Tarihi Şahsiyetler

Meiji (Japon imparatoru) Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

MEİJİ (1852-1912)

Japon imparatoru. İktidarı sırasında ülkesinde sanayileşme hamlesi başlatılmış, anayasal monarşiye geçilmiştir.

3 Kasım 1852’de Kyoto’da doğdu, 30 Temmuz 1912’de Tokyo’da öldü. İmparator Komei’nin oğludur. Asıl adı Mutsuhito’dur, ancak gelenek olduğu üzere hükümdarlık dönemi adı olan Meiji’yle (aydınlık yönetim) tanınır. Meiji 9 Ocak 1867’de babasının ölümü üzerine 15  yaşında imparator ilan edildiğinde siyasi iktidar ülkeyi 265 yıldır yöneten Tokugava şogun hanedanının elindeydi ve imparator ailesi imparatorluk başkenti Kyoto’da tutsak olarak nitelendirilebilecek ölçüde sıkı bir denetim altında yaşamaktaydı. İmparatorun işlevi yalnızca dinsel görevlerini yerine getirmekle sınırlandırılmıştı. Son Tokugava şogunları döneminde
feodal yapının işleyişi önemli bir iktisadi tıkanıklık içine girmişti. 200 yıldır süren barış dönemi boyunca temel uğraşları savaşmak olan samurailer işsiz kalmış, şogunluk yönetiminin başkenti Edo’da eğlence artmış, saray görevlilerinin de artmasıyla üretimle hiçbir ilgisi olmayan Edo halkının sayısı yarım milyona ulaşmıştı. Köylülerden aldıkları vergilerle yaşayan tüm bu insanlar gereksinimlerini tüccarlar sayesinde karşılıyorlardı. Hiçbir siyasi hakları ve ayrıcalıkları olmayan, lonca örgütlenmesinin dışına çıkamayan ve kent değiştiremeyen tüccarlar bir yandan ticaret yaparak, diğer yandan derebeyleri ve samurailere faiz karşılığı borç vererek olağanüstü zenginleşmişlerdi. Samurailer vergi olarak topladıkları pirinçleri borçlarına karşılık olarak düşük fiyatla tüccarlara veriyorlar, ellerinde pirinç biriken tüccarlar fiyatlarla diledikleri gibi oynayarak köylünün pirincini de çok ucuz fiyata alıyorlardı. 1700’lerin sonuna doğru devletin hemen hemen bütün altın ve gümüşü tüccarların eline geçmiş, çeşitli kesimlerin tüccarlara olan borçları dolaşımdaki paranın yüz katına kadar ulaşmıştı.

Batılı güçler Japonya’nın içinde bulunduğu durumu gözleyerek bundan en iyi biçimde yararlanmak amacıyla harekete geçmişlerdi. ABD savaş gemilerinin Tokyo körfezine yanaşarak, 1854’te şogunu kapitülasyon niteliğinde bir ticaret antlaşması yapmaya zorlamasından sonra 1854-1856 arasında Hollanda, İngiltere ve Rusya’yla da benzeri antlaşmalar yapılmıştı. Yabancı ülkelerle yapılan Japonya’yı küçük düşürücü bu antlaşmalar, uzun süredir yaşanmakta olan huzursuzlukların tepki biçiminde açığa vurulması için bir dayanak noktası olmuştu. Ağırlıklı olarak yoksul düşmüş samurailerin başlattığı muhalefet hareketi tüm olumsuzlukların sorumlusu olarak hedef alman şoguna karşı imparatorun layık olduğu konuma getirilmesini istiyordu. Milliyetçi muhafazakâr nitelikli bu hareketin sloganı Sonno-joi’ydi (imparatoru say, barbarları kov). Bu hareket Tokugava ailesinin geleneksel düşmanı Satsuma ve Coşu derebeylerinin de desteğini aldıktan sonra 1860 sonlarında şogun ordusunu art arda yenerek iktidarı imparatora devretmişti.