ÜRETİM FAKTÖRLERİ
ÜRETİM FAKTÖRLERİ
İnsan ihtiyaçlarını
tatmin etmeyi sağlayarak iktisadî faydayı artıran her türlü faaliyete üretim
denir. Diğer bir deyişle üretim fayda yaratmak şeklinde de tanımlanabilir.
Fayda kavramının içerisine hizmet ve mal faydası da girmektedir. İktisat ilmi,
kıt kaynaklarla sınırsız ihtiyaçlar arasında denge kurmaya çalışır. Bu açıdan
mal ve hizmetlerin üretilmesi için üretim faktörlerine de ihtiyaç
bulunmaktadır. O halde üretim faktörleri, üretimin meydana gelmesi için gerekli
unsurlardır. Dolayısıyla üretim bu faktörlerin mal ve hizmet haline dönüşümünü
ifade eder. Klasik ekonomide üretim faktörleri üç başlık altında
sınıflandırılmaktadır. Bunlar: Emek, sermaye ve doğal kaynaklar (toprak)dır.
a) Emek
Emek, üretimin temel
öğesi olup, insan faaliyetinin üretime katılmasıdır. Çalışanın yaptığı
hizmetler karşılığı elde ettiği kazanca ise “ücret” denir. İnsanın
fiziki gücü veya zihinsel yeteneği ile yapılan işlere göre emeğin üretkenliği
değişiklik gösterir. Buna göre emek ilk olarak ikiye ayrılın
1- Fiziki
güç,
2- Zihni
güç.
Aynca emek öyle bir
üretim faktörüdür ki, diğer üretim faktörlerinin bir araya getirilerek
(yeterli miktar ve kalitede) üretime sevkedilmesi de doğrudan doğruya kendisine
bağlıdır. Ve bütün ekonomik faaliyetlerin (üretim, dağıtım, tüketim, yatırım
vb.) tek amacı emek faktörünün muhatabı olan insanın refah ve mutluluğunun
sağlanmasıdır.
İşgücünün uzmanlaşması
ise, üretimde işbölümü ve teknolojinin gelişmesi ile meydana gelmiştir. Değişik
mal ve hizmetlerin üretilmesi, çeşitli yetenekleri ve bilginin kazanılmasını
gerekli kılmıştır. Otomasyon ile sermaye-yoğun üretim mallan daha fazla
üretilmiştir. Bunun neticesinde de işgücü uzmanlaşma alanlarına itilmiştir.
b) Doğal Kaynaklar (Toprak)
Yeraltı ve yerüstü
kaynaklarla, tabiatın sahip olduğu her türlü unsur doğal kaynaklar tanımının
içine girer.
Bir üretim faktörü
olan toprağın Önemli bir özelliği, arzının sabit olmasıdır. Böylece toprak
üzerinde yapılan işlemler ile verimliliği değiştirilebilir. Ancak doğal kaynakların
arzının sabit olmasına rağmen zaman içinde bazı değişmeler ortaya çıkabilir,
örneğin, ormanların azalması, yeraltı zenginliklerinin yok olması gibi. Bunun
yanında insanoğlu bu azalmalar karşısında tekniğin ilerlemesi ile doğal
kaynakları arttırıcı değişmeler yapabilmiştir. Örneğin kurak toprakları sulama,
gübreleme ve diğer işlemler ile doğal kaynakların verimliliğine katkı
yapılmıştır.
Doğal kaynaklara sahip
olanların elde ettikleri gelire “rant” adı verilir. Toprağın
kullanılması veya hammaddenin elde edilmesi, üretim faktörlerinin ortak
faaliyetleri neticesinde ortaya çıkmaktadır. Örneğin petrolü yeryüzüne çıkarma
faaliyeti sırasında çok işçi istihdamı ile birlikte deniz taşımacılığı önemli
yer tutmaktadır.
c) Sermaye
Ekonomide her türlü
üretilmiş üretim aracı, sermaye olup üretimi gerçekleştiren bir faktördür.
Sermaye faktörü üretim faaliyetinde insana yardımcı olur ve verimliliği
arttırır. Örneğin kumaş üreten fabrika, tarlada kullanılan traktör ve enerji
sağlayan barajlar sermaye niteliğindeki üretim faktörleridir. Üretim faktörü
olarak sermaye, fiziki sermaye mallarını kapsar. Bunun yanında var olan
parasal sermaye fiziki üretime katılmaz, ancak fizikî sermayenin elde edilmesi
için kullanılır. Fizikî sermayenin en önemli özelliği, doğada bulunmayıp insan
güç ve zekâsından meydana gelen bir üretim faktörü oluşudur.
Bir işletmenin
gereçlerini yenilemeye veya arttırmaya yönelik faaliyetlerine “yatırım”
denir. Bu faaliyetlerinin gerçekleşmesi için sağlanan finansman karşılığında
kuruluşlara veya kişilere yapılan ödemelere “faiz” denir. Bu da
faizin sermayenin fiyatı olduğunu göstermektedir.
Buna göre ekonomideki
yatırımlar veya yatırım mallan iki gruba aynlır
1- Sosyal
sermaye veya enfrastrüktür.
2- Doğrudan
verimli olan sermaye. Birinci grupta yer alan yatırımlar baraj,
yol, konut, liman
vs.dir. İkinci gruba ise
fabrikalar gibi yatırımlar
girer. Ancak ekonomide verimliliğin oluşması için -bu iki grup arasında denge
olması gerekir.
Teşebbüs
Modern ekonomilerde,
klasik üç üretim faktörlerine bir faktör daha eklenir. Eklenen bu üretim
faktörü teşebbüs faktörüdür.
Bu faktörün görevleri
yukarıda açıklanan üretim faktörlerinin organize edilmesi ve yönetilmesidir.
Üretim faktörlerinin
sayı olarak dörde çıkması ekonomide meydana gelen genel gelişmenin neticesidir.
Önceleri teşebbüs sahibi olanların (müteşebbis veya girişimcinin) üretim
faaliyetlerine katılmak için yeterli sermayeye sahip olmaları gerekli idi.
Ancak bugünkü modern ekonomilerde sermaye ve teşebbüs faktörleri arasındaki
farklar açıklık kazanmıştır.
Müteşebbis (girişimci)
kavramından firmanın sahibi ve sahipleri anlaşılır. Firmanın müdürü
müteşebbis değildir, sadece istihdam edilmiş bir yöneticidir. Müteşebbis, kâr
amacı için sermaye koyarak, faaliyetin riskini (kâr ve zararı) yüklenen
kimsedir. Müteşebbis doğrudan kendi sermayesini koyabildiği gibi, bankalardan
ödünç alınan krediyi de sermaye olarak kullanabilir.
Teşebbüs (girişim)
kavramı, geniş anlamda, Özel kâr amacına yönelik Tırmalan kapsadığı gibi, kamu
yararına yönelik kamu iktisadi kuruluşlarını da içerirler. Kamu ve özel
sektörün bir arada bulunduğu “karma ekonomiler “de kamu iktisadi
kuruluşları üretici konumunda olup devlet müteşebbis durumundadır. Burada
meydana gelen kâr ve zararı devlet üstlenir.
Üretimin meydana
gelmesi için kullanılan üretim faktörlerle içinde temel faktörler görevini
emek ve doğal kaynaklar almaktadır. Çünkü bu gibi faktörle verimlilik düşük
olsa bile üretim gerçekleştirilebilmekte-dir.
(SBA)