Türk Edebiyatı

Türkoloji Nedir, Tarihi, Çalışmaları, Hakkında Bilgi

Türkoloji, dar anlamda Türk dilleri araştırmalarını, geniş anlamda dünya Türklerinin tarihleri, coğrafyaları, kültürleri, dilleri v.b. konuları kapsayan bir bilim dalıdır. Türk dünyasında türkoloji kapsamına alınabilecek çalışmalar XI. yy.a kadar uzanır: Kâşgarlı Mahmud, Divanü lûgat-it-türk (Türk dilleri sözlüğü) adlı eseriyle Araplar’a türk dilini öğretmeğe çalışırken, Türk dünyasıyle ilgili çeşitli bilgiler de vermişti. Türkolojinin bir bilim dalı durumuna geçmesi ise batı dünyasında doğu ülkelerini yakından tanıma çabalarının sonucu olarak sağlandı.

İlk Türkoloji kürsüsü, Paris’te Ecole des Langues Orientales Vivantes’ta kurulmuş (1795), türkolojiye de yer veren ilk şarkiyat kongresi 1873’te Paris’te toplanmıştı.

Avrupa’nın çeşitli üniversitelerinde şarkiyat ve türkolojiyle ilgili enstitüler açılmış (Napoli’de Doğu Yüksek Enstitüsü, 1723; Moskova’da Lazarev Doğu Dilleri
Enstitüsü, 1814; Londra’da Doğu Araştırmaları Okulu, 1906 v.d.), birtakım bilim kurumlan kurulmuş (Paris’te Societe Asiatique, 1821; Londra’da Royal Asiatic Society, 1823; Helsinki’de Suomalais-Ugrilainen Seura, 1883 v.d.), araştırma sonuçlarını bilim çevrelerine iletmek amacıyle de birtakım dergiler yayımlanmıştır (Journal Asiatique, [Paris, 1822]; İzvestia Akademii Nauk [Rusya, 18941; Keleti Szemle (Macaristan, 19001; Körösi Csoma-Archivum [Macaristan, 19211; Asia Majör [Almanya, 1924); Oriens 11947] v.d.). Türkiye’de XX. yy.ın ilk çeyreğine kadar türkoloji araştırmalan içinde yer alabilecek çalışmalar ancak osmanlıca dilbilgileri ve sözlüklerden oluşuyordu.

Cumhuriyet’in ilânından sonra Türkolojinin batılı anlamda bir bilim dalı olarak gelişmesinde Fuad Köprülü’nün büyük payı vardır. Fuad Köprülü’nün girişimiyle 1924 yılında İstanbul Üniversitesi’ne bağlı olarak kurulan Türkiyat Enstitüsü, türkolojinin gelişmesinde etkili oldu. 1932 yılında kurulan Türk Dil kurumu Türk dilinin özlenmesi ve zenginleşmesi konusundaki çalışmalar yanında özellikle dille ilgili bilimsel incelemeler ve yayımlarıyle türkolojiye katkı sağladı. Üniversitelerimizdeki türkoloji bölümlerinde (başlıca yayın organları: Türk dili ve edebiyatı dergisi; Türkoloji dergisi) çalışmalar başlıca şu konularda toplanıyordu: türk dili tarihi, eski ve yeni türk lehçeleri, Anadolu diyalektolojisi, dilbilgisi, sözlük, etimolojik araştırmalar.

Türk dili tarihi alanında, türk dillerinin tarihsel ıgslişimi, bu gelişim içindeki yapısal özellikleri, sınıflandınlması ve dünya dilleriyle olan ilgisi üzerindeki çalışmalar (R. R. Arat, A. Caferoğlu, S. Çağatay, H. Eren) yabancı türkologlannki kadar geniş kapsamlı olamadı. Eski türk lehçeleriyle ilgili başlıca çalışmalar arasında şunlar yer alır: Orhon yazıtları (H. N. Orkun, S. Çağatay, M. Ergin’in kitapları), türk dilinin temel yapıtlan olan Divanü lûgat-it-türk (R. Bilge, B. Atalay yayınları), Kutadgu bilig (R. R. Arat yayını), Oğuz Kağan destanı (R. R. Arat yayını), Dede Korkut kitabı (R. Bilge, O. Ş. Gökyay, M. Ergin yayınlan), v.d. Eski Anadolu Türkçesi ve Osmanlıcanın önemli dil ve edebiyat yapıtları bilimsel yöntemle işlenerek yayımlandı ve bu dönemlerin dil özellikleri geniş kapsamlı çalışmalarla saptandı (M. Mansuroğlu, S. Bu-luç, F. K. Timurtaş). Moğolca (A. Temir, O. N. Tuna), Çuvaşça, Yakutça gibi türk lehçeleriyle ilgili çalışmalar yok denecek kadar azdır. Yeni türk lehçeleri üzerinde de ancak son zamanlarda durulmağa başlanmıştır.

Diyalektoloji çalışmalan Necip Asım’ın birkaç yazısıyle başladı. Ishak Refet ile Hamit Zübeyr yönetiminde çıkan Anadilden derlemeler (1932) ilk diyalektoloji sözlüğüdür. A. Caferoğlu’nun Orta, Doğu ve Kuzey Anadolu’dan derlediği zengin metinler ile Ö. A. Aksoy’un Gaziantep ağzını, Z. Korkmaz’ın Nevşehir ve yöresi ağzını kapsayan eserleri bu konuyla ilgili başlıca çalışmalar arasındadır. Türk Dil Kurumu, halk ağzında bulunduğu halde yazı diline girmemiş sözleri derleyerek yayımladı (Derleme sözlüğü, 5 cilt, 1963-1972). Karşılaştırmalı türk bilgisi konusundaki çalışmalar az sayıdadır. A. C. Emre’iiin Türk lehçelerinin mukayeseli grameri-Fonetik (1949) adlı eseri ve türkoloji dergilerindeki konuyla ilgili bazı yazılar dışında pek verimli araştırmalara rastlanmaz. Türkiye Türkçesinin dilbilgisi konusundaki çalışmalar oldukça geniş kapsamlı olmasına rağmen, sınıflandırma, terim gibi konularda hemen her dilbilgisi yazarının değişik önerileri bulunması dolayısıyle bir birlik görülmez (A. C. Emre, T. Banguoğlu, M. Ergin, T. N. Gencan, V. Hatiboğlu v.d.’nin dilbilgisi kitapları).

Türkoloji çalışmaları arasında sözlük hazırlama çabalarına da girişilmiştir: Yakut dili sözlüğü (E. K. Pekarskiy, 1917-1930, çevirisi 1945), Kırgız sözlüğü (K. K. Yu-dahin 1940, çevirisi 1945) gibi çeviri sözlükler dışında A. Caferoğlu’nun Eski Uygur Türkçesi sözlüğü (1968), Ö. A. Aksoy ve D. Dilçin yönetiminde yayımlanan Tarama sözlüğü (5 cilt 1963-1972), M. Ali Ağakay’ın Türkçe sözlük’ü (1945), Meydan -Larousse, büyük lügat ve ansiklopedi (12 cilt, 1969-1973) bu alandaki ürünlerin başlıcalarıdır.

Etimoloji alanında B. Kerestedjian’ın Dictionnaire Ğtymologigue de la langue tur-
que’ü (Türk dilinin etimolojik sözlüğü, ‘1912) dışında özellikle Hasan Eren’in çalışmaları anılabilir. Türk lehçelerinin tarihi, kuruluşu, oluşumu, yayılımı, birbir-leriyle olan ilişkilerini ve bu konulardaki çalışmaları kapsayan eserler (A. Caferoğlu, Türk dili tarihi, 1958-1964; A. Dilâçar, Türk diline genel bir bakış, 1964) ile türk diline özellikle Anadolu Türkçesinin XIV. yy.dan bugüne kadar geçirdiği gelişim ve değişimleri nesir ve nazım dilinden alman örneklerle açıklayan eserler de (A. S. Levend, Türk dilinde gelişme, sadeleşme evreleri, 3. bası 1972) Türkolojiyle ilgili çalışmaların ürünleri arasındadır.

İlgili Makaleler