33Sosyoloji Sözlüğü

YETENEK

 

YETENEK

 

Günlük dilde, bireyin herhangi bîr alan­daki
becerilerini veya beceri potansiyelleri­ni anlatmak amacıyla kullanılmasına rağ­men
bilimsel olarak tanımlanması oldukça güç kavramlardan biri de yetenektir. Kav­ramın
kişilik, zekâ, genetik ve çevre gibi kavramlarla çok yakından ilişkili olması,
anlam alanını belirsizleştirmektedir.

İnsan tekinin, insan türünün bir üyesi ol­ması
nedeniyle vazgeçilmez biçimde bütün diğer insanlarla benzer olan yanlan vardır.
Örneğin diğer insanlarınki gibi yapılaşmış bir beden, doğumla başlayıp Ölümle
sonuç­lanan bir hayat seyri, belli bir kültürün için­de kişiliğinin
şekillenmesi insanın benzer özellikleridir. Fakat bir türün üyesi olması
insanın yalnızca bir yanıdır, diğer bir yanı daha vardır ki, onun sayesinde
bütün insan­lar birbirlerinden farklılaşır, eş-yumurta ikizleri dahil kimse
birbirinin üpkısı olmaz. Bireyler arasındaki farklılıktan oluşturan fiziksel
unsurlar (bedenin biçimi, yüz hatla-n, parmak çizgileri, boy, ağırlık vb.)
kolay­ca farkedilebilirlerse de, psikolojik unsurla­rın farkedilip
değerlendirilmeleri o kadar kolay değildir. Yetenek, bu psikolojik bi­reysel
farklılıklardan bir tanesidir. Diğer psikolojik bireysel farklılıklar içinde
zekâ, mizaç, kişilik, inanç ve değer sistemleri, in­san ilişki tarzları
sayılabilir. Yetenek kavra­mı, anlam olarak bunların hepsiyle ilişkili­dir,
bazılarıyla kimi zaman örtüşür (örneğin zekâ bazan yetenekle aynı anlamda
kullanı­lır, yine insan ilişki tarzları pekâla sosyal bir yetenek
sayılabilirler) bazılarının (örneğin mizaç ve kişilik) içinde yer alır,
gelişimi ve ifade edilme biçimi onlara bağlıdır. Yetene­ğin gösterilebilen,
başarılabilen, ortaya konmuş bir beceri mi yoksa kişinin içinde taşıdığı, uygun
şartlarda ifade edebileceği bir potansiyel mi olduğu gündelik dilde ka­rışmasına
rağmen (örneğin başarılı bir mü­zisyene yetenekli deriz) psikoloji dilinde
yetenek daha çok kişinin içinde taşıdığı po­tansiyel anlamına kullanılır. Nasıl
olup da her bireyde farklı bir yetenekler tablosu or­taya çıktığı ise oldukça
karmaşık bir sorun­dur. Bunu açıklamak için kalıtımın, yetişti­rilme ve
eğitilme tarzının, kurulan insan ilişkilerinin yoğunluğu ve biçiminin, karşı­laşılan
önemli hayat olaylarının, yaşanılan demografik ve coğrafi çevrenin, geçirilen
hastahklann rollerinin ayn ayrı bilinmesi gerekir.

Yetenek kavramının anlamındaki belirsiz­liği ve
değişebiliriiği göstermek için üzerin­de en çok çalışılan psikoloji
konularından zekâyı örnek almak uygun olacaktır. Zekâ­nın varolduğunda herkes
birleşmekte, fakat ne olduğuyla ilgili birçok teori ileri sürül­mektedir. ‘Tek
etmen teorisine göre zekâ, soyut ve genel bir uyum yeteneğidir. Yani yetenekler
manzumesi içinde yalnızca bir tanesidir. Spearman’ın “çift etmen teori-si”nde
ise bir genel yetenek olarak zekâ (G

etmeni), bir de özel diğer yetenekler (S et­meni)
vardır. G etmeni bir çok alanda ken­dini göstererek o alanlarda, zeki insanın
ba­şarılı olmasını sağlar. Fakat S etmeni yö­nünden varolan farklılıklar, her alanda
aynı derecede başarılı olmasını engeller. Görül­düğü gibi bu teoride yetenekler
içinde zekâ­ya çok özel bir yer verilmektedir. “Çok et­men
teorisi”nde ise çok sayıda özel yetenek bir araya gelerek zekâyı yaparlar,
örneğin Thomdike, zekâyı mekanik (el ve alet kul­lanma becerisi), sosyal (insan
ilişkileri kur­ma ve sürdürebilme becerisi) ve soyut (sembollerle düşünme
becerisi) olmak üze­re üçe ayırır. Böylece neredeyse bütün yete­nekler zekâ
içinde toplanmış olur.

Her ne kadar tanımlarda bir anlaşma sağ­lanamıyorsa
da, bugün kişilik, zekâ gibi di­ğer psikolojik bireysel farklılıkların yamsı-ra
özel yetenekleri ölçmeye yönelik testler de geliştirilmiştir, örneğin Seashore
müzik ve resim yeteneği testiyle kişinin müzik ve resim yeteneği
ölçülebilmektedir. Yine çe­şitli araştırmacılar tarafından geliştirilen
testlerle kişinin mekanik ve meslekî (üp, hukuk, öğretmenlik, sekreterlik vb.)
yete­nekleri de ölçülmektedir.

Erol GÖKA Bk: Zekâ ve Zekâ Testleri

 

İlgili Makaleler