SİYASAL TOPLUMSALLAŞMA
SİYASAL TOPLUMSALLAŞMA
Siyasal-sosyal çevre
ile birey arasında hayat boyu devem edegelen dolaylı ve doğrudan etkileşim
sonucunda, bireyin siyasal sistemle ilgili inanç, davranış, tutum ve değerlerinin
gelişmesini anlatan bir kavramdır. Siyasal toplumsallaşma, siyasal inanç,
davranış ve değerlerin birey tarafından benimsenmesi, ya da siyasal sistem
bakımından bir toplum için gerekli ve yararlı görülen bilgi, inanç, beceri,
norm ve değerlerin halka öğretilmesi sürecidir. Siyasal toplumsallaşmayı, bir
toplumun güç yapısındaki eşitsizliğin meşrulaşünlması aracı olarak
değerlendirenler de bulunmaktadır.
Toplumun siyasal
kültürü, toplumsallaşma ile bir kuşaktan diğerine aktarılmakta ve insan bu
sayede toplumun ortaya koyduğu davranış kalıplarım, düşünce ve inanç biçimlerini
öğrenebilmektedir. Böylece hayat boyu devam eden bir süreç olan siyasal
toplumsallaşma, kişinin toplumsal kültürün bir parçası olan siyasal kültürle
bütünleşmesini mümkün kılan bir mekanizmadır. Toplumun siyasal değerleri,
kademeli bir şekilde kazanılmaktadır.
Siyasal
toplumsallaşma, çeşitli etmenlere bağlı olarak gelişmektedir. Bu etmenler,
birbirini destekleme
ya da zayıflatma derecesine göre, bireyin toplumsallaşmasında farklı etkiler
yapmaktadır. Siyasal toplumsallaşma, aile, okul, arkadaş grubu, iş çevresi,
siyasal partiler, toplumsal olaylar ve kitle iletişim araçları gibi kurum, ya
da et-menlerce sağlanmaktadır. Aile, bireylerin çocukluk dönemlerinde siyasal
bilincin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır. Birey, önce ailede güç
ilişkilerini öğrenmekte, otorite konusunda tecrübe kazanmaktadır. Aile,
kendisinden sonra gelen toplumsallaşma kurumlarına gerekli malzemeyi hazırlayan
ve genel çevrçeveyi çizen bir ön kurum niteliğindedir. Ailenin biçimlendirdiği
genel çerçevenin içini ayrıntılarla dolduran, onu işleyen, malzemeye son
görünümü veren ise, okul, iş çevresi ve siyasal partiler gibi ikincil
gruplardır.
Ancak, birincil
nitelikteki arkadaşlık gruplarının, aile ile birlikte, kişinin toplumsal ve
siyasal davranışları üzerinde önemli etkilere sahip olduğunu da belirtmek gerekir.
Arkadaşlık grupları, topluma karşı ilgi ve İlişkilerin gelişmesinde duygusal ve
kişisel nitelikteki bağlar olmaktadır. Çocuklar, yaşlan ilerledikçe, siyasal
konulan ailelerinden daha çok, arkadaştan ile konuşma eğiliminde olurlar.
Özellikle aile disiplininden hoşlanmayan, ya da aile ilgileri zayıf olan
kişiler, arkadaşlarının etkisine daha açık olmaktadırlar.
Genellikle okul öncesi
dönemde başlayan siyasal toplumsallaşma, okul yıllarında daha ayrıntılı ve
bilinçli bir görünüm kazanarak gelişmektedir. Okulun çocuk üzerinde en önemli
etkisi, siyasal ideoloji oluşumuna katkıda bulunmasıdır. Okul, Öğrencilerin
siyasal konularda bilgi ve tecrübe kazanmasını sağlamakta ve siyasal
cesaretini
artırmaktadır.
Ailenin, siyasal toplumsallaşmadaki etkisinin az ya da çok olması,
an-ne-babanın eğitim durumuna bağlı bulunmaktadır. Ailedeki eğitim düzeyi
yükseldikçe, okulun ve öğretmenin siyasal toplumsallaşmadaki ağırlığı
azalmaktadır.
Siyasal partiler,
dernekler ve sendikalar gibi kuruluşlar, çeşitli faaliyetleri ile, gençler ve
yetişkinler üzerinde etkili olabilen Önemli etmenlerdir. Bireyler, bu
örgütlerin değer sistemlerinden etkilendiği kadar, o örgütler çevresinde oluşan
çeşitli arkadaşlık gruplarına girmek sureliyle de çok yönlü bir toplumsallaşma
sürecini yaşamaktadır.
Kitle iletişim
araçlarının, özellikle televizyonun devreye girmesiyle, siyasal toplumsallaşmadaki
Önemi, son zamanlarda bir kat daha artmıştır. Kitle İletişim araçları, siyasal
eğilim ve davranışları belirli ölçüde değiştirmekledir. Ancak bu araçların esas
ağırlığı, mevcut siyasal eğilimleri güçlendirici yönde olmaktadır. Kitle
iletişim araçları, toplumların uluslaşma ve bunalım dönemlerinde daha fazla
önem kazanmakladır.
Bilâl ERYILMAZ