Mansa Musa Kimdir, Hayatı, Serveti, Hakkında Bilgi
Mense Mûsâ (ö. 738/1337) Mali sultanı (1312-1337).
Mali Sultanlığı’nın kurucusu Mârî Câta’nın (Suncâta Keyta) kardeşi Ebû Bekir’in (Manding Bori) oğlu veya torunudur. Yerli Mandingo dilinde “sultan” anlamına gelen “Mense” (Mensâ) unvanıyla tanınır. 712 (1312) yılında tahta çıkınca Mârî Câta’nın politikasını takip ederek ülkesinin sınırlarını genişletti. Gine Devleti’n-den kalan toprakları ve Zagha bölgesini (Batı Tekrûr) ülkesine kattı. Songay Devle-ti’nin merkezi Gao’yıı ele geçirdi ve Sultan Asibay’ın itaatini kabul edip iki oğlunu rehin olarak başşehrine götürdü (725/ 1325). Uzun süre direnen Tlnbüktü’yü de aldı (729/1329). Böylece Nijer havzasında vergiye bağlanan Cenne Krallığı hariç bütün bölgeler, en geniş sınırlarına ve kuvvetinin doruğuna ulaşan Mali Devleti’ne bağlanmış oidu. Ülkenin sınırları batıda Tekrûr’dan doğuda Nijer”in doğusunda bakır madenlerinin bulunduğu bölgeye, kuzeyde Sahrâ’da tuz madenleriyle ünlü Tagaza’dan, güneyde Volta Calon’da ormanlık bölgeye kadar uzanıyordu.
İbn Fazlullah el-Ömerî (ö.749/1349) ve İbn Haldun (ö. 808/1406) XVII. yüzyıl Mali tarihçilerinden Abdurrahman b. Abdullah es-Sa’dî ve Mahmûd Kâ’ti et-Tinbüktî, Mense Mûsâ hakkında ayrıntılı bilgi vermektedirler. 753’te (1352) Mali’yi ziyaret eden İbn Battûta onun döneminde yaşayan bazı şahıslardan bilgi aktarmıştır. Bu tarihçilerin eserlerinde Mense’nin 1324-1325’te yaptığı meşhur hac yolculuğuna dair bilgi bulunmaktadır. Sultan, binlerce asker ve halktan oluşan kalabalık bir kafileyle gerçekleştirdiği bu hac sırasında yanında götürdüğü bol miktardaki altını cömertçe harcayarak Mali Devleti’nin adını ve zenginliğini İslâm dünyasının yanında Avrupa’ya da duyurmuştur. Rivayete göre Mense Mûsâ bir hatası yüzünden annesinin ölümüne sebep olmuş, Allah’ın kendisini bağışlaması için bol bol sadaka dağıtmış ve hayatının kalan kısmını oruçlu geçirmeye karar vermişti. Güvendiği bir âlimin Hz. Peygamber’in kabrini ziyaret edip şefaat dilemesini tavsiye etmesi üzerine hacca gitmeye niyetlenerek yol hazırlığına başlamış, çıkardığı fermanla da ülkesinin her tarafından altın ve erzak gönderilmesini istemiştir.
Ülkesinin başşehri Niani’de oğlu Muhammed’i yerine vekil bırakarak yaptığı bu hac yolculuğu Mense Musa’nın gerçekleştirdiği fetihlerden daha etkili olmuştur. Beraberinde 60.000 kadar asker, kendisinin ve hanımı İnâri Kunti’nin özel hizmetleri için binlerce köle ve câriye bulunduğu, önceki sultanların hac yolculuklarında götürdükleri altından çok daha fazla altın götürdüğü, ülkesinin zenginliğini gösteren bu altınların İki ton civarında olduğu, kırk katır veya 500 köle tarafından taşındığı rivayet edilmektedir.