Edebi Şahsiyetler

Mehmed Zihni Efendi Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

Mehmed Zihni Efendi (1846-1913) Son devir Osmanlı âlimi, müderris.

10 Temmuz 1846’da İstanbul’da doğ­du. “Zihnî” mahlası çok zeki ve kavrayışlı olmasından dolayı hocası tarafından ve­rilmiştir. Babası Kaymakam Mehmed Reşid Efendi, annesi Güzide Gülsüm Hanım’dır. Küçük yaşta Kur’an’ı ezberledi ve cami derslerine devam etti. Hocaları bilin­memekle birlikte ciddi bir öğrenim gör­düğü eserlerinden anlaşılan Mehmed Zih­ni Efendi uiûm-i âliye (medrese öğretim üyeliği) şehâdetnâmesi aldı. 1864yılında Babıâli Meclis-i Vâlâ Mazbata Odasi’na mülâzım oldu. Bir süre sonra Matbaa-i Âmire Takvîm-i Vekâyi” kâtiplik ve musah­hihliğine getirildi (1868). Burada on yıl kadar çalışarak birçok dinî ve edebî ese­rin hatasız bir şekilde basılmasını sağla­dı. 1877’de Hasan Râsim Paşa’nın çocuk­larına öğretmenlik yapmak üzere üç aylı­ğına İskenderiye’ye gitti. Ardından Galatasaray Mek-teb-i Sultanîsi ulûm-i Arabiyye ve dîniyye muallimliği (1879), Mekteb-i Mülkiyye usûl-i fıkıh muallimliği (1883), Tedkîk-i Müellefât Komisyonu üyeliği Mec­lis-i Kebîr-i Maârif üyeliği (1894), Maarif Nezâreti Encümen-i Teftîş ve Muayene üyeliği ve başkanlığı (1902) görevlerinde bulundu. 1906 yılında Mekteb-i Mülkiyye’deki müderrislik görevinden istifa et­tiyse de Meclis-i Kebîr-i Maârifteki vazi­fesi devam etti. 1908’deyaş haddinden emekliye ayrılması gerekirken Meclis-i Vükelâ kararıyla görevini sürdürdü. Hal-vetiyye-Şâbâniyye tarikatı şeyhi Necib Efendi’ye intisap eden Mehmed Zihni Efendi, Meclis-i Kebîr-i Maârif üyesi iken 16 Aralık 1913 tarihinde İstanbul’da ve­fat etti ve Küplüce Mezarlığı’ndaki aile kabristanına defnedildi.

Ülke içinde üstün başarı madalyaları ile taltif edilen Mehmed Zihni Efendi, Eylül 1889’da Stockholm’de toplanan Müs­teşrikler Kongresi’ne gönderdiği matbu eserlerinin ilmîliği, ayrıca Arap dili ve öğ­retimine yaptığı hizmetlerden dolayı kongrenin teklifi üzerine birleşik krallık olan İsveç-Norveç hükümeti tarafından bir altın madalya ile Ödüllendirilmiştir. Bu madalya günümüzde Galatasaray Lisesi Müzesi’nde muhafaza edilmektedir. Meh­med Zihni Efendi’nin okuduğunu iyi an­layan, eleştiren, dikkatli ve düzenli yazan bir âlim olduğu belirtilmektedir. Bu hu­sus eserlerinin İncelenmesinden de anla­şılmaktadır. Üstlendiği görevleri hakkıyla yerine getiren, şahsî hayatında dürüst­lükten ayrılmayan nazik bir insan olduğu nakledilmektedir. Galatasaray Mekteb-i Sultânîsi’nde ve Mekteb-i Mülkiyye’deki hocalığı sırasında çığır açıcı öğretimi sa­yesinde birçok değerli talebe yetiştirmiş­tir. Babanzâde Ahmed Naim, Ali Nazîma, Kenan Rifâî, Hanbelîzâde Muhammed Şâ-kir ve Abdülhak Şinasi Hisar bunlardan bazılarıdır. Arap, Türk, İran dil ve edebi­yatlarına vâkıf olan Mehmed Zihni Efen­di 1025 kitaptan oluşan kitaplığını Beya­zıt Devlet Kütüphanesi’ne bağışlamıştır. Mehmed Zihni Efendi’ye göre Arapça öğ­renmenin zor olduğu yolundaki kanaat doğru değildir. Kelimelerinin önemli bir kısmının dilimize girmiş olması sebebiyle Arapça’nın öğrenimi Avrupa dillerinden daha kolaydır. Dil öğrenmenin en iyi yolu kişinin öğreneceği dilin kurallarını kendi diliyle öğrenmesidir. Bu sebeple Türkçe hazırlanmış bir Arapça gramer kitabını okuyup anlayabilen kişi kendi kendine Arapça öğrenebilir. Mehmed Zihni Efendi Arapça öğretimi için bir dizi kitap yazmış ve bu hususta yeni bir çığır açmıştır.

İlgili Makaleler