Sosyoloji

Robert K. Merton

Robert K. Merton (1910-2003)

Doğu Avrupa’dan ABD’ye giden göçmen bir
aileye mensuptur. Burs yardımıyla eğitimine devam etti. 1941 yılından sonra
Columbia Üniversitesinde dersler vermeye başladı.

Robert Merton, bilim sosyolojisinin
kurucusu kabul edilir (bilgi sosyolojisi). Parsons’ın öğrencisi olan Marton,
işlevselciliğin en önemli kuramcısıdır.

Merton’ın İşlevselcilik Anlayışı

Marton, işlevsel analizin bazı
varsayımlarını eleştirerek işe başlar: İlk olarak toplumun işlevsel birliği
varsayımına karşı çıkar. Merton bir ögenin sadece belirli bir kurum ya da grup
için işlevsel olabileceğine dikkat çeker.

Evrensel işlevselcilik varsayımına da karşı
çıkan Marton, bir sosyal olgunun diğer sosyal olgular için olumsuz olan
işlevler de taşıyabileceğine dikkat çekmiştir. Bazı ögeler sistemin istikrarı
ve devamına katkıda bulunmayıp, istikrarsızlaşmasına ve bozulmasına neden
olabilirler. Sistemin bazı parçaları işlevsiz olabilir (non functional). Bazı
ögeler disfonksiyonel (bozuk işlevsel) olabilir. Bu ögelerin her ikisinin de
sistemle ilişkisi olumsuzdur.

Merton’a göre sosyologların yapması
gereken, ögenin işlevsel olup olmadığını söylemeden önce olumlu işlevlerle
bozuk işlevleri dengelemek ve kimin için işlevsel olduğunu dikkatli bir şekilde
belirlemektir

İşlevselci kurama göre toplumu oluşturan
standartlaşmış kalıplar/parçalar, bir bütün olan toplumun vazgeçilmez
unsurlarıdır.
Merton, işlevsel zorunluluk varsayımına da karşı çıkar. Zira
farklı toplumlar, temel ihtiyaçlarını farklı yollardan temin ederek, farklı yapılar
ortaya koyabildiği gibi zaman içinde de bu yapılarda dönüşüm gerçekleşebilir.

Bilim Sosyolojisi

Merton, modern bilime Sanayi Devrimi’ne dek
toplumsal ve ekonomik açıdan ihtiyaç duyulmadığını, bu nedenle modern bilimin
17. yüzyıla kadar gelişmediğini vurgular.
Merton’a
göre modern bilimin işlevi, kapitalist toplumun endüstriyel ihtiyaçlarını karşılamaktır
ve bu nedenle de 17. yüzyıldan sonra gelişmiştir.

Merton, bilim insanlarının temel bilimsel
değerlere bağlı oldukları için bağımsız bir topluluk haline geldiğini savunmuştur.
Bu bilimsel değerler evrensellik, paylaşımcılık, tarafsızlık ve yöntemli şüpheciliktir. 

Evrensellik, bilginin de bilim insanlarının da
öznellikten uzak ölçütlere göre değerlendirilmesidir. 

Paylaşımcılık,
bilimsel bilginin hiçbir bilim insanının tekelinde veya mülkiyetinde olamayacağını
ifade eder. 

Tarafsızlık, bilimsel bilginin
güvenilirliği açısından önemlidir. 

Yöntemli şüphecilik
ise her şeye bilimsel şüphe ile yaklaşılabileceği düşüncesidir.

Bilim insanlarını motive eden şey bilimsel
topluluk tarafından takdir görme, akademik ödüller ve mesleki atamalar olmadır.

Merton bilimsel topluluğu dünyevi, maddi
ödüller ve kişisel kazançlarla “lekelenmemiş,” nesnel, tarafsız ve kamu desteği
alacak derecede güvenilir bir topluluk olarak betimler. Bu yüzden de çokça
eleştirilir.

Orta Boy Kuramlar

Parsons geniş çaplı, büyük bir teori
yaratmaya çalışırken Merton’ın daha sınırlı, orta boy teoriler peşindedir.

Orta boy kuramlar, daha dar kapsamlı ve daha az soyut
kuramlar olarak tanımlanabilir. Orta boy kuramların amacı, sosyologların
yaptığı küçük ölçekli ampirik çalışmaları teorik bir zeminde birleştirmektir.

Açık İşlev, Gizil İşlev ve Net Denge

Net denge kavramı sosyolojik bir olgunun işlevini tartmaya yarar.
Burada amaç, olgunun işlevinin olumlu mu yoksa olumsuz mu olduğunu
belirlemektir. Bir olgu farklı toplumlarda farklı algılandığı için olguyu
niteleyecek genel bir yargıya varmak kolay değildir. Bu nedenle işlevsel
analizin bütün toplumu kapsayacak şekilde değil, farklı düzeylerde (örgüt,
kurum vs.) yapılması gerekir.



Açık işlevler, toplumsal davranışın bilinen, beklenen sonucudur, niyet
edilen sonuçtur. Gizil/gizli işlev ise toplumsal
davranışın bilinmeyen, beklenmeyen sonucudur.

Eylemlerin hem kasıtlı (niyetli) hem de kasıtsız
sonuçları olabilir. Kasıtlı sonuçların herkes farkındadır, ancak kasıtsız
sonuçların farkına varılmayabilir. Sosyolojik analiz, kasıtsız sonuçları ortaya
koymalıdır. Merton sosyolojinin özünün, asıl görevinin bu olduğunu, yani
belirtilmiş niyetlerden öte gerçek sonuçları görebilmek olduğunu vurgulamaktadır.

Anomi ve Sapma

Kültürel norm ve değerler ile bunlara uymak
için eylemde bulunan grup üyelerinin sosyal olarak belirlenmiş kapasiteleri arasında
büyük bir ayrışma meydana geldiğinde anomi
meydana gelir.

Merton, bireylerin anomi durumunda beş
farklı şekilde davrandıklarını belirtir:

1- uyum sağlama,

2- yenilik getirme,

3- kuralcılık,

4- vazgeçme ve

5- başkaldırma

Bireysel Adaptasyon Tipolojisi

Adaptasyon biçimi

Kültürel hedefler

Kurumsallaşmış araçlar

Uyum sağlama

+

+

Yenilik getirme

+

Kuralcı olma

+

Vazgeçme

Başkaldırma

+/-

+/-

 
Modern Sosyoloji Tarihi

Editör: Prof. Dr. Serap Suğur

Anadolu Üniversitesi Yayını No: 2304, Eskişehir, Ocak 2013