Müşir Arif Mehmed Paşa Kimdir, Hayatı, Eserleri, Devlet Adamı-Ressam
(1808-1865) Devlet adamı ve ilk Türk ressamlarından.
Türkiye’de Batı tarzı resim sanatının öncülerinden biri olan Arif Mehmed Paşa. 9 Zilhicce 1222’de (7 Şubat 1808) İstanbul’da doğdu. Babası, kapı çuhadarı İrfanzâde İsmail Rıfat Efendi’dir. On dört yaşında Maliye Kalemi’ne, on sekiz yaşında da kendi isteğiyle yeni kurulan Asâkir-i Mansûre-i Muhammediyye’ye kâtip oldu. 1242 yılında Rumeli’de Eğriboz ve Atina taraflarında iki yıl hizmet gördü. İstanbul’a döndükten sonra 1829’da nefer olarak “Tüfenkçi” sınıfına geçti. Nefer ve başçavuş olarak dört yıl hizmetten sonra Sadr-ı Esbak
Mehmed Reşid Paşa maiyetinde yüzbaşı rütbesiyle Üsküp ve Kosovaya. Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa ile de Humus’a gitti. İstanbul’a döndükten sonra kolağalığa terfi etti; 1845’te mirlivalığa, üç sene sonra ferikliğe yükseldi. 1853’te Zaptiye müşiri kaymakamı, ardından Arabistan müşiri oldu. 1856’da Harput, 1857’de Erzurum. 1861’de Silistre, 1865’te Edirne valiliği yaptı. Askerî vazifesi sırasında resimle de uğraştı. Ordudaki görevinin yanı sıra Türk kültürü ve Türk tarihine araştırmacı ressam olarak hizmet etti. 9 Şaban 1282’de (28 Aralık 1865) vefat etti.
Sultan II. Mahmud devriyle başlayan Türk resminin ilk ünlü simalanndan olan Arif Mehmed Paşa. klasik şekil ve renkleriyle, bilhassa Türk kıyafetinin zengin konuları üzerinde Türk tarihî kaynaklarına inerek kırk yıllık bir çalışma sonunda Osmanlı devlet adamlarının ve çeşitli şahsiyetlerin kıyafetlerini resimle tesbit etmiştir. Resimlere ilâve olarak üç ciltlik de açıklamalı bir metin hazırlamıştır. Mecmûa-i Tesâvîr-i Osmânîyye adındaki bu önemli eserin I. cildi Türkçe ve Fransızca olarak yayımlanmıştır. “Türkiye’de ilk resimli kitap” olarak takdim edilen eserin renkli figür ve on altı parça resim levhaları Fransızca metniyle Paris’te Türkçe metni ise İstanbul’da basılmıştır. Aslında on iki ciit olarak hazırlanan eserin sadece I. cildi yayımlanabilmiş, diğer ciltleri kaybolmuştur.
Türk medeniyeti tarihi bakımından önemli bir kaynak niteliğinde olan Mecmûa-i Tesâvîr-i Osmâniyye, Türk ressamlığında örnek bir çığır açmıştır. Bu eserde yer alan resimlerdeki desenler büyük bir maharetle çizilmiştir. Renk ve tonları zevkli bir uyum içindedir. Portrelerin duruşlarında olgunluk, detaylarında ince bir ifade vardır. Ayrıca karakalem figürlerin üzerinden sulu boya ile geçilmiştir. Kitabın başında yazann kendi portresi ve biyografisi vardır.
Türk müzelerinin kurulmasında hizmeti geçen vezir Fethi Ahmed Paşa, yeniçeri devrinin devlet adamları ve askerlerinin kıyafetlerini gösterir mankenlerden bir kıyafet galerisi kurmak istediği zaman Arif Mehmed Paşa’nın bilgisinden istifade etmiş, tarihî kıyafetleri onun çizdiği resimlere göre hazırlatmıştır. Viyana’da bizzat Arif Paşaya yaptırılan bu mankenler Sultanahmet’te müstakil bir bina içinde Yeniçeri Kıyafethanesi adıyla sergilenmiştir. Bu galeri II. Meşrutiyet devrinde Aya İrini’deki Askerî Müze’ye nakledilmiş, fakat daha sonra burada bakımsızlıktan yıpranmış ve bozulmuştur.
Diyanet İslam Ansiklopedisi