Kimdir

Hatip Tebrizî kimdir? Hayatı ve eserleri

Hatip Tebrizî kimdir? Hayatı ve eserleri: (1030-1109) XI. asır Azerbaycan ve İran Türk edebiyatının en önemli temsilcilerinden birisi de Hatip Tebrizî ’dir. Hatip Tebrizî aynı zamanda İslâm âleminin edebiyat ve dilcilik sahasında en önemli ilim adamlarından da birisidir. Hatip,  1030  yılında  Tebriz’de  dünyaya  gelmiştir. Tam  adı  Ebu Zekeriyya Yahya  ibn Ali Hatip Tebrizî ‘dir. Çocukluğu, gençliği ve  ilk  tahsil yılları Tebriz’de  geçmiştir. Gençliğinde  dilciliğe merak  sarmıştır. Yirmi yaşına geldiğinde  çalışma  ve  araştırmaları  için Tebriz muhitinin  dışına  çıkma  ihtiyacı duymuştur.  Basra, Merre-yi  Nu’man, Mısır,  Bağdat  gibi  devrin  ilim  ve  kültür merkezlerine  gitmiş,  oralarda,  Gesebanî,  Raġġî,  Tahir  ibn  Babaşaz,  Ebüle’la, Tennurî  gibi  bilginlerden  ilim  tahsil  etmiştir.  Hatip’in  Ebüle’la  Meerri’nin yanına gitmesi hakkında Malik Mahmudov’un “Hatib Tebrizî” adlı eserinde çok ilgi çekici bilgiler vardır. Hatip uzun  süre  tahsil aldıktan sonra 1067 yılında  ilk defa  olarak  kurulan  “Bağdat  Nizamiye  Medresesi”nde  edebiyat  öğretmeni  ve kütüphane  müdürü  olmuştur.  Hatip  en  önemli  eserlerini  bu  dönemde  kaleme almıştır.

Hatip’in  dilcilik  sahasında  yaptığı  çalışmalara  örnek  olarak  İbn Sukkéyt’in “Kitab-i  İslah’ül Mentiġ” ve “Kitab’ül Elfaz” adlı eserlerine yazdığı şerhler,  Arap  dilcisi  İbn  Cinnin’in  “Nahve  Dair  Kısa  Hülasa”  ve  “Kur’an’da Hâllenme” adlı eserlerine yazdığı şerhleri gösterebiliriz. Onun en önemli iki eseri de Ebu Temmam’ın kendi divanına ve yine onun tertip ettiği “Hemase” adlı şiirler mecmuasına yazdığı şerhlerdir. Hatip’in  ilmî çalışmalarının yanında kendi şiirleri de vardır. Ancak onun şiirlerinin  çok  az  bir  kısmı  bize  kadar  gelip  çıkmıştır.  Onun  şiirleri,  devrinde dikkatleri celbetmiş ve birçok cönkte yer almıştır. XI. asır  tezkirecilerinden Ali Baherzî,  onun  Nizam’ül Mülk’e  hasrettiği  bir  kasidesini mecmuasına  almıştır.

Meşhur Arap  âlimi Corc Zeydan  ise, Hatip Tebrizî ’nin  bir  divanının olduğunu yazmıştır. Tenkit  sahasında  büyük  çalışmaları  olan  Hatip’in  şu  sözü  meşhurdur: “Şiiri tenkit etmek onu yazmaktan daha zordur.” Hatip’e göre “Tenkitçi, şairden farklı olarak daha çok bilgiye ve malumata, poetik zevke sahip olmalı ve her bir şairin  ferdî  üslûbunu  bilmek,  onun  yaşadığı  devri  anlamak  gibi  keyfiyetlere, geniş  mütalâa  kabiliyetine,  hassaslığa  malik  olmalıdır  ki  edebî  eseri  lâyıkiyle değerlendirebilsin.” O, eserlerinde  ilmîliğe, gerçekçiliğe hümanizme ve tarihîliğe önem veren ansiklopedist  bir  şahsiyettir.  O  çalışmalarını  ilmî  sistematiğe  uygun  olarak yapmıştır. Hatta ona kadar yapılmış çalışmaları da ilmî sistematiğe koymuştur. “Hatip  Tebrizî’nin  eserlerine  bakıldığında,  gâh  hassas  duygulu  bir  şair, gâh geniş mütalâaya sahip bir  tarihçi, gâh Arapça’nın mürekkep mekanizmasına âşık bir dilci, gâh 300 yıllık Ârap felsefî şiirini bütün yorumculardan daha derin duymayı başaran bir filozof gibi görülüyor.

Büyük  araştırmacılardan  başta  Malik  Mahmudov  olmak  üzere, Mehemmedeli  Terbiyet, M.  Sait  Ordubadî  ve  Hemit  Araslı,  Hatip  Tebrizî  ile ilgili, uzun emek mahsulü ciddî çalışmalar yapmışlardır.

Dicle üstünde şerabında böyüġ zövġ ü sefa,

Ferat üstündeki a{şam méyi de bambaşġa!

Bu sular üste üzüm şehdine méyl étdim men,

Bu sular parlaġ olub {eznelerin dürründen.

Göyler ile bu yérin ġarşı durubdur ġemeri,

Mest édib onları éşġ ile mehebbet eseri.

Leblerinden méy içib, men de şerab vérdim ona,

Ya{şı ba{, söyledim éy meh, bu könül vurğununa

Âşinadır, dédi ġelbi o mene ġardaşdır,

Sirrler duymaġ üçün sévgili bir sirdaşdır.

Yorular séyr ile insan, men ise durmaġdan,

Bil ki, tenge getiribdir bu etalet canımı.

Her kimi görmüşem, éy vay, bu gün Bağdad’da,

Nânecib, zatı ġırıġ zülmet édib dörd yanımı.

Şé’rimin yo{ éle imkânı seni medh éleye,

Ne bilim, belke de yüzden birini söyleyirem.

Sen meni efv éle ġarşında béle teġsir üçün,

Men senin fermanına böyle emel éyleyirem.

KAYNAK: İRAN TÜRK EDEBİYATI ANTOLOJİSİ, Yard. Doç. Dr. Ali KAFKASYALI, ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ BASIMEVİ ERZURUM-2002

İlgili Makaleler