Tarih

Mavri Mira Cemiyeti Nerede Kuruldu, Amacı, Faaliyetleri, Özellikleri

Mavri Mira. Mavri Mira, ‘Kara Baht’ veya ‘Kara Kader’ demektir. Birinci Dünya Savaşı bitimi sonunda Aralık 1918’de İstanbul’da Rum Patrikhanesinin koruyuculuğunda kurulan Rum cemiyeti=derneği.

Amacı, Megali İdea emelini gerçekleştirmek maksadıyla İnebolu’dan Muğla’ya kadar çekilen bir çizginin batısında kalan İstanbul, Trakya ve Batı Anadolu’nun Yunanistan’a ilhakı için gerekli zemini hazırlamak, buna paralel olarak Rumların çok olduğu illerde çeteler kurmak, Yunan Hükümeti adına propaganda yapmaktı.

Fener Rum Patrikhanesi ve din adamları ile Yunan hükümetinin destek ve yardımlarıyla, on iki Rum cemiyetinin kendi aralarında birleşerek yeni bir cemiyet kurmalarıyla ortaya çıkmıştı. Derneğin yabancı ülkelerden ve Yunanistan’dan büyük yardım görüyor, doğrudan doğruya Yunan Hükûmeti’nden emir alıyordu. Yunan Kızılhaç’ı, Rum Göçmenleri Merkez Komisyonu derneğe el altından yardım ediyordu. Rum okullarındaki izci kuruluşları da bu derneğe bağlıydı, Rum gençlerine gizlice silâh eğitimi yaptıran, kiliseleri silâh deposu olarak kullanan derneğin Bursa, Bandırma, Tekirdağ ve daha başka Trakya şehirlerinde kolları vardı. Kuzey Anadolu’da bir Rum devleti kurmayı amaçlayan Pontos Rum Cemiyeti ile de işbirliği halindeydi.

Mavri Mira ve diğer zararlı derneklerin destek oldukları Rum çeteleri tarafından Türklere karşı yapılan hareketler, İzmir’e çıkıp Anadolu’ya ilerleyen Yunan askerleri ile birlikte büyük bir zulme, işkenceye ve katliama dönüşür.

Mavri Mira’nın kurucu unsurlarından Patrikhane, idealleri doğrultusunda faaliyetlerini giderek artırır. Hatta Temmuz 1919’da, Patrikhane kapısına çift kartallı Bizans ve Yunan bayrakları çekilir.

Nutuk-Vesikalar bölümde yer alan Mustafa Kemâl imzalı 22.8.1919 tarihli ‘çok gizli’ kaydını taşıyan genelgede Mavri Mira hakkında şu bilgiler yer alır:

Pek sağlam kaynaklardan elde edilen bilgilere göre (İstanbul) Rum Patrikhanesinde Mavri Mira adında bir kurul oluşmuştur. Bunun başkanı Patrik Vekili Doreteos, üyeleri: Atenagoras, Enez Metropolidi, Yunan Kaymakamı Giritli Katekhakis, Katelopulos, Dipasimas, Ayinpa, Polimitis, Siyari adındaki kimselerdir.

Kurul doğrudan doğruya Venizelos’tan talimat alıyor. Rumların ve Yunan Hükümetinin para yardımıyla, pek büyük bir sermayesi vardır.

Görevi, Osmanlı illeri dahilinde çeteler oluşturmak ve yönetmek, mitingler ve propaganda yapmaktır. Yunan Kızılhaç’ı da bu Mavri Mira kuruluna bağlıdır.

Görevi görünüşte göçmenlere bakmak gibi insanî bir perde altında çete teşkilatı yapmak,ihtilal düzenini hazırlamaktır. Bu suretle tıbbî ilaçlar ve sağlık gereçleri adı altında silah, cephane ve teçhizatı, Osmanlı ülkesine sokmaktır. Hatta resmî Göçmen Komisyonu da Mavri Mira kuruluna tâbidir.

İstanbul Patrikhanesi ve Yunan Konsoloshanesi, silah ve cephane deposu halini almıştır ve hatta kiliseler ibadet yerinden çok askerî ambarlar gibi kullanılmaktadır.

Ermeni Patriği Zaven Efendi de Mavri Mira kurulu tarafından satın alınmıştır.

Rum okullarının, önceden bizim yapıp ta tam şimdi sırası iken maalesef terk ettiğimiz, izci teşkilatları tamamen Mavri Mira kurulu tarafından yönetilmektedir.

İstanbul, Bursa, Bandırma, Kırkkilise, Tekirdağ ve bunlara bağlı yerlerde izci teşkilatı tamamlanmıştır. İzciler yalnız çocuklar değildir. Yirmi yaşını aşkın gençler de dahildir. Anadolu’da Samsun ve Trabzon, cephane dağıtım yeridir.

Uygun bir halde bir yelkenli Yunan gemisi, durmuş bir halde cephane ve silahlarla yüklü olarak bu yerlerde bulundurulacaktır. Ermeni hazırlığı da tamamen Rum hazırlığı gibidir.

Mavri Mira’nın çalışmaları, yabancı devletler İstanbul’a asker çıkardıktan sonra daha da yoğunlaştı.  Fakat Rumların bu çabaları Kurtuluş Savaşı’nın başarıya ulaşmasıyle boşa çıktı ve Mavri Mira ortadan kalktı.

Mavi Mivra’nın ortadan kalkmasından 25 yıl sonra, mevcut uygulamaya göre Fener Rum Patrikhanesi’ne Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan bir kişinin getirilmesi gerekirken, 1947’de ABD’den Athenagoras adlı bir Patrik gönderilir. Athenagoras, Fener Rum Patrikhanesi’nin Patriği olur. 12 Temmuz 1947’de ‘Marshall Yardımı’ olarak anılan Yardım Antlaşmasını imzalayan Hükümet, Athenagoras’ı da, işi usulüne uygun hale getirmek için, bir gecede Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapar. İşte bu Athenagoras’ın, Mavri Mira Cemiyeti’nin üyesi olan Athenagoras ile aynı kişi olduğu söylenilmektedir!..
Uğur Yıldırım, Dünden Bugüne Patrikhane, Kaynak Yay., İstanbul-2004, sah:93

İlgili Makaleler