Kimdir

Sandro Botticelli kimdir? Hayatı

Sandro Botticelli kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (1445-1510) İtalyan ressam. Büyük İtalyan Rö­nesans ressamları arasında Avrupa’ nın en büyük desen ustası olarak çizgisi ve yarattığı hacimlerle kişisel ve bağımsız bir üsluba ulaşmıştır. Floransa’da doğdu. Asıl adı Alessandro di Mariano Filipepi’dir. Küçük fıçı anlamına gelen “Botticelli” takma adıyla bilinir. Babası bir boyacıydı ve üç kardeşi vardı. Botticelli adı kendisine, rehinci olan ağabeyi Giovanni’den kalmıştır.

Resim eğitimini Fra Filippo Lippi’nin yanında yaptığı sanılmaktadır. Floransa’da bir kuyumcunun yanında çalışmaya başladı. O dönemde ressamlarla kuyumcular arasında böyle bir işbirliği olağandı. 1470’te kendi atölyesini kurdu, 1472’de Lippi’nin oğlu Filippino Lippi’yi (ykş. 1457-1504) yanına yardımcı aldı.

Gençlik dönemi ürünlerinde Verrocchio’nun ve daha sonra Antonio Pollaiuolo’nun etkileri vardır. 1470’lerın ortalarında üslubu gittikçe kişisellik kaza­nır, geç dönem ürünlerinde işlediği konuların büyük bir böiümü de aynı ölçüde kişiseldir.

Floransa’da Arte di Mercanzıa holü için 1470’te yaptığı Güç, Botticelli’nın ilk yapıtlarından biridir. 1475’te Giuıiano de’Medici ona bir turnuva için Pallas’ın resmini taşıyan bir flama ısmarlamıştır. Botticelli Mediciler’in desteğiyle tanınınca, siparişler almaya başladı. Floransa’da 1476-1477’de Santa Maria Novella Kilisesi için, içinde Cosimo de’Medici ve ailesinin yer aldığı Müneccim Kralların Bağlılık Sunu­şu resmini yapmıştır. 1478’de Medıcı ailesinin düşmanı Pazziler’i ve onların işbirlikçilerini göstereceği siyasal amaçlı bir sipariş almıştır. Porta della Dogana’mn (Doğana Kapısı) üstüne yaptığı bu freskte işbirlikçile­ri asılmış olarak resmetmiştir. Aynı dönemde model­lerinin kişiliğim derinden kavrayan, desenin gücü ve kesinliği ile önem kazanan portreler de yapmıştır. Gıuliano de’Medici’nin, ölümünden sonra yaptığı portresi bunlardan biridir.

Botticelli’ye M edici Villaları için sipariş edilen önemli alegorik tablolar, onun Floransa’da özellikle Mediciler ve Cosimo de’Medici’nin Platoncu Akademisi’ne bağlı Marsilio Ficino ve Angelo Poliziano gibi hümanistlerle yakın ilişkilerim belgeler, ilkbahar, Venüs’ün Doğuşu ve Venüs ile Mars adlı yapıtları Botticelli’nin koruyucuları ve çevrelerindeki hüma­nistlerin Yeni-Platoncu düşüncelerini görselleştirir. Bu resimler içerdikleri şiirsellikle çağlar boyu sevilegelmişlerdir.

Botticelli’nin fresk tekniğindeki ustalığını göste­ren Azi7, Augustinus freski Floransa’da Ognissanti Kilisesi’ ndedir. 1481’de Sistine Şapeli’nin duvar deko­rasyonunda çalışmak üzere bir grup Toscanalı ve Umbrialı sanatçı ile birlikte Botticelli de Vatikan’a çağrılmıştır. Şistine Şapelinde İsa ile Musa’nın yaşam­larından sahneleri canlandıran iki kompozisyon yap­mıştır. Yine Toscana’da Lorenzo de’Medici.’ye ait Villa dello Spedaletto’nun fresklerini, Florans a yakı­nında Villa Lemmi’de de üç fresk yapmıştır.

1490’da San Marco’daki bir kilise için yaptığı Bakire’nin Taçlandırılması Botticelli’nin yaşamını al­tüst eden ve sanatını etkileyen dinsel bir bunalımın başlangıcını gösterir. Botticelli Madonna ve Çocuk İsa konulan üstünde çok durmuş, bu alanda duygu incelikleri ve yaratıcılıkla dolu sayısız resim yapmış- – tır. 1487’deki Narlı Madonna bunlardan biridir. Bu resimlerde vurgulanan melankoli, Botticelli ’nin gittitikçe artan duygusal tedirginliğinin bir belirtisidir. 1480 ve 1490’larda İsa’nın öldürülüşü ve mezara konuşu konularını da ele alan çok sayıda resim yapmıştır. 1490-1497 arasında Dante’nin ilahi Komedya’sı için parşömen üzerine yaptığı resim dizisi onun desen gücünü ortaya koyar.

1500 dolaylarında Botticelli’nin üslubunda belir­gin değişiklikler görülmeye başlar. Bu din adamı Savonarola’nın 1498’de idam edilmesinin bir etkisi sayılmaktadır. Kilisede ciddi reformlar yapılmasını isteyen, Medici yönetimine karşı çıkan ve 1494’te Me­diciler’in devrilmesiyle Floransa’da egemen duruma gelen Savonarola’yı Botticelli’nin kardeşler inden Simon da desteklemiştir. Botticelli, bu dinsel ve siyasal hareketlere doğrudan katılmış olmasa d a, kardeşi nedeniyle yakından izlemiş ve etkilenmiştir.

Botticelli’nin 1501 ’de yaptığı Mistik Doğum daha küçük boyutlu, renk bakımından zengin ve görece farklı tekniklerin kullanıldığı bir yapıttır. Anlatımın ve figürlerin işlenişinin daha soyutlaşmış olduğu görülür. Gerek bu yapıt, gerekse 1505’te tamamlanan Simgesel Çarmıha Geriliş, bir bunalım döneminin acılarını çağrıştıran resimlerdir. Savonarola’nın hare­ketine katılmasının getirdiği heyecan ve baskı dışında 1502’de haksız olarak sodomi ile suçlanması da Botticelli için duygusal bir yıkım olmuştur. Aldığı resim siparişleri azalmıştır. En başarılı olduğu dönem­de de ünü Floransa dışına yayılmayan Botticelli altmış altı yaşında ölmüş ve Floransa’da Ognissanti Kilisesi’ ne gömülmüştür.

Kuyumcular ve kakmacılarla çalışması ona sağ­lam bir teknik temel kazandırmıştır. Bu el sanatçılarının süslemelerindeki figürleri çevreleyen çizgi kesinli­ğini, çizgilerinin sürekliliğini o da kullanmıştır. Dans eden siluetler, ata binmiş şövalyeler, saray âşıkları gibi konuları da el sanatı kökenlidir. B’ u tür sahneler çağın dekorlarında, özellikle Floransa’nın cassoni denilen süslü sandıklarında görülür. Botticelli bunları bilinçle kullanarak yüksek bir sanat düzeyine çıkarmıştır. İlk ürünlerinde Filippo Lippi’dem öğrendiği renk yoğun­luğunu Pollaiuolo ve Verrocchicı etkisi ile birleştirmiş­tir. Doygunluk noktasına gidinceye dek yoğunlaştır­dığı rengi ve biçim yetkinliğini bir araya getirmiştir. Genellikle akıcı arabesklere ve keskin konturlara olan düşkünlüğü dolayısıyla kullandığı renkler biçimin hizmetinde kalmıştır. Figürlerini, onları çevreleyen çizginin ritmine, resim mekânını ise arka plandaki halı benzeri bir görünüme indirgemiştir. ilkbahar, Venüs’ ün Doğuşu ve Villa Lemmi nin freskleri bu eğilime örnektir. 1480-1490 arasındaki Meryem’e Müjde ve iftira adlı yapıtlarında mimari perspektif etkilerini de kullanmıştır. Öte yandan duvar resimlerini ve dekoratif panolarını, yüzeylere hareket kazandıracak bir biçimde süslemiştir. Trajik duygularla yüklü siluetleri ve çizgilerindeki tedirginlik, 14. yy resminin gerçek­dışı öğelerine bir geri dönüş izlenimi yaratır.

Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, 19. cilt, Anadolu yayıncılık, 1984

İlgili Makaleler