el-Lüma – Eşari Konusu, Özellikleri, Hakkında Bilgi
el-Lüma. Ebü’l-Hasan el-Eş’arî’nin (ö. 324/935-36) bazı kelâm konularına dair eseri.
Tam adı el-Lüma’ îi’r-red calâ ehli’z-zeyğ ve’l-bidacö. Yazma nüshalarda ve İbn Fûrek’in Mücerred’inde adı sadece el-Lümaf şeklinde geçer. Öyle anlaşılıyor ki eserin adının devamı Ebü’l-Kâsım İbn Asâkir’den alınmıştır. İbn Asâkir, Eş’arî’ye aynı konuda farklı isimler altında başka eserler de nisbet etmiştir. Takıyyüddin İbn Teymiyye kitabın adını el-Lümac îi’r-red ıalâ ehli’l-bidac olarak zikreder. Kâtib Çelebi ise itikadı esasları konu alan el-Lümca-red ca/â ehii’z-zeyg ve’l-bid’a adlı eserin Ebû Ma’mer Salim b. Abduilah el-Herevî’ye (ö. 433/ 1042) ait olduğunu kaydeder ve Eş’arî’-den hiç söz etmez.
Eş’arî, kitabının mukaddimesinde bazı konularda gerçeği açıklamak ve bâtıl görüşleri reddetmek amacıyla muhtasar bir eser kaleme aldığını belirtir. On bölümden oluşan kitabın ilk dört bölümü ilâhiyyât, üç bölümü kader, iki bölümü iman kavramı, son bölümü de imamet konularına dairdir. Müellif ilâhiyyât konularından Allah’ın varlığı, selbî ve sübûtî sıfatları, özellikle Mu’tezile ile tartışmalı olan kelâm, irade ve rü’yetullah meselelerini ele alır. Kader bahsinde kullara ait fiillerin yaratılmışliğı, istitâat, ta’dîl ve tecvîr meseleleri İncelenmiştir. İman bahsinde imanın tanımı, sınırları ve mürtekib-i ke-bîrenin durumuna temas edilmiş, ardından Hz. Ebû Bekir ile Ömer’in hilâfetinin meşruiyeti ve dolayısıyla Şiî iddialarının yanlış olduğu hususuna yer verilmiştir.
el-İbâne’nin aksine Eş’arî bu kitabında Ahmed b. Hanbel’den hiç söz etmez ve Selef telakkisinden uzaklaşarak akılla nakil arasında denge kurmaya çalışan kelâm metodunu benimser. Naslarda yer alan müteşâbih lafızları te’vile yönelir. Eş’arî’nin el-Lüma’yı hayatının hangi döneminde kaleme aldığına ilişkin farklı görüşler bulunmaktadır. McDonald, Arthur Stanley Tritton ve Ignaz Goldziher gibi müsteşriklerle Selefiyye yanlılarına göre müellif bu eseri Mu’tezile’den ayrıldıktan hemen sonra yazmıştır. Çünkü ilk zamanlar Mu’tezile’nin etkisinden tam olarak kurtulamadığından eserinde aklî öğelere yer vermiştir. Hayatının sonuna doğru ise Selefiyye’nin görüşlerini benimsemiş ve ei-İbâne’yı kaleme almıştır. A. J. VVensinck, Bekir Topaloğlu ve el-Lüma’in ilmî neşrini yapan Hammûde Zekî Gurâbe’ye göre ise Eş’arîel-LümaS el-İbâne’den sonra telif etmiştir. Bu âlimler, fikirlerini destekleyen en güçlü delil olarak Eş’ariyye ekolünün el-İbâne’ye göre değil el-Lüma’daki düşüncelere göre oluşmasını göstermektedir. Hammûde Gurâbe, hem el-Lüma’a yazdığı takdimde hem The Isîamic Ouarferiy’deki makalesinde bu iki eseri karşılaştırarak ei-Lüma’in daha sonra yazıldığını ispat etmeye çalışmıştır.