Ma’bed b. Abdillâh b. Ukeym el-Cühenî (ö. 83/702) Kaderiyye diye anılan hür irade düşüncesinin ilk temsilcilerinden.
Muhtemelen 20 (641) yılında Medine, Basra veya Kûfe’de doğduğu rivayet edilir. Bazı kaynaklarda babasının adı sahâbî Ma’bed b. Hâlid’le karıştırılarak Hâlid olarak geçmekteyse de doğrusu Abdullah’tır. Dedesinin adı Ukeym, Uleym, Uveym ve Uveymir şeklinde kaydedilmektedir. Bu ihtilâflar dikkate alındığında Ma’bed el-Cühenî’nin ailesi hakkında yeterli bilginin bulunmadığı ortaya çıkar. İbn Tağrîberdî, 80 (699) yılında ölenlerin listesini verirken kaderi düşüncesinden dolayı Abdülmelik b. Mervân tarafından idam edilen Saîd b. Abdullah el-Cühenî”den bahseder. Künyesi ve ölüm sebebi aynı olan bu şahsın Ma’bed’in kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Ebû Ma’bed diye künyelenen babası Abdullah Hz. Peygamber’e ulaşmış, Ömer b. Hattâb’dan mürsel olarak, Osman b. Affân’dan doğrudan hadis rivayet etmiştir. Kûfe’de ikamet eden Abdullah’ın oğullan Ma’bed ile Saîd’in Hicaz ve Basra’da yaşadıkları belirtilmektedir. Hayatının büyük kısmını Medine’de geçirdikten sonra Basra’ya giden Ma’bed’i İbnü’l-Murtazâ Mu’tezile’nin Medine tabakasından saymaktadır. Bu arada Ma’bed’in Basra’da yetişip Medine’ye geçtiği ve orada düşünceleriyle insanları ifsat ettiği de onun hakkında nakledilenler arasında yer alır. Tahsil hayatına dair yeterli bilgi yoktur. Ebû Zer el-Gıfâri’den faydalandığı ve büyük ihtimalle onunla birlikte Şam’a gittiği belirtilmektedir. Emevîler’in müslümanların mallarını Allah’ın malı olarak kabul etmeleri, cebir anlayışını desteklemeleri, ilâhî kaderin onları müslümanların başı ve beytülmâ-lin hâkimi yaptığı şeklindeki düşüncelerinin Ebû Zer tarafından eleştirilmesi herhalde Ma’bed üzerinde etkili olmuştur.
Yaşadığı dönemde meşhur bir kişi olduğu anlaşılan Ma’bed, Halife Abdülmelik b. Mervân tarafından Bizans sarayına elçi olarak gönderilmek, ayrıca oğlu Saîd’i eğitmek amacıyla Şam’a çağrılmıştır. Saîd’i eğitme görevinin ötesinde Bizans’a elçi olarak gönderilip gönderilmediği hakkında kaynaklarda bilgi bulunmamaktadır. Ma’bed’in Şam’da ikametinin ardından İbnü’l-Eş’as’ın ayaklanmasına kadar (81-82/700-701) Basra’da kalmış olması kuvvetle muhtemeldir.
Telif hakkı © 2023 | MH Themes tarafından WordPress teması