, kendisi bir kanıtın, bilginin yahut kıyasın dayanağı olan ilke” anlamında bilgi teori­siyle de ilişkilendirilmiştir. Eflâtun, tüm-dengelimci çıkarımlara başlangıç noktası oluşturan idealar teorisi gibi temel hipo­tezler kabul etmekle birlikte kendilerin­den önce bir önermenin gelmediği ilke kavramına da vurgu yapmıştır. Aristo ise terimin bu anlamı­na Organon’da değinmiştir. Bunagöre birincil olan öncül veya hipotezler kanıtlanması gerekmeyen ilk ilkeler, aksiyomlar yahut postülalardır. İlke terimini sebeplilik teorisi çerçevesin­de ele alan Aristo, önceki filozofların gö­rüşlerini anlatıp eleştirdikten sonra ken­disinin dört sebep fikrine dayalı sentezi­ni temellendirmektedir.

İlgili Makaleler