Ayetullah Bihişti, Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi
Ayetullah Muhammed Hüseynî Bihiştî (1928-1981) Iran İslâm devrimine ve İslâm cumhuriyetinin kuruluşuna önemli katkıları bulunan âlim.
24 Ekim 1928’de İsfahan’da doğdu. Henüz dört yaşında İken öğrenime başladı. 1942’de İsfahan devlet lisesinden ayrılıp dinî tahsil görmek maksadıyla aynı şehirde bulunan Sadr Medresesi’ne girdi. Dört yıl sonra Kum şehrine gitti ve buradaki din bilginlerinden fıkıh, kelâm gibi ilimleri tahsil etti. Hocaları arasında, hepsi de “âyetullah” olan Bürûcirdî, Muhammed Takî Hânsârî, Hüccet Kûhkemerî ve Humeynî sayılabilir. İsfahan’da iken İngilizce öğrenmeye başlayan Bihiştî, medrese tahsili dışında Tahran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. 1951’de Kum’a döndü; bir yandan Hakîm Nizamî Medresesi’nde hocalık yaparken öte yandan da ileri gelen âlimlerden Tabâtabâi’nin yanında felsefe bilgisini derinleştirmeye çalıştı. Ondan okuduğu metinler arasında İbn Sina’nın eş-Şifâ” adlı eseriyle Sadreddîn-i Şîrâzi’nin el-Esîârü’l-erbaca’s zikredilebilir. Yine Kum şehrinde din eğitim ve öğretimi yanında modern eğitim veren ve yabancı dil öğreten Dîn ü Dâniş Lisesi’nde 1954′-teki kuruluşundan 1963’e kadar müdürlük yaptı.
Yeni yetişen nesle dinî konulan modern bir metotla anlatmaya önem veren Bihiştî bu yıllarda yazarlık hayatına da başladı. Mekteb-i İslâm, Mekteb-i Te-şeyyuc ve GüMr-i Mâh gibi o dönemin yüksek tirajlı dinî dergilerine İslâm’ın ışığında günün meseleleriyle ilgili makaleler yazdı. Bilhassa faizsiz bankacılık üzerine yazdığı makale dikkatleri çekti. Bu sırada Kum medreselerindeki ders programlarının eksikliklerini gidermek maksadıyla kurulan Hakkânî Medrese-si’nin yönetim kurulu üyeliğine getirildi.
Bihiştî siyasî faaliyetlerden çok kültür çalışmalarına ağırlık verdiğinden Hu-meynî’nin önderliğinde başlayan 1963 hareketine görünürde katılmadıysa da her zaman onu destekledi. Hareketin bastırmışından sonra kurulan gizli cemiyetlere danışmanlık yaptı. Humeynî 1964’te sürgüne gönderilince onun görüşlerini resmen temsil edenlerden biri oldu. Ertesi yıl Hamburg İslâm Merke-zi’nin müdürlüğüne tayin edildi. Hamburg’da iken Avrupa’da tahsil gören İranlı müslüman talebelerin teşkilâtlanmasına yardımcı oldu. 1969’da Necef Dîvân-ı Âlî başkanlığına getirildi. Devrimden sonra birinci cumhurbaşkanlığı seçimine adaylığını koyması beklenirken Âyetullah Humeynî tarafından din adamlarının cumhurbaşkanlığına seçilmesi yasaklandığı için bu husus gerçekleşmedi. Ocak 1980’de Ebü’l-Hasan Benî Sadr cumhurbaşkanı seçiidi. Fakat çok geçmeden, farklı bir fikir yapısına sahip olduğu için, Bihiştî ve Hizb-i Cumhûri-i İsiâmî’deki arkadaşlarının amansız hücumuna uğradı. Haziran 1981’de cumhurbaşkanlığından azledilmesiyle sonuçlanan çatışmalarda Benî Sadr’ın en büyük rakibi Bihiştî olmuştur.
Bihiştî, 28 Haziran 1981 tarihinde Hizb-i Cumhûrî-i İslâmînin Tahran’daki merkezinde konuşma yaptığı sırada bir bombanın patlaması sonucu yetmiş kişi ile birlikte öldü.
Eserleri(başlıca)
Se Makale; Cihân-bînî-i İslâm. Bihişti”nin çeşitli konuşma ve konferanslarının metinleri zaman zaman İran basınında çıkmaktadır.