Kimdir

Giovanni Bellini kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi

Giovanni Bellini kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (1430?-1516) İtalyan ressam. Venedik Resim Oku­lu geleneğinin kurucusudur. Giambellino olarak da bilinen Giovanni Bellini, Venedik’te doğdu ve aynı kentte öldü. Ünlü ressam Jacopo Bellini’nin evlilik dışı oğlu ya da evlatlığı olduğu sanılmaktadır. Çocukluk ve gençlik yılları üstüne pek bilgi yoktur. Büyük bir olasılıkla babası­nın atölyesinde yetişti. Padua’daki Sant’ Antonio Kilisesi’nde babasıyla birlikte yaptıkları dekorasyon çalışmaları (şimdi kayıptır) nedeniyle 1460’larda adı duyuldu. 1471 dolaylarında ağabeysi Gentile ile birlikte Venedik’te bir atölye açtı. Gentile’nin İstan­bul’da kaldığı yıllarda atölyenin yönetimini üstlendi ve onun ölümüyle yarım kalan resimleri tamamladı. Yaşı ilerledikçe ünü de artan Gıovanni’nin kendi öğrencilerinden başka, yetişmekte olan öbür genç sanatçılar üstünde de büyük etkisi oldu. İtalya’yı ziyaret eden Dürer, Venedik’ten yazdığı bir mektupta onun çok yaşlanmış olmasına karşın hâlâ ressamların en büyüğü olduğunu belirtmişti.

Bellini sanat yaşamının başlangıcında yaptığı Madonna resimleriyle tanınmaya başlamıştır. 15.yy’ dan Geç Rönesans’a değin resmin doğaya yaklaşımının geçirdiği evrim Bellini’nin bu resimlerine tümüyle yansımakta, bilimsel incelemeci gözlemlerden, şiirsel ve anıtsal bir anlatıma geçiş izlenmektedir. 1460-1470 arasında yer alan gelişme döneminde üslubu, eniştesi olan Mantegna’nın etkisi altındadır. Ancak Bellini, ışık ve rengi özellikle vurgulayışı, figür ve manzara öğelerini çok daha duygusal ve daha az bilimsel ele alışıyla ondan ayrılır. Bu ayrım yaklaşık 1464’te ikisinin de yaptığı Bahçede Acı Çekme tablolarında iyice belli olmaktadır.

Olgunluk dönemi gibi yapıtlarında Bellini’deki Mantegna etkisinin giderek azaldığı, buna karşılık Venedik Okulu resim anlayışının temelini oluştura­cak olan kendi kişisel üslubunun belirmeye başladığı izlenir. 1480’lerde Bellini’nin temel kaygısı, ışık içinde yüzen rengin atmosferdeki etkisinin alabildiği­ne zenginleştirilerek resme geçirilmesidir. Figürleri­nin resim mekânı içindeki hareketleri giderek büyük bir serbestlik ve doğallık kazanmış, gökyüzüne karşı silüeti andırır bir biçimde ele aldığı manzara da, gizemli bir sessizlik ve durgunluk içinde şiirsel bir anlatıma ulaşmıştır. Doğayla insan zengin bir renk uyumuyla dengeli bir biçimde bütünleşmiştir.

Bellini’nin resimsel simgeleri duyarlı, melankolik ve kutsal bir hava içinde verme yeteneğinin en güzel örnekleri çeşitli kiliseler için yaptıği mihrap resimleri­dir. Geç Rönesans resminin biçimsel olgunlukla kaynaştırdığı şiirselliğin de habercisi olan bu resimler, aynı zamanda rengin çeşitlendirilmesi ve zenginleşti­rilmesi konusunda Bellini’nin eşsiz yeteneğini de ortaya koyar.

1500’den sonraki kompozisyonları biçimin anıt­sallaştırılması ve yumuşak renk tonlarının zenginleşti­rilmesi doğrultusunda Bellini’nin ulaştığı son aşamayı gösterir. Öğrencisi olan genç Giorgione ve Titian’ın oluşturdukları yeni ruhu ve renk anlayışını, onlardan 40 yaş büyük bir usta olmasına karşın özümleyebil­mesi de, gene Bellini’nin olağanüstü yeteneğinin bir belirtisidir.

Bellini’lerin atölyesi, 15. yy Venedik resim gele­neğinin temel direği olmuştur. Bellini’ler her türlü etkiye açık olmakla birlikte bu etkileri olağanüstü bir biçimde Venedik’e özgü bir hale getirmişler ve İtalyan resminde bir Venedik Okulu’nun oluşmasına yol açmışlardır.

YAPITLAR (başlıca):

Kaynak: Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi, 15. cilt, Anadolu yayıncılık, 1983

İlgili Makaleler