Yunan Roma Osmanlı Selçuklu Kent -Şehir Kavramları
Tarihî dönemlerdeki toplumlar tanımlanırken toplumsal
yapıyı belirleyen unsurlarla tanımlanır. Örneğin, sı-
nıfsal ilişkiler bağlamında ilkel komünal toplum, köleci
toplum, feodal ve kapitalist toplum gibi. Arkeoloji geçmiş
dönemleri incelerken tarihin belli dönemlerinde
kullanılan teknolojinin özellikleri ve siyasal devlet isimleriyle
dönem adlandırması yapar. Yunan ve Roma arkeolojisi
gibi. İnsanlığın erken evreleri için kullanılan
teknoloji belirleyici olmuştur. Bu bakımdan;
Paleolitik Dönem (Eski Taş Dönemi): MÖ 300.000-
10.000 yılları arası. Taş teknojisinin erken dönemleridir.
Bu dönemde insanlık avcılık toplayıcılıkla yaşamını sürdürüyordu.
Mezolitik Dönem: MÖ 10000-9000 yılları. Paleolitikten
neolitiğe geçiş evresidir.
Neolitik: MÖ 9000-5600 yılları arası. Tarımsal üretimin
yapılmaya başlandığı ve yerleşik yaşama geçildiği dönem.
Kalkolitik Dönem: MÖ 5600-3300 yılları arası. Maden
kullanımın başladığı dönemdir.
Tunç Çağı: MÖ 3300-1100 yılları arası. Bakır ve kalayın
uygun sıcaklıkta alaşımın yapıldığı dönem.
Demir Çağı: MÖ 1100-30 yılları arası. Maden arasında
demir cevherinden ayrılabilmesi için en yüksek ısıya ihtiyaç
duyulan madendir. Bundan dolayı kullanılan teknolojinin
özellikleriyle bağlantılı tarihi kronolojinin sonuncusunu
oluşturur.
Agora: Antik Yunan kentinin kamusal, yönetimsel ve
ticari merkezi niteliğinde olan kent bölümü.
Akropolis: Antik Yunan kentlerinde yukarı kent anlamı
ndadır. Korunaklı bir alan olan akropolisler, MÖ 5.
yüzyıldan itibaren tapınakların bulunduğu bir kent bölümüdür.
Amştiyatro: Antik Romalılarda, içinde savaş oyunları,
gladyatör ve vahşi hayvan dövüşlerinin düzenlendiği
daire ya da oval planlı alanı kademeli oturma yerleriyle
çevreleyen yüksek yapı.
Atrium: Antik Roma konutlarında avluya verilen ad.
Erken Hristiyan bazilikal planlı kiliselerde de girişin
önünde yer alan avluya atrium denir.
Bazilika: Roma Döneminde uzunlamasına gelişmiş mekân
düzenine sahip sütun dizilerince taşınan bir yapı
türü. Bazilikalar ticari, yönetsel ve hukuki işlevleri olan
yapılardı.
Forum: Antik Yunan agoralarının Roma döneminde
benzeri olan kentin ticaret merkezi. Antik Roma kentlerinin
merkezinde yer alırlar ve çevresi önemli kamusal
yapılarla kuşatılmıştır.
Megaron: Klasik Yunan çağ’ı öncesinde Ege’nin hem
batı hem de doğu kıyılarını oluşturan bölgelerde uygulanmı
ş uzunlamasına dikdörtgen planlı bir yapı tipi. Genel
olarak konut ve bazen kamusal mekân olarak kullanı
lmıştır.
Mausoleum (mozele): Antik Çağda anıtsal mezarlar.
Odeon: Antik Yuna ve Roma döneminde müzik dinletileri
için yapılmış özel yapı.
Sarnıç: Su biriktirmek amacıyla, genellikle toprak altı
nda yapılan özel yapı.
Zafer Takı: Antik Roma’da savaşlarda zafer kazanan
imparator ve komutanlar için kazanılan zafer anısına
yol üstünde veya meydanda yapılmış bir tür yapı. Bu
tür yapılarda bir ve ya birden fazla kemer ayaklar üzerine
oturur. Yapının yüzeyinde kazanılan zaferle ilgili
sahnelerin olduğu kabartmalar ve yazıtlar bulunur (Sözen,
M.- Tanyeli, U. 1994).
Yunan mitolojisine ilişkin bilgilerimizi Antik çağın iki
şairine borçluyuz: Homeros ve Hesiodos. Homeros’un
“İlyada” ve “Odysseia” destanlarıyla, Hesiodos’un “Theogonia”
ve “İşler ve Günler” isimli eserleri dönem inançları
ve mitleri hakkında bilgiler verir. Tanrı, tanrıca, dağ
ve su yaratıklarının isimleri, bunların hangi yeteneklerle
donatıldıkları ve doğa olaylarını oluşturdukları bilgisini
bu eserlerden edinmekteyiz.
Kilise örgütlenmesinde bölgesel yetkilere sahip ve Hı-
ristiyan din adamlığı hiyerarşisinde üst mevki olan bir
piskopos tarafından yönetilen kilisesinin olduğu kentlere
piskoposluk kentleri denir. 6. Yüzyıldan itibaren
civitas sözcüğü piskoposluk kenti, piskoposluk merkezi
anlamında kullanılmıştır. Piskoposluk kenti papazlarda
oluşan bir kurul tarafından Hristiyan hukuk ve ahlaki
değerleri gözetilerek yönetiliyordu.
Sıra Sizde 5
Barok Sanat: 17. ve 18. yüzyıllarda bütün Avrupa’ya
egemen olan üslup. Temel özelliği, Rönesans’ın dura-
ğan kurallarına bir karşı çıkış niteliği taşımasıdır. Bu
karşı çıkış resimden mimarlığa, heykelden müziğe tüm
sanat dallarında etkili olmuştur. Barok mimarlık abartı-
lı hacim ve dekorları kullanarak görkem ve güç etkisi
yaratmaya çalışmıştır. Barok Sanat 16. yy’da meydana
çıkan karşı reform hareketleri ve bunların neticesinde
meydana gelen otuz yıl savaşlarının neden olduğu toplumsal
kargaşalar sonucunda burjuvazinin elinde bulunan
ekonomik ve kültürel gücün tekrar kilisenin eline
geçmesinin bir sonucudur.
Rönesans: 14. yy’da İtalya’da başlayarak 16. yy’a kadar
tüm Batı ve Orta Avrupa’ya yayılan sanat hareketi. Genel
olarak, Rönesans Antikite’nin yeniden gündeme gelişi
ve ona öykünülmesi eylemi olarak tanımlanmıştır.
Rönesans sözcüğü de “yeniden doğuş” anlamına gelmekte
ve 15. yy’da Klasik Çağ araştırmalarının canlanması
olgusunu ifade etmektedir. Antik Roma’ya bir öykünme
girişimi olarak başlamasına ve döneminde böyle
bir amacın izlendiğinin sanılmasına karşın, gerçekte,
Rönesans batı sanatının özgün yaratıcılık gösterdiği bir
dönemdir. Mimarlıkta bazı Yunan ve Roma öğelerinin,
örneğin antik sütun, silme, pilastr ve başlıkların mimari
dile girmesi ile başlar. Genel olarak mimarlıkta Rönesans’ı
n ülküsü merkezi plan şemasının elde edilmesidir.
Bu amaç Rönesans mimarlığını Antikiteden ayıran en
önemli farklılıktır.
Sıra Sizde 7
Arasta: Osmanlı mimarlığında üstü açık ya da kapalı
bir eksen üzerinde dizilmiş dükkân sıralarından oluşan
çarşı yapısı.
Âsitâne: Mevlevilerde tarikat pirinin gömülü olduğu
tekke.
Bedesten: Eş büyüklükte kubbelerle örtülü Osmanlı
çarşı yapısı.
Cami: İslami ibadet yapısı. Kelimenin kökeni cem’den
gelir ve toplanılan yer anlamındadır.
Çifte Hamam: Hem kadınlar, hem de erkekler için ayrı
bölümleri olan, genellikle simetrik plan şeması gösteren
Osmanlı hamamı.
Darülhadis: Hadis bilimi okutulan dini okul.
Darüşşifa: Hastane yapısı.
Derbent: Osmanlılarda uç boylarında bulunan küçük
kaleler ve koruma görevi üstlenen küçük yerleşimler.
Hamam: Kamusal nitelikte yıkanma yapısı.
Han: Kent içerisinde yer alan ticaret ya da geçici konaklama
yapısı.
Hankah: Anadolu Selçuklu çağında yapılmış, özellikle
derviş vs. gibi din adamlarının geçici olarak konaklaması
işlevine hizmet eden yapı.
Kervansaray: şehirlerarası yollarda kervanların konaklaması
için yapılmış büyük han yapısı.
Kümbet: Silindirik ya da çokgen planlı bir gövde üzerine
oturan konik ya da piramidal bir külahtan oluşan
mezar yapısı.
Külliye: İşlevleri birbirini tamamlar nitelikte ve üslup
özellikleri aynı olan birden fazla yapıdan oluşan yapı
topluluğu.
Medrese: Bugünkü orta ve yüksek öğrenime denk eğitim
veren eğitim yapısı.
Mescit: Minbersiz İslam ibadet yapısı.
şifahane: İslam ülkelerinde yapılmış sağlık yapısı.
Tekke: Bir yapı topluluğu şeklinde kurulmuş tarikat
yapısı.
Türbe: Anıtsal mezar yapısı.
Zaviye: Küçük tekke yapısı.