Kimdir

Turan Koç kimdir? Hayatı ve eserleri

Turan Koç kimdir? Hayatı ve eserleri: 1952 yılında Kayseri’de doğan Turan Koç, 1977’de Ankara İlâhiyat Fakültesi’ni bitirdi. An­kara ve Kayseri’de görevler yapan Turan Koç, İngilizceden çeviriler de yapmakta­dır. Bugüne kadar, yalnız şiirleri ile tanınan Koç’un kitapları: Kan Gibi Vakte Dü­şen (1980), Fetret Zamanlan (1983) ve Ara Dönem (1992)’dir.

Yeni İslâmî Akım’ın havası içinde yetişen Turan Koç, oldukça bir konu ve te­ma zenginliği içinde, dinimizin her dem taze bakış açısını kavramış olarak günü­müzün bunalımlarına da dolaylı olarak el almaktadır. Şiirlerinde açık bir dil, an­lamı kaybettirmeyen mecaz dengesi merhamet ve sevgi karışığı bir şefkat dikka­ti çekmektedir. Koç, şiirlerinde küçük, iddiasız nüktelere, azıcık tebessüme ve ke­lime oyunlarına da yer vermektedir. Turan Koç, özellikle Necip Fazıl Kısakürek havası içinde, onun gibi usta şairlik, toplum ve düzen taşlaması hedeflerine yö­nelmiş görünmektedir.

MESEL

İlk ikindi ile son ikindi arasında kan revandır gençliğimiz ama

birşey anlatılmış değil henüz evlere girdik yalnız kaldık

sinemalara girdik aldandık

en dolu tutkuların balkonundan sarktık kendimize

unutkanlıktan yapılmıştık unuttuk oyunları büyüdük suçumuz

arttı

bir sinemanın kıpkırmızı koltuğunda

bıraktık bize giydirilen şapkayı

Anlattık hayal genişleten hastalıkları yılların sayısını ve hesabı

öğrendik çevrelerinde oturduk, sergileri gezdik gördük bir

sokak satıcısının sesindeki kanı ve kitaplar derken belleğimize


yüze yüze bir kadının resmi çıktı önce

sollandı kaldı gün akşam içimizde

ellerimizi neye değdirdiysek yandı

ikindiyle akşam arasında

bir romandır gençliğimiz

ama birşey anlatılmış değil

henüz

(Fetret Zamanlan, s. 13-14)

HER GECE AY DAMLAR KUDÜS’E

andolsun incire zeytine

Sina dağına

ve bu güvenli kente

Haziranda saçlarım karadır yerdeyim

alnımı bir ay soğutuyor Hayfa tarafından

gözlerimi

İsmailimin annesi

gözlerimi alıyor kumların sıcağı

susuzum

can sunuyor ödülünü

Haziranda

Gidiyorum

tavında bir bakır levha olan bu ay da

dönüşüyor senin kirpiklerin gibi bir hilâle

gidiyorum

ser önümüze bilgeliğini acı vermeyen ölüm

(Fetret Zamanlan, S. 73)

ESENLEME

Caddeleri geçen benim bir köz gibi caddeleri en çağıltılı yerindeyim vaktin ölçüp kesen bezzazlar bendedir alıp satan pazarcılar bendedir bir çarşının aydınlığını koyulaştırır

o attarlar ki güzeldir bendendir

sonra bir imkânı zorlayıp zorlayıp da uman ve kahrolanlar vardır bendendir

ölçüp biçen biçip diken terziler bendendir öylece her şey kendisi olup dururken bir öğle üzeri

demirciler ki demir döver işliklerde

bendendir

alanlara inen benim

alev alev alanlara

ellerim gövermiş iyi şeyler düşünmekten

gövdem incelmiş incelmiş incelmiş

İmamın huzurunda

yani dopdolu bir zamanda

caddeleri geçen benim bir köz gibi caddeleri

eğen büken yapan eden çıraklar bendendir

sonra hamallar var günü akşama çeken

bendendir

sonra yani şimdi

yeraltı camilerinde

secdede isterler isterler

yitik zamanlarını

bendendir

caddeleri geçen benim bir köz gibi caddeleri

(Türkiye Kültür ve Sanat Yıllığı, 1986, s.

KAYNAK: TÜRK EDEBİYATI 4. CİLT, AHMET KABAKLI, TÜRK EDEBİYATI VAKFI YAYINLARI, İSTANBUL

İlgili Makaleler