Sosyal Kolaylaştırma – Grup Etkisi
Diyelim egzersiz maksadıyla koşmayı seviyorsunuz. Kendi kendinize olduğunuzda mı daha hızlı koşarsınız yoksa etrafınızda sizden başka koşanlar da varken mi? Ya da diyelim bir grubun önünde konuşma vermeniz gerek. Kendi kendinize prova yaparken mi daha iyi bir performans sergilersiniz yoksa size çevrilmiş onlarca gözün altında mı?
Psikolog Norman Triplett, 1898 tarihli ve sosyal psikolojinin ilk laboratuvar deneylerinden biri kabul edilen çalışmasında, çocuklardan bir oltaya ellerinden geldiğince hızlı bir şekilde misina sarmalarını istedi. Çocuklar oltanın makarasını bazen odada tek başlarmayken çeviriyorlardı, bazense yanlarında kendileri gibi makara çeviren başka bir çocuk varken. Bu deney, yanlarında başka biri varken makara çeviren çocukların tek başlarına çalışan çocuklara kıyasla ortalamada çok daha hızlı çalıştığını gösterdi. Başkalarının varlığının bu şekilde performansı iyileştirmesi durumuna “sosyal kolaylaştırma” (social facilitation) dendi. Ancak Triplett’ten sonra aynı konuda yapılan çalışmalar birbiriyle tutarsız sonuçlar verdi. Görüldü ki başkalarının varlığı performansı bazen iyileştiriyor, bazense kötüleştiriyordu.
Bilimin nasıl işlediğine güzel bir örnek teşkil edecek şekilde, 1960’lı yıllarda bir sosyal psikolog bu muammayı çözdü ve birbiriyle bağdaşmıyor gibi görünen bu bulguların altında yatan mantığı ortaya çıkardı. Başka alanlarda çalışan psikologlar, uyarılma hâlinin organizmaya baştan kolay gelen davranışları daha da kolaylaştırdığını, zor gelenleri ise daha zorlaştırdığını göstermişti. Örneğin, bir sebepten dolayı uyarılmış, heyecanlı bir hâldeyseniz kolay kelime bulmacalarını daha hızlı çözüyor, zorlarda ise daha da yavaşlıyordunuz. Bu temel prensipten hareketle şöyle bir çıkarıma varıldı: Başkalarıyla bir arada bulunmanın yarattığı sosyal uyarılma hâli bize basit gelen, hakim olduğumuz alanlardaki performansımızı iyileştirir, bize zor gelen ya da yabancısı olduğumuz konulardaki performansımızı ise kötüleştirir. Bu bulguyu destekleyen pek çok çalışmadan birinde bilardo oyuncularına bakılmış, etraflarında kendilerini seyredenlerin olması durumunda iyi bilardo oyuncularının daha da iyi oynadığı, deneyimsiz oyuncuların ise daha başarısız bir performans sergilediği gösterilmiştir. Kısacası, başkalarının varlığının performansımız üzerindeki etkisi destekleyici de köstekleyici de olabilir. Bunu belirleyen, yaptığımız işin bize ne kadar kolay ya da zor geldiğidir.