Felsefe Yazıları

Sosyal Sistem Nedir? Tanımı (Sosyoloji)

Ruyalar/pazarlama” 268″ 214″ Sosyal Sistem

Sosyal sistem, birbiriyle ilişkileri karşılıklı olarak yönlendirilmiş olan (yani kültürel olarak yapılanmış ve paylaşılmış bir beklentiler sistemiyle tanımlanan) çok sa­yıda bireyin etkileşiminin teşkil ettiği sistemdir.

Teknik bir terim olarak sosyal sistem T. Parsons ve E. Shils’in ortak çalışmalarında (Towards a General Theory of Action, 1951) ve Parsons’un tümüyle bu konuya tahsis edilmiş kitabında (The Social System, 1951) merkezi bir yer işgal eder. Terimin sosyologlar, sosyal filozoflar ve sosyal psikologların eserlerinde yaygın bir kullanımı vardır. “Sosyal organizasyon” veya “organizasyon” terimi aynı veya benzer fenomenleri ifade etmek üzere yaygın biçimde kullanılmaktadır.

Parsons ve Shils eserlerinde sosyal sistemin tanımını şöyle verirler: “Bir sosyal sis­tem şu özellikleri haiz bir eylem sistemidir

1- İki ya da daha çok sayıda aktör arasındaki bir etkileşim sürecini içerir;

2) Aktörlerin kendisine yöneldikleri durum,diğer aktörleri de kapsar

3) Sosyal bir sistemde bağımsız ve kısmen kararlaştırılmış eylemler vardır.

“Sistem” kavramı sadece sosyolojiye has bir kavram olmayıp doğal ve sosyal bilimlerinde yaygın kullanım alanı bulan kavramsal bir araçtır. Bir sistem birbiriyle ilişkili kısımlar, nesneler, şeyler veya organizasyonlar kolleksiyonudur. Bir amacı veya işlevi yerine getirmek için vardır. Sosyal bir sistem ise sınırlı bir çevre dahilinde birbirleriyle karşılıklı etkileşim içinde bulunan iki veya daha fazla kişinin veya grupların belirli amaçları ve görevleri gerçekleştirmek amacıyla oluşturdukları İlişkiler bütünüdür. Bununla birlikte sosyal sistem terimi, kişilerarası etkileşimle sınırlı değildir ve gruplar, kurumlar, toplumlar ve toplum içi birimlerin analizine de atıfta bulunur. Sözgelimi sosyal sistemler olarak üniversiteler veya devletin analizi üzerinde çalışmış olabilir. Sosyal sistemler, sosyolojide toplumların sürekliliğini sağlayan sistemler olarak kabul edildiğinden, toplumda denge ve istikrar unsuru şeklinde değerlendirilir. Aynı zamanda onlar sibernetik açıdan girdi-çıktı sistemleri, ya da enformasyon sistemleri şeklinde görülebilirler. Bir sistemin öğeleri birbiriyle dil, para, nüfuz gibi enformasyon taşıyan değiş-tokuş medyasıyla bağlıdır. Böylece denge, girdiler ile çıktılar arasındaki bir muvazene olarak tanımlanabilir.

XIX. yüzyıl sosyolojisinde üstü kapalı bir şekilde yer alan sosyal sistem kavramının en açık ve bilinçli kullanımına modern fonksiyonalizmde rastlanır. Bazı teorisyenlere göre ise bu terim, sosyal verilere bilimsel yaklaşımın temeli olarak ele alınmalıdır.

SBA