Tarihi Şahsiyetler

Muhammed Ahmed Kadiri Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

Ebü’l-Hasenât Seyyid Muhammed Ahmed Kadiri (1896-1961) Pakistanlı âlim ve siyaset adamı.

Hindistan’ın Alvar şehrinde doğdu. Ba­bası Birelvî ekolünün önde gelen şahsi­yetlerinden Seyyid Dîdâr Ali Şah’tır. İran’ın Meşhed şehrinden Hindistan’a gelen ata­larının soyu Hz. Hüseyin’e ulaşır. Muham­med Ahmed, Kur’an’ı ezberledikten son­ra Farsça ve Urduca’sını geliştirdi; terzi­lik, saatçilik vb. işlerle meşgul oldu. On beş yaşına kadar Arap dili ve edebiyatı ile temel dinî konularda kendini yetiştirdi. Hocaları arasında babasından başka Bi­relvî cemaatinin kurucusu Ahmed Rızâ Han Birelvî ve Naîmüddin Muradâbâdî yer alır. Hakîm Nevvâb Hâmiyyüddin Ahmed Han Muradâbâdfden geleneksel tıp öğrenerek tabiplik icazeti aldı.

Bir süre Alvar’da imam – hatiplik göre­vinde bulundu. Burada Tehaffuz-ı Hukükı’l-müslimîn cemiyetinin kurulmasına öncülük etti. 1920’de gittiği Agra’da üç yıl tabiplik yaptı. 1926’da Lahor’a yerleş­ti. Babasının yerine Mescid-i Vezirhan’a imam oldu ve Devâhâne-i Kadiri adıyla bir sağlık birimi kurdu. Yayın faaliyetlerini yürüten Bezm-i Tanzim adlı merkez de buraya bağlı olarak açıldı. Muhammed Ahmed, Lahor’da Dârülulûm-i Hizbü’l-ahnâf adlı medresenin teşkilinde görev aldı (1926) ve bu medresede hocalık yaptı. 1945’te hacca gitti. Dönüşünde siyasî fa­aliyetlere ağırlık verdi ve Muhammed Ali Cinnah’a destek sağladı. Pakistan’ın ku­rulmasının ardından Cem’iyyet-i Ulemâ-yi Pakistan adıyla bir cemaat ve parti tesis etti ve ilk başkanı oldu; bu görevini vefa­tına kadar sürdürdü. 1948’de parti olarak Keşmir’in bağımsızlık hareketine destek verdi; bu sebeple kendisine “Gâzî-yi Keş­mir” lakabı verildi.

İngilizler’in yönetimi zamanında dev­letin en üst görevlerine getirilen Kâdiyâ-nîler’in Pakistan’da gittikçe güçlenmesi Sünnî ulemâsını rahatsız etmiş, bunun üzerine harekete geçen ulemâ bazı ted­birler alınmasını ve Kâdiyânîler’in İslâm dışı ilân edilmesini istemişti. Tahrîk-i Hatm-i Nübüvvet” adı altında yürütülen faaliyetler sebebiyle mevcut yönetim, iç­lerinde Mevdûdî’nin de bulunduğu birçok âlimle birlikte Muhammed Ahmed’i de tutukladı.[27 Şubat 1953] Karaçi, Sukkur. Haydarâbâd-Sind ve Lahor hapishane­lerinde bir süre hapis yatan ve bu sırada sağlığı iyice bozulan Muhammed Ahmed 20 Ocak 1961 tarihinde Lahor’da vefat etti. Cenazesi, vasiyetine uyularak Dâtâ Gencbahş-ı Lâhûrî diye bilinen Hücvîrî-nin Lahor’daki Dâtâ Gencbahş Camii na­ziresine defnedildi. Muhammed Ahmed, adını daha çok siyasî faaliyetlerle duyur­muş olmakla birlikte çoğu risale şeklinde elliyi aşkın eser kaleme almış, “Ha­fız” mahlasıyla şiirler yazmıştır. Meviânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Mesnevi sine olan ilgisi sebebiyle konuşmalarında ve yazı­larında ondaki bilgileri ve şiirleri kullan­mıştır.

İlgili Makaleler