İBNÜ’S-SÂİB EL-KELBÎ KİMDİR? HAYATI VE ESERLERİ
Muhammed b. es-Sâib el-Kelbî el-Kûfî, meşhur bir zâttır. Künyesi Ebü’n-Nasr’dır. Dedesi ile babası Cemel Vak’ası’nda Hazret-i Alî tarafında bulundukları gibi kendisi de (Cemâcim) vakıasında İbn-i Eş’as ile beraber bulunmuştur. Şîa-i Alîdendir. Kûfe’de doğmuş, yine orada (146) târihinde vefat etmiştir.[68]
Mevki-i İlmîsi:
Kelbî, muktedir bir âlimdir. Ensâba vâkıf, kuvvetli bir muhaddistir, müfesstrdir. Ümmü Hânî Hazretlerinin âzadlısı Ebû Sâlih-i Bâzân ile Şa’bîden ve biraderleri Süfyân ile Seleme’den rivayette bulunmuştur. Kendisinden de Sevrî, İbn-i Uyeyne, Hammâd b. Seleme, İbnü’l-Mübârek, İbn-i Cüreyc, İbn-i İshâk, Süddî-i Sağîr, Ebû Avâne, Ebû Bekr b. Ayyaş rivayette bulunmuşlardır.
Kelbî’ye bilâhare nisyân târî olduğu mervîdir. İbn-i Adiyy diyor ki: “Kelbî’nin sâlih hadîsleri vardır. Bilhassa Ebû Sâlih’den rivayet ettiği hadîsler.. Hiçbir kimsenin ondan mufassal tefsiri yoktur. Kendisinden birçok sikat rivayette bulunmuş, tefsirini memnuniyetle karşılamışlardır. Fakat hadîsleri arasında münkerleri de vardır. Zuafâ arasındaki şöhretine rağmen hadîsleri yazılabilir.”
Kelbî,- tefsirini, Ebû Salih vasıtasıyla İbn-i Âbbâs’dan nakletmektedir. Halbuki Ebû Salih’in İbn-i Âbbâs’dan tefsir dinlediği, telâkki ettiği sabit değildir. Bunu İbn-i Hibbân tasrîh ediyor. Bu cihetle “Kelbî tarîki, İbn-i Abbâs’a varan tarîklerin en zaîfidir.” deniliyor. Maahâzâ Sa’lebî, Vahidî bu tarikden birçok şeyler tahrîc etmişlerdir.
İbn-i Merdeveyh, Kelbî tarikiyle İbn-i Âbbâs’dan şöyle naklediyor :
“Birgün Avf b. Mâlik el-Eşcaî Huzûr-ı Nebevî’ye gelerek :
Yâ Resûlâ’ llâh! Oğlumu düşman esîr etti, validesi pek müteessir, bana ne emredersiniz? dedi.
Resûl-i Ekrem de:
Sana ve ona kavlini çokça okumayı emrederim, diye buyurdu.
Kadın bunu haber alınca : Sana ne güzel şey emretmiş!., deyip bu kavl-i şerifi çokça tekrar etmeye başladılar. Az sonra oğulları düşmanın gafletinden bilistifade koyunlarını sürerek yanlarına çıkıp geldi. Müteakiben de :Ayet-i kerîmesi nazil oldu.
Velhâsıl : Kelbî, tefs’re dâir bir hayli ma’lûmat vermiştir. Fakat hadîs hususunda, ahkâm-ı fer’iyye hususunda sözlerine i’timâd edilmemesini birçok zevat söylemektedirler. Rahmetu’llâhi aleyh.
Me’hazlar : Ed-Dürrü’l-Mensûr, Tezkiretü’l-Huffâz, El-A’lâm.[69]
KAYNAK: Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük Tefsir Tarihi (Tabakatü’l-Müfessirin), Bilmen Yayınevi