Dünya Edebiyatı

Delailün Nübüvve -İsfahani- Kitabı, Konusu, Özellikleri, Hakkında Bilgi

Delâ’i-lü’n-nübüvve. Ebû Nuaym el-Isfahanı’nin (ö. 430/1038) Hz. Peygamber’in nübüvvetini mûcizeleriyle ispat etmeyi amaçlayan eseri.

Hz. Peygamber’in nübüvvetine ilişkin delilleri ihtiva eden ve çeşitli kaynaklar­da dağınık olarak bulunan rivayetleri bir araya toplamak amacıyla telif edilen eser, üç bölüm halinde ele alınabilecek otuz beş fasıldan meydana gelmiştir. Birinci bölümü oluşturan ilk on fasılda Hz. Peygamber’le ilgili olarak doğumundan ön­ceki bazı hususları konu edinmiştir. Bu bölümde Peygamber’in isimleri, soyu, mensup olduğu ailenin asaleti, Kur’an-da belirtilen faziletleri, diğer peygam­berlerden üstünlüğü, zuhurundan önce­ki peygamber beklentileri, geçmiş ilâhî kitaplarda yer alan vasıfları, ebeveyni­nin evliliği ve kendisinin anne rahmine intikalinden İtibaren meydana gelen ha­rikulade olaylarla ilgili rivayetler nakle­dilmiştir.

İkinci bölümü teşkil eden daha son­raki altı fasılda, Hz. Peygamber’in doğu­mundan nübüvvetle görevlendirilmesine kadar geçen hayatı, bu süre içinde ger­çekleşen ve nübüvvet alâmeti olarak ka­bul edilmesi gereken olaylarla ilgili riva­yetler sıralanır. Doğduğu yılda Fil Vak’ası’nın meydana gelmesi, annesi Âmine ile süt annesi Halîme’nin bazı tabiat üs­tü olaylar müşahede etmeleri, çocukluk ve gençlik dönemlerinde Kureyşliler’in kendisi hakkında olumlu kanaatler bes­leyip onu güvenilir bir şahsiyet olarak tanıması, sırtında nübüvvet mührü taşı­ması, Câhiliye inançlarından ve sapıklık­larından korunmuş bulunması bu kısım­da ele alınan konulardan bazılarıdır.

Üçüncü bölümü oluşturan son on do­kuz fasılda, Hz. Peygamber’in nübüvvet­le görevlendirilmesinden vefatına kadar geçen sürede vuku bulan mucizelerle il­gili rivayetler sıralanır. Vahyin ve vahiy meleğinin geliş şekilleriyle başlayan bu bölüm içinde hicret esnasında gerçekle­şen mucizeler, hayvanların Hz. Peygam-ber’le konuşması, uzaktaki bir ağacın onun yanına gelip tekrar yerine dönme­si, çeşitli zamanlarda parmaklarından su akması, az bir yemeği çoğaltması, iştirak ettiği gazvelerde ve vefatı anın­da birçok harikulade olayın meydana gelmesi, gayba dair haberler vermesi ve bunların aynen gerçekleşmesi, ashâb-ı kiramın bir kısmından keramet sayıla­bilecek bazı ilginç olayların zuhur etme­si gibi hususlarla ilgili rivayetler başlıca konular olarak işlenir. Eserin son fasıl­larında Hz. Muhammed ile diğer peygam­berlerin mukayesesi yapılır ve Kur’an mucizesinden başka her peygambere verilen maddî mucizenin bir benzerinin Hz. Peygamber’e de verildiği hususu çeşitli rivayetlerle ispat edilmeye çalışılır.

Delö 3ilü’n nübüvve’nin kaynaklan arasında Sîretü İbn İshâk ve Vâkıdrnin eJ-Megözi’si de yer alır. Eserde nübüv­vet delilleri olarak nakledilen rivayetler, genellikle duyularla algılanan (htssî) ve olmuş ya da olacak olaylarla ilgili bulu­nan (haberi) mucizelerden oluşmuştur. Hz. Peygamber’e ait vasıfların Ehl-i ki­tap âlimlerince bilinişi ve onun güven duyulan yüce bir şahsiyete sahip oluşu da nübüvvet delilleri arasında mütalaa edilmiştir. Ancak bu eserin ihtiva ettiği rivayetlerin doğruluk açısından tenkide tâbi tutulması gerekmektedir. Delâ’i-lü’n-nübüvve ilk defa Haydarâbâd’da (1320), daha sonra da Halep’te (1397/ 1977) yayımlanmıştır.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler