YALTA KONFERANSI
YALTA KONFERANSI
II. Dünya Savaşı sonrasında, üç galip ülke adına
dünyanın yeni çatısını meydana
getirmek için F. D. Roosevelt (ABD), J. Stalin (SSCB)
ve W. ChuıchilTin (İngiltere) 4-11 Şubat 1945’tc Yalta’da yaptıkları toplantı.
Yalta’da verilen kararların daha önce başka yerlerde de (Washington, Kahire,
Tahran) alındığı görülür. Yalta’nın amacı, bu kararlar ertesinde tekrar
biraraya gelerek askerî, diplomatik, ekonomik hedefler ve maksatlar üzerinde
umumî bir anlaşmaya varmak; nüfuz bölgelerini ve işgal mıntıkalarını tespit
etmekti.
Heri sürüldüğüne göre, Roosevelt, başlıca iki
meseleyle Yalta’ya geldi. Birincisi, savaş bittikten sonra Amerikan kuvvetlerinin
Avrupa’dan çekilmesi durumunda ortaya çıkacak sonuçtu. Diğer husus da, Uzak
Doğu savaşına Sovyet Rusya’nın da bir an önce katılmasını ve orada kendi yükünü
azaltıp savaşın sona ermesini sağlamaktı. Churchill ise öncelikle Almanya’ya
uygulanacak muameleyi, Polonya meselesinin çözümlenmesini, savaştan sonra
Avnıpa’daki kuvvetler dengesinde Fransa’nın yerini, Balkanlarda ve İran’da
İngiliz nüfuzunun ne boyut alacağını düşünüyordu. Stalin’in çözüme bağlanmasını
istediği meseleler, savaştan sonra Rusya’nın ekonomik kalkınmasının nasıl
sağlanacağı, 19O5’te uğradığı toprak kaybının nasıl giderileceği, Almanya’nın
ilerideki muhtemel saldırısı karşısında Rusya’nın güvenliği için tedbirin
nasıl alınacağıydı.
Bu tasarılarla başlayan Yalta Konferansı’nda varılan
sonuçlar şöyle belirginleşti: Sovyet Rusya, Güney Sakhalin ile civarındaki
adalar, Port Arthur deniz üssü ve Kuril adaları’mn kendisine verilmesi
karşılığında, Almanya’nın silahı bırakmasından üç ay sonra Japonya’ya müdahale
etmeye söz verdi. Almanya esas itibariyle üç işgal bölgesine ayrılacak, fakat
İngiltere ve Amerika kendi bölgelerinde Fransa’ya da bir kısım ayıracaklardı.
Aynı şekilde Berlin şehri de ortak işgal altında bulunacaktı. Almanya’nın
silahsızlandırılması ve savaş tazminatı ödemesi konusunda anlaşamayan taraflar,
20 milyar doların müzakerelere esas teşkil etmesi kaydıyla bu meselelerin çözümünü
sonraya bıraktılar. Polanya’nın doğu sınırlan içinde, 1919 Paris Barış
Konfe-ransı’nda kabul edilen Curzon Hattı esas alındı. Batı sınırlarının
tespiti İse, görüş ayrılıkları yüzünden ileri bir tarihe bırakıldı. Ayrıca
Varşova’da bulunan geçici Polonya Hükümetİ’nin en kısa zamanda gizli oya dayanan
serbest seçimler yapmasına da karar verildi. İran’a menfaatlerini (özellikle
petrol) kollayarak yaklaşan Rusya ve İngiltere, bu bölgeyle ilgili meselenin
görüşülmesini sonraya bıraktılar. Boğazlar statüsünün Sovyet Rusya lehine
değiştirilmesine, bu meselenin daha sonra Dışişleri Bakanlarınca ele alınıp bu
durumdan Türkiye’nin de haberdar edilmesine karar verildi. Harpten önce Nazi
Almanya’sının peyki olan ülkelerde demokratik hükümetlerin kurutması
öngörüldü. İleride San Francisco’da toplanılması kararlaştırılan bir
konferansta Birleşmiş Milletler Teşkilâtı’nın kurulacağı burada ilân edildi.
Bununla birlikte, kurulacak Birleşmiş Milletler Teşkilâtı’nın Güvenlik
Konseyi’nde yer alacak sürekli üyelere veto hakkı tanıması da kabul edildi ve
1 Mart 1945’e kadar Almanya ve Japonya’ya karşı savaş ilân eden ülkelerin
kurucu ülke olmaları ya da üyeliğe alınması karara bağlandı. ABD’nin ve
Rusya’nın ısrarlarına rağmen, İngiltere Hong Kong’u Çin’e geri vermeyi
reddetti. Kore ise, iki ayn nüfuz bölgesine ayrıldı.
Roosevelt, Stalin ve Churchill’in “Üç ülkenin
devamlı ve gittikçe büyüyen bir şekilde yapacakları işbirliği” biçiminde
niteledikleri Yalta Konferansında, E. Roose-velt’in deyimiyle “üç
büyükler büyük bir numara yapmışlardı.” Konferanstan Stalin ve Roosevelt
büyük bir memnunlukla ayrıldılar. Churchill ise, bu konferansı
“finale” (büyük ittifakın sonu) biçiminde niteledi.
Adem KANDEMİR