Felsefe Yazıları

Çoğulculuk, Çoğulcu Demokrasi (Sosyoloji)

felsefe/biraradamitingyeni ÇOĞULCULUK

Haberve yayın organlarında, örgütlü hizmetlerde, sendikalarda, meslek kuruluşlarında, dinsel topluluklarda ve siyasî partilerde çokluğu gerekli gören temel ilke veya doktrin.

Çoğulcu bir siyasî sistemin dayandığı birçok idarî ve temsilî organlar vardır. Tek partili totaliter sistemlerden farklılık arzeden çoğulcu siyasî sistemin analizini yapan Raymond Aron “anayasaya dayalı çoğulcu rejimler” üzerinde durmuştur. Anayasaya dayalı çoğulcu rejimlerin Özelliği, muhtelif eğitim tiplerine, hareket tarzlarına ve farklı geleneklere dayalı olmasının yanında, tarihsel yapılanmaları, sosyal yapıları ne olursa olsun, bu rejimlerin tatbik edildiği Ban ülkelerinin ortak çizgilere sahip olmalarıdır.

Hem parlamenter, hem de başkanlık sisteminde anayasa her şeyden önce egemenliğin ayrılmasını şart koşar. Bu nedenle yasama, yürütme ve yargı birbirlerinden bağımsız durumda örgütlenmiştir. Çoğulcu bir siyasî sistemde, toplumun farklı sosyal gruplarına dayanan kitle partileri ve parlamenter gruplar vardır. Yöneticilerin belirlenmesi amacıyla periyodik aralıklarla düzenlenen seçimlerle sistemin işleyişi ve istikrarı teminat altına alınmaktadır.

Çoğulcu bir siyasî sistemin halkın egemenliğini tam yansıtıp yansıtmadığı, devletin işleyişindeki çoğulcu yapının egemenliği halka tam anlamıyla teslim edip etmediği meselesi tartışmaya açık bir husustur. Çoğulcu sistemlerdeki oligarşik nitelikler, hatta bunların zaafiyet noktalan, kararsız yapıları ve istikrarsızlıkları eleştirilebilir.

Çoğulculuğun yönetilenlere sunduğu değişik alternatifler arasından tercih hakkı, tercihini ifade özgürlüğü, yorum zenginliği gibi imkânlar bu sistemi mümkün kılan yapıyı beslemektedir. Demokrasi teorisinin temel ilkelerinden biri de farklı düşünce ve ideolojilerin açıkça söylcıiebilme imkânı ve ideolojilerin çokluğudur. Bu temel ilke “çoğulculuk” olarak formüle edilmekte ve bu ilkeye göre toplumun monist, tek boyutlu yapısından sıyrılarak farklı düşünce ve görüşlere dayalı siyasî ve kültürel örgütlenmelere imkân tanınmaktadır. Partiler, klüpler, sendikalar ve benzeri kurumlar “çoğulculuk” ilkesinin sonucu olarak doğ­ma ve yaşama İmkanı bulmaktadırlar. Bu bakımdan liberal demokrasi açısından çoğulculuk ilkesi, vazgeçilemez temel bir ilke olup yokluğunda demokrasinin varlığından söz edilemez.

Çoğulculuk, hem siyaset biliminde kullanılan teknik bir terim, hem de zaman zaman liberal yahut temsilî demokrasiler olarak adlandırılabilen bir yönetim şekli için benimsenip sıkça kullanılan bir değerlendirmeyi ifade eder. Çoğulcu bir siyasî sistem, teknik bir ifadeyle, içinde devletin, halkın eylemlerinin yegâne denetçisi olduğu sistemden ziyade, çeşitli güç ve otorite merkezlerine sahip bir sistem olmaktadır. Bu bakımdan, kendi farklı hareket alanları içerisinde gerek monarşi, gerekse kilisenin birbirine denk yönetim kademelerini oluşturduğu, öte yandan, esnaf-sanatkâr birlikleri ile feodal toprak sahiplerinin aynı za­manda vatandaşlardan itaat talebinde bulunduğu Avrupa’nın Ortaçağ toplumu pekâlâ çoğulcu idi. Şimdilerde ise doktrin biraz daha çapraşık bir hâl almıştır. Gene de, ABD, İngiltere ve Batı Avrupa’dakilere benzer toplumların fiilen çoğulcu olduğu söylenebilir. Bu su­retle söz gelimi, işçi sendikaları ile sınaî birlik­ler, siyasî partiler ve belki de idarî bürokrasinin yanısıra, resmî yönelim ve yasama organıyla birlikte iktidara ortak olmaktadır.

Belirli bir tanımlamayla çoğulcu tez, çoğulcu bir Batı demokrasisinde güç ve otoritenin hayli geniş bir dağılım gösterdiğini ispat etmek üzere, modern bir toplumda görülen çıkar grupları ile kendine has baskı gruplarına ve gerekse bundan ötede, sosyal ve etnik ayrışmaların çok-yönlülüğüne büyük önem atfetmeyi gerektirmektedir.

Modern şekli İle çoğulcu teori başlangıcını, Bentley’in toplumun grup tabiatında olduğuna dair tezinde bulur; fakat esasında bu teori. Davranışçı hareketin büyümesiyle birlikte, II.Dünya Savaşı’nın ardından Amerikan siyaset bilimcileri tarafından geliştirilmiştir. Bu bağlamda, Robert Dahi gibi yazarlar mahallî topluluklardaki iktidar üzerinde çalışmalara girişiyordu ve bu gibi araştırmacılar, katılmacı demokrasi’nin toplum içi ilişkileri etkin olarak kontrol ettiğini göstermede başarısız kaldıklarında, bunun yerine, Amerika gibi toplumların, farklı çıkarları temsil eden, birbirine rakip ve nöbetleşe iktidara geçen elitlerce kontrol edildiğini öne sürmekteydiler. İktidar bu şekilde bölündüğünde ve teoriye göre, bütün meşru grupların kararvermeye ilişkin söyleyecek sözleri olduğunda, toplumların “demokratik” tabanının esas olarak destek kazandığı iddia ediliyordu. Belirli bir tanımıyla bu teori, poliyarşi gibi totaliter varsayılan devletler de dahil, pek çok toplumda iktidara ilişkin gerçeklerin temelde çoğulcu nitelikte olduğunu göstermeye çabalamıştır. Marksçı teorinin dışında, kapitalist toplumlardaki güç teorilerinin en önemli rakibi, çoğu kez C.Wright Mills ve R.Miliban gibi yazarların adlarıyla birlikte anılan ve “İktidar Seçkinleri” teorileri olarak tanımlanan bir hayli teori bulunmaktadır.

(SBA)

Çoğulcu Demokrasi

Çoğulcu demokrasi(nisbî demokrasi), çoğunluğun mutlak hakimiyetini reddeden, azınlıktakilerin siyasal ve kültürel haklarının kabul edilmesi gerektiğini ve azınlığın da bir gün çoğunluk olabilme hakkının verilmesini savunan demokrasi anlayışıdır.

Demokrasinin gelişim sürecinde, çoğunluğun devlet yönetimindeki kararlarının mutlak olması, azınlık haklarını kısıtlayabileceği kaygısı çoğulcu demokrasiyi ortaya çıkarmıştır.’Azınlıkta veya muhalefette olanların korunması, düşüncelerin serbestçe hiçbir baskıyla karşılaşmadan söylenebilmesi çoğulcu demokrasi için şarttır.”Çoğulcu teoride otoritenin dağıtılması devletin aceleyle ve düşünmeden hareket etmesini engeller, aynı zamanda önemli güç merkezlerinin uyuşmaması durumunda da herhangi bir adımın atılmasını önler.’

Özellikleri

1. Yürütme gücünün kuvvetli ve geniş partiler koalisyonu tarafından yapılması

2. Kuvvetler ayrılığı ilkesi
3. İktidarın bölüşülmesi ilkesi,
4. Çok partili sistem
5. Yarı-temsîli sistem
6. Yazılı anayasa ile hükümet yetkilerini kesin olarak sınırlama
7. İki meclisli parlamento modeli

Vikipedi

İlgili Makaleler