Öküz Mehmet Paşa Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi
Öküz Kara Mehmed Paşa (Ö. 1030/1621) Osmanlı veziriazamı.
İstanbul’da Karagümrük’te öküz nalbantlığı yapan ve vakfiyesine göre adı Ali olan ustanın oğludur.[babasının ismi Osmanlı tarihlerinde genellikle Kara Hasan olarak geçer, bu adı Atâî Kara Hüseyin şeklinde kaydeder, s. 615] “Kara” lakabı ve daha çok muhaliflerinin yakıştırması sonucu babasının mesleğinden hareketle “Öküz” lakabıyla da anılır.
975’te (1567) Harem’e girerek burada eğitim gördü. Ardından çeşitli görevler üstlendi. İçkiler kethüdâlığı ve silâhdarlık yaptı( 1015/1606). I. Ahmed döneminde kendisine vezirlik verildi ve Yemenli Hasan Paşa’nın yerine Mısır beylerbeyi oldu.[3 Zilhicce 1015/1 Nisan 1607] Bu görevi sırasında ihtilâf halinde bulunan askerî gruplara karşı etkili tedbirler aldı; olaylara karışanları cezalandırdı, halktan çeşitli adlar altında toplanan vergileri kaldırdı. Bu faaliyetleriyle devrin kaynaklarında ikinci Mısır fâtihi olarak adlandırıldı. Dört buçuk yıl “istiklâl üzre” sürdürdüğü Mısır beylerbeyi ligi döneminde önemli imar faaliyetlerinde bulundu.
Mısır’daki hizmetleri padişah tarafından takdir edilerek İstanbul’a çağrıldı.[Receb 1020/Eylül 1611] Bu arada padişahın kızı Gevherhan Sultan’a namzetliği duyuruldu. İstanbul’da ikameti için Atmeydanı’ndaki İbrahim Paşa Sarayı tahsis edildi. Kara yoluyla İstanbul’a gelirken Kayserili Halil Paşa’nın yerine kaptan-ı derya olduğuna dair ferman kendisine ulaştı.[Şaban 1020/Ekim 1611] İstanbul’a girişinde törenle karşılandı. Nikâh merasimi esnasında büyük şenlikler yapıldı.[22] Divana ikinci vezir olarak katılan Mehmed Paşa, İstanbul’da bulunduğu sırada İran elçisi Sarı Han’ın Nasuh Paşa ile birlikte İstanbul’a gelmesi dolayısıyla yapılan törenlere 900 kişilik kuvvetiyle katıldı.[1 Şaban 1021/27 Eylül 1612] Nasuh Paşa ile Sultan Ahmed’in diğer kızı Ayşe Sultan’m nikâh törenleri sırasında [20 Şaban 1021 / 16 Ekim 1612] sadrazamın sağdıçlığını yaptı ve padişahın beş ay ikamet etmek üzere Edirne’ye gidişinde İstanbul muhafazalığında bulundu. Padişahın İstanbul’a dönmesinden sonra Malta ve Floransa gemilerinin sahillere tecavüzü ve Silifke yakınlarındaki Ağa Limanı’na saldırıları üzerine donanmayla denize açıldı. Kıbrıs, Trablusşam, Saydave Beyrut civarlarında Osmanlı sahillerinin güvenliğini sağladığı gibi Şam beylerbeyi ile irtibatı kesen, göndermesi gereken hazineyi zamanında ve tam olarak İstanbul’a sevketmeyip isyan eden Ma’noğlu Fahred-din ile temas kurarak onun itaatini temin etti, ardından İstanbul’a döndü.