Mufassal Kamus-ı Felsefe – Rıza Tevfik Özellikleri, Hakkında Bilgi
Mufassal Kâmûs-ı Felsefe. Rıza Tevfik’in (ö. 1949) kaleme aldığı felsefe terimleri sözlüğü.
Tanzimat’tan sonraki Batılılaşma sürecinde Türkiye’de modern felsefe terimleri hakkında ilk telif çalışma olup sadece iki cildi yayımlanabilmiştir
Eser, II. Meşrutiyet dönemi Maarif nazırlarından Şükrü Bey’in teşebbüsüyle 1913yılında kurulan Istılâhât-ı İlmiyye Encümeni’nin felsefe terimleri sözlüğü tasarısını gerçekleştirmek amacıyla yazılmıştır. Her cildi yaklaşık 800 sayfa olacak şekilde on veya on bir ciltte tamamlanması düşünülen sözlüğün ilk cildi 1915 yılından itibaren fasiküller halinde neşredilmeye başlanmıştır. I. cildin ilk kısmı uzunca bir mukaddimeden sonra “A” harfinin ön ek olarak kullanımının açıklanmasıyla başlar ve “Arts liberauxs maddesiyle sona erer. İkinci kısım Assertorique [Kaziyye-i Hissiye] “Bon-sens [Hâsse-i Selîme, Akl-i Selîm, Tab’-ı Selîm] arasındaki maddeleri ihtiva eder. II. cildin birinci kısmı “Canon” (Kanun) maddesiyle başlar ve “Classifications des sciences” Tasnîf-i Ulûm maddesiyle son bulur. Eserin yayımlanmış bölümünde birkaçı gönderme olmak üzere toplam 211 madde bulunmaktadır.
Mukaddimede Istılâhât-ı İlmiyye Encümeni’nin kuruluş amacından da bahseden Rıza Tevfık. Osmanlılar’da ilim ve felsefe dilinin gelişememesini ilim ve felsefenin ihmal edilmiş olmasıyla açıklar. Ona göre Türkler asırlardan beri edebiyat dili olarak Türkçe’yi geliştirirken ilim ve felsefeyi ihmal etmişlerdir; bu da Türkçe’de Batı kökenli terimlere karşılık bulunmasını güçleştirmiştir. Bu sebeple encümendeki bazı üyelerin itirazlarına rağmen Rıza Tevfik terimler konusunda Arapça’da ısrar eder. Ona göre Batı dillerindeki terimlere karşılık bulmak için müslüman-lann ortak dili olan Arapça’ya başvurmaktan başka çare yoktur.
Madde başları Fransız alfabesi esas alınarak hazırlanan sözlükteki terimlerin çok defa Almanca, İtalyanca ve İngilizce’leri de yazılmaktadır. Fransızca bir terimin Arapça karşılığı verildikten sonra terimin hangi kökten geldiği, asıl anlamının ne olduğu, terim olarak ilk defa hangi filozof tarafından nerede kullanıldığı belirtilmektedir. Müellif, modern felsefe terimleri meselesini sadece terimlere uygun karşılıklar bularak aşmaya gayret etmekle yetinmemiş, terimlerin çeşitli medeniyetlerde kazandığı farklı anlamları da aktarmış ve Batı felsefesiyle İslâm felsefesi arasında önemli mukayeseler yapmıştır. Rıza Tevfik sözlükte Türkçe gramere uygun terkipler yapmaya çalıştığını, aktarılması mümkün olmayanları ise olduğu gibi bıraktığını söylemektedir.