Kimdir

Hüseyin Vâiz Kâşifî kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi

Hüseyin Vâiz Kâşifî kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (ö. 910 / 1504-1505) Fütüvvetnâme-i Sultânî adlı eserin yazarıdır. İran’da Nişabur’a bağlı Sebzvâr şehrinde doğ­du. Künyesi Kemaleddin, lâkabı Vâiz, mahlası Kâşifî’dir. Vâiz-i Herevî ya da Kâşifî gibi isimlerle de tanınmıştır. Doğum tarihi kesin olarak bilin­mediği gibi hayatının ilk yılları hakkında da bilgi yoktur. Bununla beraber 860 (1456) Meşhed’e gittiği sıralarda genç yaşta olduğu bilgisine daya­nılarak yirmi yaşı temel alınmış ve 840 (1437) yılı civarında doğduğu düşünülmüştür. Buna göre çocukluk ve gençlik dönemini doğum yeri Sebzvâr’da geçirdiği ve dolayısıyla eğitimini de burada aldığı anlaşılmaktadır.

Hüseyin Vâiz Meşhed’den sonra 1471 yılı civa­rında Herat’a gitti ve uzun yıllarını geçirdiği bu şehirde asıl şöhretini kazandı. Ali Şir Nevai onun yirmi yıl Herat’ta yaşadığını yazmaktadır. Bu şe­hirde başta Abdurrahman Cami (ö. 898 / 1492) olmak üzere birçok âlim ve mutasavvıfla dostluk kurdu. Cami, medrese ve hângâhlardaki etkile­yici vaazlarının yanı sıra, mektup yazma (inşa), astronomi (ilm-i nücûm) gibi işlerle de uğraştı. Zamanla ilmi meselelerde bir takım müşkilatı çözen merci haline geldi. Sultan Hüseyin Bay-kara ve Ali Şîr Nevâî’nin desteğini gören Kâşifî, mensur ve manzum çok sayıda eser kalem aldı. Oğlu Fahruddin Safî Ali (ö. 939 / 1539) de iyi yetişmiş ve birçok kitab telif etmiş olan bir ilim insanıydı.

Onun Şiî bir ailede doğduğu söylenmiştir. Ancak halkın Şiî olduğu Sebzvâr’da Sünnî olmakla, Sünnilerin yaşadığı Herat’ta ise Şiî olmak iddia­sıyla yüz yüze kalmıştır. Bu yüzden mezhebi ko­nusuna açıklık getirecek bir bilgi yoktur. Bunun­la beraber Nakşibendiyye tarikatına intisap ettiği bilindiğine göre Sünnî olduğuna hükmetmek gerekir. Molla Câmî’nin ölümünden (898 / 1492) sonra Herat’tan ayrılan Kâşifi, 910 (1504-05) yı­lında Sebzevâr’da vefat etti.

Eserleri:

Hüseyin Vâiz’in ayrıca Fahreddin Hâce Ehad’ın astronomiyle ilgili Lübâbü’l-ihtiyârât fî ta’yîni’l­evkat adlı eserini tamamlayan astronomi ve astrolojiye dair Mevâhibü’z-Zuhal, Meyâminü’l-Müşterî, Kavâtiu’l-Mirrîh, Levâmiu’ş-Şems, Mebâhicü’z-Zühre, Menâhicü’l-‘Utârid ve Levâ’ihu’l-Kamer adlı risâleleri vardır. Öte yan­dan onun Kur’an’ın başından Nisâ sûresinin 84. âyetine kadar olan kısmının bir tefsiri olan Cevâhirü’t-tefsîr li-tuhfeti’l-emîr, Celâleddin-i Rumî’nin Mesnevî’sinden yaptığı seçmeleri ih­tiva eden Lübb-i Lübâb-i Ma’nevî, Yusuf suresi tefsiriyle ilgili Câmi’u’s-sittîn, inşa sanatına ait Mahzenü’l-inşâ’, Arapça ve Farsça mektupla­rını ihtiva eden Sahîfe-i Şâhî, şiirlerini ihtiva eden Dîvân-ı Kâşifi, sihir, tılsım ve kimyaya ait Esrâr-ı Kasımî ve Edebî sanatlardan bahseden Bedâyi’u’l-efkârfî sanâyi’i’l-âsâr adlı eserleri de vardır.

Rıza KURTULUŞ

Kaynak: Ahi Ansiklopedisi, 1. cilt, T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Ankara, 2014

İlgili Makaleler