Tarihi Şahsiyetler

Dürrizade Abdullah Efendi Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

Dürrîzâde Abdullah Efendi, (ö. 1828) Osmanlı şeyhülislâmı.

1183’te (1769-70) İstanbul’da doğ­du. Şeyhülislâm Dürrîzâde Mehmed Arif Efendi’nin oğludur. Babasından ve dev­rin tanınmış bilginlerinden tahsil gör­dü. 1196’da (1781 -82) icazet alarak mü­derrislik hakkını kazandı. Babasının şey­hülislâmlığı sırasında önce İzmir, sonra Galata kadısı oldu. III. Selim’in, baba­sı Şeyhülislâm Mehmed Arif Efendi’yi konağında ziyareti sırasında bir lütuf olarak kendisine Mekke kadılığı paye­si verildi. Daha sonra İstanbul kadılığı ve Anadolu kazaskerliği payelerini aldı. 1805’te bilfiil Anadolu kazaskeri, iki yıl sonra da nakîbüleşraf oldu. Bu görev­de iken 28 Temmuz 1808’de Eyüp Ca-mii’nde II. Mahmud’a kılıç kuşandırdı. Aynı zamanda Rumeli kazaskerliği pa­yesini alan Abdullah Efendi’nin bu sı­rada meydana gelen Kabakçı İsyanında devletle âsiler arasında imzalanan anlaşmada ve 29 Eylül 1808’de imza­lanan Sened-i İttifak’ta imzaları bulun­maktadır.

21 Kasım 1808’de şeyhülislâmlığa ge­tirilen Abdullah Efendi bir yıl on ay ka­dar bu makamda kaldı. Ancak muhteme­len ayaklanan bazı zorbalan teşvik etti­ği hususunda II. Mahmud’da bir şüphe uyanması üzerine 22 Eylül 1810’da az­ledildi, yerine üçüncü defa Sâmânîzâde Ömer Hulusi Efendi getirildi. 12 Haziran 1812’de Hulusi Efendi’nin azli üzerine ikinci defa şeyhülislâm oldu. Üç yıla ya­kın bir süre görevde kaldı. Oldukça ka­rışık geçen bu dönemde Sadrazam Ah-med Hurşid Paşa’nın zorbaları te’dib ka­rarını tasvip etmeyerek fetva vermeme­si sadrazamla birlikte azledilmesine se­bep oldu. Azlinden sonra arpalığı olan Manisa’ya gönderildi. Bir süre sonra affedilerek İstanbul’a dön­mesine izin verildiyse de tekrar Manisa’­ya, oradan da Bursa’ya gönderildi. 1823′-te Abdülmecid’in doğumu üzerine affa uğrayarak İstanbul’a döndü.

Abdullah Efendi, 1826’da Yeniçeri Oca-ğı’nın kaldırılması sırasında mâzul ule­mânın en kıdemlilerinden biri olarak ha­zırlanan mazbataya imzasını koydu; bir süre sonra II. Mahmud’un Kubbealt’nda akdettiği toplantıda en önemli şahsiyet­ler arasında yer aidi. 23 Cemâziyelevvel 1244’te vefat etti ve Ka-racaahmet Mezarlığı’na defnedildi.

Başlangıçta babasının, daha sonra da bizzat kendi nüfuzu ile devrinin olayla­rında önemli rol oynayan ve itibarını he­men daima koruyan Abdullah Efendi me­rasim ve teşrifatı seven, ihtişama düş­kün bir kişiydi. Köklü ailesinden gelen büyük bir servete sahip olup Bebek’te bugün Mısır konsolosluğu olarak kul­lanılan binanın yerinde yalısı, Üsküdar Tunusbağı’nda da bir konağı vardı.

Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler