Muhayrik en-Nadri Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi -Sahabi-
Abdullah (el-Husayn) b. ez-Zübeyr b. Bâtâ en-Nadrî el-Isrâîlî (ö. 3/625) Sahâbî.
Asıl adı Husayn olup İslâmiyet’i kabul edince Hz. Peygamber kendisine Abdullah adını vermiştir. Muhayrîk isminin mahiyeti hakkında kaynaklarda bilgi yer almamakla birlikte Huzâî bunun “mihrak” kelimesiyle ilgisi olabileceğine işaret etmekte sözlüklerde bu kelimeye “cömert; uzun boylu, yakışıklı” gibi anlamlar verilmektedir. Aslen Medine’de yaşayan Benî Kaynukâ’ kabilesinin Salebe b. Fıtyevn kolundan olup Benî Nadîr yurdunda ikamet ettiği için Nadri nisbesiyle anılmıştır. Muhayrîk, Tevrat’ı iyi bilen ve geniş hurma bahçeleri bulunan van zengin vn hem onun hem de Abdullah b. Selâm’ın dinlerini iyi bilmeleri ve selim bir fıtrata sahip olmaları sebebiyle İslâmiyet’i kabul edeceklerini umuyordu. Fakat Muhayrîk, muhtemelen dindaşlarının kendisine olan saygısından dolayı Uhud Gazvesi’ne (3/625) kadar dininden vazgeçmedi. Hz. Peygamber, Uhud Gazvesi için yola çıkınca Muhayrîk yahudilere Resûlullah’a yardım etmeleri gerektiğini söyledi. Onların, “Bugün sebt (şabat) günüdür, bu günde biz ona yardım edemeyiz” demeleri üzerine artık sebt günü diye bir şeyin kalmadığını belirterek Resûlullah’ın huzuruna çıktı ve müslüman oldu; ardından müsiümanlarla birlikte savaşa katıldı. Bir süre sonra yaralandı ve mallarının tamamını Hz. Peygamber’e vasiyet etti, daha sonra da şe-hid oldu. Savaşa çıkmadan önce yakınlarına, ölmesi halinde mallarının tasarruf yetkisini Resûl-i Ekrem’e bıraktığını söylediği de rivayet edilmiştir.
Hz. Peygamber, Uhud Gazvesi’nden dönünce her biri sulak bölgelerdeki Benî Nadîr arazileri arasında yer alan Mîseb, Safiye, Dellâl, Hasnâ, Burka, A’vâf (A’râf) ve Meşrubetü Ümmi İbrâhîm adiı hurma bahçelerini 7 (629) yılında müslümanların kullanımı için vakfetti. Muhayrîk’a ait olan bu mallar, Benî Kaynukâ’dan intikal etmiş olup Resûl-i Ekrem’in ailesi ve fakir müslümanlar İçin yaptığı harcamaların önemli kaynaklarından biriydi. Hurmalıklar daha sonraki dönemlerde halifelerin tasarrufuna geçti. Muhayrîk’ın hurma bahçelerinin Resûlullah tarafından müslümanlara vakfedilmesi İslâm’da ilk vakfı kimin yaptığı tartışmasını gündeme getirmiş, bazıları Hz. Ömer’in malını vakfetmesini, bazıları da Muhayrîk’ın Hz. Peygamber’e vasiyet edip onun da müslümanlara vakfetmesini ilk uygulama olarak kabul etmiştir.
İbn Sa’d, diğer kaynakların aksine Muhayrîk’ın İslâmiyet’i benimsemediğini yüzden cenaze namazı kılınmadan mi man mezarlığının bitişiğine defnedildini, Resûl-i Ekrem’in ona hayır duada bulunmadığını, onun için sadece, “Muhayrîk yahudilerin en hayırlısıydı” dediğini İbn Hacer’in İşâbe’si dışında sahabe biyografilerine dair eserlerde Muhayrîk’ın hayatına yer verilmemiştir.
TDV İslâm Ansiklopedisi