Robert Koch Kimdir, Hayatı, Buluşları, Hakkında Bilgi

KOCH, Robert (1843-1910) Alman hekim ve bakteriyoloji bilgini. Tüberküloz basilini bulmuş, şarbon, kolera ve birçok bulaşıcı hastalığa ilişkin araştırmaları ve geliştirdiği yöntemlerle çağdaş bakteriyolojinin temellerini atmıştır.

Heinrich Hermann Robert Koch 11 Aralık 1843’te Hannover yakınlarındaki Klausthal’de doğdu, 27 Mayıs 1910’da Baden-Baden’de öldü. On bir çocuklu bir ailenin üçüncü çocuğu olan ve daha küçük yaşlarda çabuk öğrenme yeteneğini kanıtlayan Koch, başarılı bir lise öğreniminden sonra, dilbilim okumak istemesine karşın fen alanındaki yeteneğini sezen öğretmenlerinin de önerisiyle, fen ve doğabilimleri öğrenimi görmek üzere 1862’de Göttingen Universitesi’ne girdi. Bir yıl kadar matematik, fizik ve botanik okuduktan sonra, hekimliğin kendisi için daha uygun bir meslek olacağını düşünerek, tıp öğrenimine yöneldi. Öğrenciliği sırasında fizyoloji profesörü Georg Meissner’in, özellikle de anatomi hocası Friedrich Gustav jacob Henle’in (1809-1885) etkisi altında kalan Koch, bakteriyolojiye büyük önem veren Henle’nin önerisiyle katıldığı bir yarışmada, dölyatağı sinirlerine ilişkin incelemesiyle hem birincilik ödülünü kazandı, hem de bir dergide yayımlanan bu araştırması nedeniyle 1865’te kendisine doktora verildi. 1866’da üniversiteyi üstün başarıyla bitiren Koch’un amacı, orduda ya da bir gemide hekimlik yapmaktı. Ne var ki, dünyayı gezip görme isteğinden kaynaklanan bu tasarısını nişanlısının tutumu nedeniyle bir yana itmek zorunda kaldı ve 1867’de evlenerek, kısa sürelerle yerleştiği küçük kasabalarda serbest hekimlik yapmaya başladı. 1870’te, ülkesi ile Fransa arasında savaş başlayınca Prusya ordusuna gönüllü olarak katılan Koch, sivil yaşama döndüğü 1871’e değin, kendisine büyük bir deneyim kazandıran askeri hekimlik görevini sürdürdü, 1872’de yerleştiği ve sekiz yılını geçirdiği Woll-stein’da (bugün Polonya’da Wolsztyn) başarılı bir hekim olarak ün kazanırken, kendisini bilim dünyasına tanıtacak araştırmalarına da başlamıştı. Şarbon basili üzerinde önemli araştırmalar yaptığı, yaralardaki iltihaplanmayı incelediği ve bakteriyolojiye yeni teknikler kazandırdığı bu dönemde ünlü hekim ve araştırmacıların ilgisini çekerek, 1880’de, patoloji bilgini Cohnheim’m da aracılığıyla Berlin’deki İmparatorluk Sağlık Bürosu’nda (Kaiserliches Reichsge-sundheitsamt) danışmanlığa getirildi. Artık araştırmalarım tek başına sürdüren bir kasaba hekimi değil, ülkesinin önemli bilim adamlarının uğrağı haline gelecek bir araştırma laboratuvarınm yöneticisiydi.

Bu dönemde tüberküloz basilini bularak büyük bir üne kavuşan, 1883’te Mısır’daki büyük kolera salgınını incelemek üzere Alman hükümetince görevlendirilen, daha sonra Hindistan’a geçerek bu hastalığın nedenlerini araştıran Koch’a koleranın etkeni olan “virgül basil”i bulması ve hastalığın önlenmesine katkıları nedeniyle imparatorluk madalyasıyla birlikte 100.000 Mark tutarında bir ödül verildi. 1885’te Berlin Universitesi’nin Sağlık Bilimi Kürsüsü’nde profesörlüğe atanan Koch, bu kuruma bağlı Sağlık Bilimi Enstitüsü’nün yöneticiliğini de üstlendi, 1891’de de kendisi için kurulan Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü’nün başına geçti. 1904’e değin çalışmalarını bu enstitüde sürdüren, ülkesi dışında başta Güney Afrika, Mısır ve Hindistan olmak üzere salgın hastalık bölgelerinde incelemeler yapan Koch, yaşamının son yıllarında ABD ve Japonya’da büyük törenlerle karşılandığı gezilere çıkmış, 1905’te tüberküloza ilişkin çalışmalarıyla Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü’nü kazanmış, 1908’de de kendi adına konulan ödülü ilk kazanan bilim adamı olmuştur.