Marağalı Evhedî kimdir? Hayatı ve eserleri: (1274 – 1338) XIII.-XIV. yüzyıl Azerbaycan edebiyatının en büyük temsilcilerinden birisidir. Evhededdin Evhedî, 1274 yılında İran Türklüğü’nün önemli kültür merkezlerinden birisi olan Marağa’da dünyaya gelmiştir. Burada büyümüş, tahsil almış ve şairliğe başlamıştır. Bir müddet Marağa rasathanesinde hem çalışmış hem de devrin ilimlerini tahsil ederek çok yönlü bilgi sahibi olmuştur. İlmini daha da artırmak için Doğu’nun belli başlı kültür ve medeniyet merkezlerine gitmiştir. Yirmi yıldan fazla bir süre İsfahan’da kalmıştır. Marağa’ya ancak 59 yaşlarında dönebilmiştir. 1333 yılında ansiklopedik özelliğe sahip “Câm-i Cem” (Cemşid’in Camı) manzum eserini yazmıştır. 1338 yılında, 64 yaşında Marağa’da vefat etmiştir. Kabri Marağa’dadır. “Pir Evhededdin” türbesi diye anılmaktadır. Evhedî, geride insan sevgisini esas alan büyük bir eser dizisi bırakıp gitmiştir. Onun lirik şiirlerden oluşan “Divan”ı en önemli eseridir. Bu eserinde “Safi” mahlası ile yazdığı ilk şiirlerinden son şiirlerine kadar, bütün şiirleri (gazelleri, kasideleri, rübâîleri, terci-i bendleri) yer almıştır. 33 yaşında yazdığı “Dehnâme” adlı eseri de çok önemlidir. Bu eser bir ön sözle on mektuptan oluşmakta ve iki gencin aşkından yola çıkarak devrin sosyal meselelerini ve sıkıntılarını terennüm etmektedir. Şairin diğer bir eseri olan “Câm-i Cem”, şairin son 40 yıllık ilmini, tecrübesini, dünya görüşünü hülâsa ederek, vasiyet şeklinde gençlere sunduğu bir eseridir. Evhedî’nin “Dehnâme” ve “Câm-i Cem” adlı manzum eserleri Azerbaycan edebiyatının gelişme döneminin temel eserleridir. Felsefî yönden panteist ruh taşıyan bu eserler, İran Azerbaycanı muhitinin hadiselerine, zamanın idare usulüne karşı halkın gönül itirazlarının sesidir. Evhedî bütün eserlerinde kendi his ve arzularından ziyâde halkın arzu ve duygularını ifade etmeye çalışmıştır. Şairin şiirlerinde sosyal, felsefî ve ahlâkî düşüncelerle birlikte, sosyal sıkıntılar, kötülüklerle mücadele, haksızlıklara itiraz, muhabbete, doğruluğa ve iyiliğe inançla ve azimle ilerleme büyük yer tutuyor. Tasavvufa, sufîzme gönül vermiş bir şair olan Evhedî, tasavvufun ilkeleriyle ve eğitimiyle ilgili konulara da şiirlerinde yer vermiştir. “Câm-i Cem” adlı eserinin ikinci faslının ikinci bölümünde “Mürşid ve Rehber Hakkında”, “Şeyh ve Müridin Sıfatları Hakkında”, “Tövbe Hakkında”, “Hâlvetin Manası Hakkında” çok önemli izahlar vardır. Evhedî, sûfîlerin dünyadan el etek çekenlerini tasvip etmemiştir. O eserlerinde “Hak’la beraber, halkla beraber.” fikrinde olmanın önemini sık sık vurgulamıştır. Evhedî’nin “Câm-i Cem” adlı eserinden birkaç parça: MEĞRURLUĞUN, YÜNGÜLLÜYÜN VE LOVĞALIĞIN PİSLENMESİ Éy oğul, bu yolu asta gét görek, Ġoy iti géderek ġızmasın ürek… Nefsin şu{luġ étse, ceza vér ona, O, cehl ġılıncıdır, ġoy onu ġına. Kéf çekmek, méy içmek zamanı déyil, Dünyanın abırı boynundadır, bil. Bu işle dostunu vérersen yéle, Ġoyma şâd olmağa düşmeni béle. Yüngül adamlardan uzaġ ol, uzaġ! Téz başı aşağı yuvarlanacaġ. Héç éşitmedim ki, to{taġ bir insan, Olsun emelinden bir gün péşiman. Tapılmaz şeherde éle bir {eter, Olsun yüngüllügden daha da béter. Ço{ ata hünere sahib olsa da, Pis övlad ömrünü téz vérir bâda… Yüksek bir ad üçün çalış her zaman, Hamıya {oş gelen bir sifet ġazan. Çalışma étmeye onu, bunu sen, Sen ki, başġasından artıġ déyilsen!?. Rütbesi, mensebi yüksek adamlar, Ürekden olarlar ço{ tevazökâr. Kendli hésabına yaşarsa serheng, Onun bu hâlına ağlamaġ gerek. Kendli héy çalışır çekerek zehmet, Sen se {erac alıb édirsen işret. Sonra ġoruyucu adlanırsan, ah! Senince, insanlıġ budursa, éyvah! Bu kéfden öteri bir anda, yéter, On illik rûzini {erc étme heder. Ġarı ip eyirmiş ay işığında, Rahatlıġ bilmemiş o birce an da. Yumurta yığmışdır, dözüm sebr ile, Ta emir aparsın onu cebr ile. Sonra da otursun ġürrelenerek, Ah! Niye başını üzmeyir felek!?. Zülme ürek vérme, birden güc geler! Bir sınan bir daha hardan düzeler!?. Ağacına balta vurursan néyçün? Onu kesende de barı bir düşün. Ne ġeder élm, hikmet bilirse cahan, Bu div zeherine onlardır derman. Eger ağlın, ruhun kâmilse, elbet, Senin ġulun olar ġezeble şehvet. Ġovmaġçün bu iki divi dünyadan, Ne ġeder péyğember mehv oldu, aman. Sen ayaġ altına alsan bunları, Adın uca olar, başın yu{arı. Nâdanlıġ camından mest olma gel sen, Yo{sa, bir defelik elden gédersen. KAYNAK: İRAN TÜRK EDEBİYATI ANTOLOJİSİ, Yard. Doç. Dr. Ali KAFKASYALI, ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ BASIMEVİ ERZURUM-2002