Tarihi Şahsiyetler

Muhammed bin Suud Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

Muhammed b. Suûd b. Muhammed b. Mukrin es-Suûdî (ö. 1179/1765) Suudî hanedanının kurucusu (1745-1765).

Muhtemelen 1100’de (1689) Dir’iye’de doğdu. Arabistan’ın çeşitli yerlerine da­ğılmış olan Aneze kabilesinin Mesâlîh ko­luna mensup Âl-i Mukrin aşiretindendir. Atalarından Mâni’ b. Rebîa el-Merîdî IX. (XV.) yüzyılda Katîf’ten gelerek Dir’iye’ye yerleşmiş ve o tarihten itibaren emirler bu aileden çıkmıştır. Muhammed, baba­sı Suûd b. Muhammed’in 1137’de (1725) ölümünden veya bir rivayete göre kuzeni Zeyd b. Merhân’ın 1140″ta (1727-28) öldü­rülmesinden sonra Dir’iye emirliğine ge­tirildi.

1158 (1745) yılında Vehhâbîliğin kuru­cusu Muhammed b. Abdülvehhâb, Uyeyne civarında fikirlerini yaymaya çalışırken gördüğü tepkiler üzerine Dir’iye’ye sığın­mak zorunda kaldı. Muhammed b. Suûd, İbn Abdülvehhâb’ın Dir’iye’ye geldiğini duyunca başlangıçta onunla ilişki kur­makta tereddüt ettiyse de [hiç tereddüt göstermediği, hatta İbn Abdülvehhâb’ın onun daveti üzerine geldiği de rivayet edi­lir] kardeşlerinin ve hanımının İbn Abdül­vehhâb’ın gelişinin kendisi için önemli bir fırsat olduğunu söylemeleri üzerine onunla görüştü ve fikirlerinden etkilene­rek kendisini destekleyeceğini, ancak ba­şarıya ulaştıktan sonra başka bir yere git­memesi ve hasat zamanı bölgedeki kabi­lelerden topladığı haraca karışmaması gerektiğini bildirdi. İbn Abdülvehhâb da onu asla terketmeyeceğini ve şu anda eline geçen haracın çok fazlasını alacağını belirtti. Böylece birbirleriyle anlaştı­lar. Bu ittifak hem Suûdîler’in hem Veh-hâbîler”in tarihinde bir dönüm noktası oluşturmuştur. Daha sonra İbn Abdülvehhâb’ın kızıyla evlenen Muhammed b. Suûd bölgede hâkimiyet kurarken Mu­hammed b. Abdülvehhâb da Vehhâbîliğin yayılması konusunda onun destek ve himayesiyle büyük başarı sağladı (1158/ 1745). Bu arada emirliğin Muhammed b. Suûd, şeyhliğin Muhammed b. Abdülveh­hâb nesline ait olması kararlaştırıldı, Su­udî hanedanının temelleri atıldı ve devle­tin takip edeceği siyaset belirlendi. Yine ittifak sayesinde Muhammed b. Suûd’un ölümüne kadar sürdüreceği imamlık dö­nemi başladı.