Nedir ?

Nikah, Nikah Düşenler-Düşmeyenler Nedir, Ne Demektir, Anlamı

Nikah (ar. i.)

Lugatta; evlenmek, cinsî münasebet manâlarına gelir. İslâm Hukuku’nda nikâh, esas itibariyle tarafların ve şahitlerin iştirakiyle akdedilen medenî bir akittir. Fıkıh kitaplarında nikah: “Kasden mülk-i müt’a üzerine vârid olan bir akittir” şeklinde tarif edilir.

Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadîslerde nikâha büyük önem gösterilmiş, teşvik edilmiştir. Geçim darlığının evlenmeye engel olmaması gerektiği, çünkü Cenâb-ı Hakk’ın evlenen fakir çiftlere yardım edeceği vaadedilmiştir. (Nûr suresi/3

2. ayet).Yine Peygamberimiz; “Kişi evlenmekle dininin yarısını tamamlamış olur, diğer yarısı için de Allah’tan korksun.” buyurmuştur. İslâm kadınla erkeği birbirini tamamlayan iki unsur olarak görür. Birinin eksikliği diğerinin varlığıyla giderilir. Kur’ân-ı Kerîm’de: “O’nun açık belgelerinden biri de size kendinizden eşler yaratmasıdır ki, onlarla sükunet bulup huzura kavuşursunuz. Aranızda sevgi ve şefkat meydana getirmiştir (Rûm suresi/21). “Kadınlar sizin için, siz de kadınlar için birer örtü, birer elbisesiniz” (Bakara suresi/187. ayet) buyurulur. Evlilik sadece cinsî tatmin de değildir. Bununla birlikte hatta daha da önemlisi, neslin devamı içindir. Asıl gaye budur. Cinsî tatmin sadece Cenâb-ı Hakk’ın bu işi yapanlara verdiği peşin bir ücrettir. Çünkü bu ücret olmasaydı, sırf neslin devamı için çok az insan evlenmek külfetine katlanırdı. Her şeyi hikmetle yaratan Ezelî Kudret, onu en güzel şekilde tanzim etmiştir. Asıl gayeyi lezzetli bir üc retin içinde gizlemiştir, İşte bu yüzden Peygamberimiz: “Doğuran siyah kadın, doğurmayan güzel kadından daha iyidir.” Yine “Evlenin ve çoğalın. Çünkü ben diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim,” buyurmuştur.

Nikaha Hazırlık

Kur’ân-ı Kerîm’e göre nikâh ağır bir sözleşmedir. Bu yüzden İslâm eşlerin birbirini görüp beğenmelerini emreder. Hanefî mezhebine göre kadın, ister dul, ister bakire olsun, evleneceği erkeği seçmekte hürdür. Kadın, izni olmadan evlendirilemez. Şayet arzusu olmadan evlendirilirse, nikâhı devam ettirmekte veya bozmakta muhayyerdir. Çünkü ailenin temeli sevgi üzerine atılabilir. Bu da birbirini görüp beğenmeden olmaz. Peygamberimiz, evlenmek istediğini söyleyen bir sahabiye “onu gördün mü?” diye sorar. O da “Hayır” deyince “Onu bir gör, zira bu, evliliğin devamlı olmasına bir vesile olur” buyurmuşlardır. İslamda nikah için tarafların izninin alınması da önemli bir konudur. Akıllı ve baliğ olan bir erkek kendi iradesiyle evlenebilir. Velisi onu icbar edemez. Dul kadın da rızası alınmadan veya istemediği birisiyle evlenmeğe zorlanamaz. Kız için de aynıdır. Peygamberimiz “Açıkça izni alınmadan dul kadın veya rızası anlaşılmadan bakire kız evlendirilemez” buyurmuşlardır.

Kimlere Nikah Düşmez

  • Kan hısımlığı (yakın akraba) bulunan kimselere nikâh düşmez.

    Erkek annesiyle, anneannesiyle, babaannesiyle, kızı ve kızının kızıyla (torunlarıyla).., kardeşi ve kardeşlerin çocuk ve torunlarıyla (yeğenler) halası ve teyzesiyle (bunların çocuklarıyla evlenebilir), baba ve annesinin hala ve teyzeleriyle evlenemez. Bunlar ebediyyen haramdır.
    Kadın, babasıyla, anne ve babasının babalarıyla, oğluyla, torunlarıyla, kardeşi ve kardeşinin oğul ve torunlarıyla, amcasıyla ve dayısıyla (bunların çocuklarıyla evlenebilir), babacın ve annenin dayı ve amcalarıyla evlenemez. Bunlar devamlı evlenmece engel olan şeylerdir.

  • Evlenmekle doğan nikâh yasağı (bk. Müsâheret). Böyle bir durumda erkek kayınvalidesiyle, ninesiyle, kayınbabanın annesiyle, oğlunun ve torununun hanımlarıyla cinsî birleşmede bulunduğu hanımının üvey kızlarıyla üvey kızın kızlarıyla ve üvey annesiyle evlenemez. Bu yasak evlenmekle olduğu gibi, emzirmek ve zinâ ile de gerçekleşebilir. Kişiye karısının başka kocadan olma kızı haram olduğu gibi, karısının süt kızı ve süt annesi haramdır. Keza zina ettiği kadının kızı, anası, süt kızı ve süt anası da zina eden erkeğe ebediyyen haramdır.
    Süt emzirmekten doğan yasak, kan bağı ve evlenmekle doğan yasaklardaki süt bağlarına göre terettüb eder.
  • Geçici evlenme engelleri. Dört kadınla evli bir erkek bu dört kadın hayatta iken beşinci biriyle evlenemez. Birbirine çok yakın iki kadınla evlenemez (iki kız kardeş veya kızla birlikte kızın halası veya teyzesi..).
    Başkasının karısı veya boşandıktan sonra kocası öldükten sonra iddetini tamamlamamış kadınla evlenmek yasaktır.

Müslüman bir erkeğin ehl-i kitaptan olmayan veya mürted bir kadınla evlenmesi haramdır. Keza müslüman kadının müslümanın haricinde herhangi bir erkekle evlenmesi haramdır. Müslüman bir erkek, ehl-i kitap bir kadınla evlenmesinden doğan çocuk müslümandır. Bu durumda kadın ve erkek birbirlerine varis olamazlar.

İlgili Makaleler