Tarihi Eserler

Sahaflar Çarşısı Beyazıt, Tarihi, Nerededir, Adresi ve Kolay Ulaşım

Sahhaflar Çarşısı

Bugün halen İstanbul ili Fatih ilçesinde, Bayezid Câmii ile Kapalıçarşı arasında bulunan, eskiden genellikle eski harfli yazma ve matbu kitap alım-satımının yapıldığı çarşının adı.

Adres

Sahaflar Çarşısı, İstanbul ili Fatih ilçesinin Beyazıt mahallesinde (Çadırcılar Cd) yer alır. Kolay ulaşım için Zeytinburnu-Kabataş tramvay hattı üzerindeki Bayezid durağında inmek yeterlidir. Ayrıca Özel Halk otobüsleri veya İBB’ye bağlı Bayezid son duraklı otobüsler de kullanılabilir.

Tarihi

Eskiden, el yazması kitap alıp satan esnafa sahhaf denmekteydi. İslâm dünyasının Bağdat, Şam, Kahire gibi ilim merkezlerinde başlayan sahhaflık, daha sonra Osmanlılar devrinde Konya, Bursa, Edirne ve İstanbul’da gelişme gösterir. Başlangıçta, adı geçen ilim merkezlerinde daha çok cami avlularında faaliyet gösteren kitapçılar, İstanbul’un fethinden sonra aynı geleneği bu defa Fatih, Eyüp Sultan ve Bayezid Câmii avlularında kurdukları sergilerde devam ettirirler. Hatta Fatih, Bayezid ve Süleymaniye medreseleri kurulurken buraların kitap ihtiyaçlarını büyük ölçüde sahhaflar karşılar. Kapalıçarşı’nın inşa edilmesinden sonra, sahhaf esnafı, bugün çarşının halı ve kilim satılan bölümüne yerleşir. Sahhaflar, müstakil bir esnaf teşkilâtı olmakla beraber, aynı zamanda kâğıtçı, mürekkepçi, kalemci, divitçi, mücellit ve müzehhib esnafı ile de doğrudan doğruya münâsebet halinde bulunuyorlardı. Bir loncaya bağlı olan sahhafîar esnafı arasında idareci mevkiinde bir kâhya bulunurdu. Kitap alım-satımı (mezat) yapılacağı zaman, tellâl tarafından bu işle ilgilenen herkese duyurulur, kâhyalar da mezadın kaidelere uygun şekilde yapılmasını sağlardı.

Sahhafîar Çarşısı, aynı zamanda medrese talebelerinin, hocaların, sanat-edebiyat erbabının aradıkları nâdir kitapları temin edebildikleri; tanışıp ilim, edebiyat ve kitapla ilgili sohbetler yaptıkiirı bir buluşma yeriydi. Kâtib Çeleöi’nin biyografisinden, onun Şark dünyasına ait en büyük bir bibliyografya kitabı olan Keşfü’z-zûnûn’u, günlerce Sahhaf dükkanlarına kapanarak elden geçirdiği yazma eserleri tarama sonucu kaleme aldığını öğreniyoruz.

Sultan II. Mahmud ve Abdülmecid devrinde, İstanbul’da fes ticareti ile meşgul olan Tunusluların dükkânlarını Kapalıçarşı’ya nakletmelerinden sonra, buradaki sahhaf esnafı da onlardan boşalan riakkâklar Çarşısı’na (bugünkü Sahhaflar Çarşısı) taşınır. 1950’de çıkan bir yangında buradaki ahşap dükkanların bir kısmı yanınca, onlar da Bayezid Câmii avlusunda birer baraka içinde işlerine devam ederler. Birkaç yıl sonra çarşı Belediye tarafından bugünkü şekilde yeniden inşa ettirilince, sahhafîar tekrar eski yerlerine döner. Sahhafîar Çarşısı’nda yakın zamanlara kadar sadece yazma ve eski harfli eser alım-satımı yapıldığı halde, 1965’lerden sonra hemen her dükkanda yeni neşriyatın da satılmağa başlandığı görülür. Bugün, yazma kitaptan ziyade, sadece dört-beş dükkanda eski harfli matbu kitaplara rastlamak mümkündür. Batılı seyyah ve yazarlardan Galland Hâtıraları’nda Pierre Loti İstanbul’la ilgili romanlarında, hayran kaldığı Türklerin en asil örneklerine mütevekkil sahhaf esnafı arasında rastladıklarından bahsederler.

İlgili Makaleler