Tarih

I. Düzce Ayaklanması Birinci Düzce Ayaklanması Tarihi Sonucu

I. Düzce Ayaklanması. 13 Nisan-31 Mayıs 1920 tarihleri arasında Düzce ve çevresinde olan Kuvayı Milliye karşıtı ayaklanma.

1919 yılı sonbaharında, İngiliz kontrolü altındaki Adapazarı bölgesinde halifeye ve saltanata bağlılık kışkırtmasıyle Çerkezler arasında ilk örgütlenmeler başlamış ve 5 Nisan 1920’de işbaşına gelen Dördüncü Damat Ferid Paşa Hükûmeti’nin ilk işlerinden biri, Kuvayı Milliye hareketine karşı şeyhülislâm Dürrizade Abdullah’tan bir fetva almak olmuştu.

13 Nisan 1920’de ilk Düzce ayaklanması çıktı. İsyancılar asayiş müfrezesinden birçok subayı öldürdü ve yaraladı. İlçede yeni bir halifeye bağlı yönetim kuruldu: Çerkez soylularından Berzek Safer Bey kaymakam, emekli binbaşı Maan Ali jandarma komutanı, emekli yüzbaşı Koçbey belediye reisi oldu. Sonra, olayları yatıştırabileceğini ileri sürerek Bolu mutasarrıfını Düzce’ye çağırdılar; fakat mutasarrıf Haydar Bey gelince, kendisini yakaladılar. Ayaklanma “Padişah efendimiz neredeyse, biz de oradayız” sloganıyla kısa bir sürede Beypazarı, Göynük, Bolu, Mucur, Hendek, Gerede ve Safranbolu’ya yayıldı. Büyük Millet Meclisi’nin ilk olarak toplanacağı günlerde Ankara da tehdit altındaydı. Çeşitli asker ve milis birlikleri, ayaklanma yerine gönderildi. Bir yandan da Trabzon mebusu Hüsrev (Gerede) Bey’in başkanlığında bir nasihat heyeti Bolu’ya doğru yola çıkarıldı.

Geyve’de bulunan 24. Tümen komutanı yarbay Mahmud Bey, 21 nisan 1920 akşamı Hendek’e gelerek 22 Nisanda Düzce’ye hareket etti; fakat Hendek’ten çıkar çıkmaz ayaklanan Çerkez ve Abazaların baskınına uğradı. Kendisi de Çerkez olan Mahmud Bey ve tümenin erkanıharbiye reisi şehit edildi, öteki subaylar tutuklandı, silâh ve cephaneler yağmalandı, asker dağıtıldı. Bu arada, ayaklanmadan önce, İstanbul’dan kaçarak Adapazarı’na gelen binbaşı Çolak İbrahim Bey, orada Kuvayı Milliye çetecilerinden Eşref Kuşçubaşıoğlu ve Bulgar Sadık ile birleşti. Bulgar Sadık’ın Maltepe Atış Mektebi’nden kaçırdığı 32 araba cephaneyi de yanına alarak, 60 kişilik küçük bir müfrezeyle 19 Nisanda Geyve’ye geldi. İsyancıların toplandığı Taraklı’ya saldırdı. Yeni takviyeler aldı, müfrezesini genişletti. Mayıs başında Mudurnu’yu ele geçirdi. Burada, kendisine baskın yapmak isteyen isyancıları püskürttü. 19 Mayıs günü Göynük’e geçti. Bu olaylar sırasında bölgenin güneyindeki Beypazarı’nda da 19 Nisan günü halk ayaklanmış, fetavayı şerife suretlerinin bulunduğu sanılan postayı zorla ele geçirmişti. Sokaklarda, “İstanbul’un ve padişahın emrini dinlemeyen Ankara’yı biz de dinlemeyiz. Padişahımızın fermanı olmadan 1313 doğumlu erler silâh altına alınamaz. İslâmın islâma karşı kavgaya sürüklenmesine razı olmayız” diye bağırıyorlardı. Bu harekete karşı, yakınlarda bulunan küçük birlikler etkisiz kalınca, II. Bozkır Ayaklanması’nın bastırılmasında başarı gösteren yarbay Arif Bey’in atlı ve piyade milislerden kurulu Karakeçili müfrezesi, 22 Nisanda Afyon’dan trenle Ankara’ya çağrıldı ve Ayaş üzerinden Beypazarı’na gönderildi. Yarbay Arif Bey 25 Nisanda, kısa bir çarpışmadan sonra ayaklananları bozguna uğratarak Beypazarı ilçesini ele geçirdi. Ertesi gün, Erkânıharbiye Reisliği’nin emriyle, Nallıhan olaylarını bastırmak için yola çıktı.

Nallıhan’da isyancılar yönetime el koymuş, kendi aralarından bir Kuvayı Hilâfet heyeti seçmiş, Kadı Ahmed Efendi’yi de kaymakamlığa getirmişlerdi. Ayrıca Beypazarı’na 200 kişilik bir kuvvet göndermişlerdi. Yarbay Arif Bey yolda rastladığı bu kuvveti yenerek dağıttı; asıl ayaklanma yuvasının Çarşamba’da olduğunu öğrenince bu köye yöneldi. Kanlı çarpışmalarla buradaki isyancıları temizledi. Daha sonra Bolu’ya yürüdü. Ayaklanmayı bastırmak için kuzeyden Bolu’ya gönderilen 3

2. Kafkas Alayı, komutanının kararsızlığı yüzünden dağılmış durumdaydı. Yarbay Arif Bey bu birlikleri toparlamağa çalıştı; kendi müfrezesini de Bolu’ya sokmadan doğuya çekildi. Düzce’li asiler, başka merkezlerden de gelen kuvvetlerle birlikte Bolu’yu işgal ederek Kafkas Alayı’ndan yakaladıkları subayları işkenceyle öldürdüler. Arif Bey Ankara’dan yardım istedi; fakat, Gerede dolaylarında çeşitli askeri birlikler, isyancıların karşısında bozguna uğradı. Yarbay Arif Bey, 11/12 Mayıs gecesi çadırında uyurken mavzerle öldürüldü. Birkaç gün önce, Gerede’deki çarpışmada Kızılcahamam Müfrezesi’ni iyi yönetemeyen ve birliğinin çoğunu kaybettikten sonra kendisine sığınan binbaşı Rüştü’yü astırmak istemiş, fakat araya girenler kendisini bu kararından caydırmışlardi; suikastı binbaşı Rüştü’nün yaptığından kuşkulanıldı. Onun ölümüyle, ayaklanmayı bastırma hareketi hızını kaybetti. Düzce-Bolu dolayları isyancıların elinde bulunuyordu.

II. Anzavur Ayaklanmasının bastırılmasından sonra, 20. Kolordu komutanı Ali Fuat Paşa Bursa’ya gitmişti. Düzce Ayaklanması’nı öğrenince, Bilecik-Eskişehir yolunu tutmak için hemen Geyve boğazına geldi. Batı Cephesi’nin güçlü birliği olan Çerkez Ethem’in Kuvayı Seyyaresi de ayaklanmayı bastırmakla görevlendirildi. Ethem Bey’in kuvvetleri Ödemiş dolaylarındaydi; bunların toplanarak Geyve üzerinden Düzce’ye hareket edebilmeleri bir aydan fazla sürdü. Çerkez Ethem’in kuvvetleri yolda kendilerine karşı direnen bütün köyleri yakıp yıktılar. 25 mayıs 1920 günü Çerkez Ethem Hendek’e vardığı zaman, albay Refet Bey de Düzce’nin doğusunda önemli bir kuvvet toplamıştı. İki yandan sıkıştırılan, Safer Bey’in önderliğindeki Düzce’li asiler rehine olarak ellerinde tuttukları, nasihat heyetinden Trabzon milletvekili Hüsrev ve Osman beyleri, Refet Bey’e yollayarak uzlaşmak istediler; fakat Erkânı harbiye Reisliği, böyle bir anlaşmaya yanaşmadı ve şu emri verdi;

Düzce’ye silâh kuvvetiyle girilmelidir. Asilerin de haleti samimi değildir. İstanbul’dan ve İngilizler’den yardım gelir ümidiyle vakit kazanmak istiyorlar. Asi elebaşıları içinde eli kana boyanmamış birkaç kişiyi affederiz. Fakat başka türlü teklifleri kabul edemeyiz. Şehit olan komutan ve erlerimizin hesabını soracağız. Halka karşı kindar muamele yapılmayacak, bilakis şefkat gösterilecektir. Subaylardan ve memurlardan ihanet veya halkı iğfal edenler asla affedilmeyecektir”.

Ethem Bey bu talimatla, Refet Bey gelmeden 26 Mayısta Düzce’ye yürüdü ve direnmeyle karşılaşmadan kasabaya girdi. Hemen bir harp divanı toplayarak Hıyaneti Vataniye Kanunu’na göre suçluları yargıladı; Safer Bey, Koçbey, Abdülvehap, İstanbul’dan özel olarak gönderilen yarbay Hayri ve daha başka birtakım saltanatçı subayları ve ayaklanmanın elebaşılarını astırdı. Aynı gün, Çerkez Ethem’in Kuvayı Seyyare’sine, I. Yozgat Ayaklanmasını bastırma görevi verildi. Ethem Bey, birliklerine katılmak isteyen birçok Çerkez ve Abazayı da yanına alarak Ankara’ya hareket etti. Bolu dolaylarındaki asiler de, albay Refet Bey’in komutasında birleştirilen binbaşı Nazım ve Çolak İbrahim beylerin kuvvetlerince dağıtıldı. 1920 Mayısının son günü, I. Düzce Ayaklanması sona erdi.

İlgili Makaleler