Tarih

Kapitülasyon Nedir, Kapitülasyonlar Hangi Anlaşmayla, Ne Zaman Kalktı

Osmanlı İmparatorluğu’nun kendine aşırı güveni nedeniyle ve dostlara verilmiş bir lütuf olarak başlayan adli, mali ve idari sahada yabancılara tanınan imtiyaz ve muafiyetler kısaca kapitülasyonlar gitgide devletin malî ve idarî yönden olduğu kadar itilbar bakımından da yabancılar tarafından sömürülmesine vesile olmuştur, ilk kapitülasyonlar (Kanuni) I. Süleyman zamanında Fransa’ya tanınmıştı. XVI. yy.da tanınan bu hak II.Mahmud zamanında aynı devletle antlaşma konusu olmuş, 1802’de gene Fransa ile yapılan yeni bir antlaşmada bu ülkeye, başka devletlere tanınacak ayrıcalıklardan da yararlanma hakkı kabul edilmişti. Zamanla kapitülasyonlar bir sömürü müessesesi olarak şekillenirken bunun kapsamına giren devletlerin sayısı da arttı. Uygulamada kapitülasyonlar adlî, idarî ve malî alanlarda toplanıyordu. Adlî kapitülasyonlar gereğince Osmanlı mahkemeleri yabancı uyrukluların ceza ve hukuk davalarına bakamıyor, bu işi ilgili konsolosluklara bırakıyor; bir yabancı uyruklu ile bir Türk arasındaki dava da ancak yabancının bağlı olduğu konsolosluktan gönderilecek tercümanın katılmasıyle görülebiliyor; yabancılar hernangi bir suçtan ötürü tutuklanamıyor ve cezaevine konamıyor; bir mahkeme ilâmının gereği yapılmak için dahi yabancıların evlerine, hattâ otellerine ve matbaalarına girilemiyordu.

İdarî kapitülasyonlarla da Osmanlı yetkili memurlarının Türk limanlarındaki gemilere, burada işlenmiş bir suçun soruşturması için bile, girmesi, bu gemilere sığınacak suçluları alması, idari nedenlerle de olsa, yabancıları sınır dışı edebilmesi mümkün değildi. Malî kapitülasyonlarla yabancılar sadece emlâk, düşük oranda gümrük vergisi ile köprü geçit parası ve temizlik resmi dışında vergi ödemezlerdi.

Osmanlı İmparatorluğu 1856’dan sonra bu ayrıcalıkların kaldırılması için bazı girişimler yaptıysa da sonuç alamadı. Hattâ I. Dünya Savaşı’ndan sonra hazırlanan Sevr Antlaşmasında kapitülasyonların, daha önce bunlardan yararlanamayan Müttefik Devletler’e de uygulanması öngörülmüştü.

Bu konudaki kesin tutum Misakı Millî’de kapitülasyonların reddedilmesi oldu. Sovyetler’le yapılan Moskova Antlaşması’nda da ilk kez bu devlet kapitülasyonların geçersiz olduğunu kabul etmişti. Bununla birlikte Lozan’da konu ele alındığında karşı tarafın bu konuda direnmeğe kararlı olduğu görülüyordu. Ne var ki Türk heyeti de bunların sürdürülemeyeceğini Ankara’nın kesin talimatı olarak ileri sürecek ve sonuna kadar da direnecekti. Lozan Antlaşmasının 28. maddesiyle, kapitülasyonlar bütün sonuçları ile birlikte kaldırılmıştır.

Kapitülasyonlar Tarihi, Listesi,  Kimlere, Neden Verildi?

İlgili Makaleler