Tarihi Eserler

Manisa Mimari, Tarihi Eserleri, Mimarisi Hakkında Bilgi

Lidyalılar, Persler, Make­donya ve Bergama krallıklarının yöneti­minde kaldıktan sonra Roma, Bizans im­paratorlukları dönemlerinde Batı Ana­dolu’nun önemli kalelerinden biri olan, Saruhanlılar ve Osmanlılar’ın önemli bir merkezi haline gelen Manisa sanat yö­nünden zengin bir potansiyele sahiptir. Bizans öncesine ait izler kaybolmuş, sa­dece Niobe Anıtı denilen, Yunan mitoloji­sindeki bahtsız annenin taşlaşmış silueti olduğu söylenen Sipil (Spylos) dağının eteğindeki kaya kalmıştır. Sipil dağında iç kalenin doğu kısmındaki duvarlar Hele­nistik dönem kalesine ait olmalıdır. Ro­ma devrinde şehir doğuya düzenlenen se­ferlerin hareket noktasıydı. Bina ve tapı­nakları milâttan sonra 17 yılındaki dep­remde yıkılınca İmparator Tiberius şehri imar ettirmiştir. Bizans döneminde Hıris­tiyanlığın benimsendiği ilk şehirlerden biri olan Manisa kısa sürede piskoposluk merkezi haline gelmiştir. Laskarisler za­manında darphâne ve hazinenin bulun­duğu, ekonomik ve stratejik yönden önemli bir merkez olmuştur. Bu dönem­den günümüze ulaşabilen Bizans istihkâ­mı dağın eteğindeki dış kale ile Akropolis’teki iç kaledir (Sandıkkale| .1313’te Saruhanlılar’ın kaleyi onararak kullandığı, XV. yüzyıldan sonra şehrin sur dışına taş­tığı, Osmanlılar devrinde yine onarım gördüğü, XVI. yüzyıl sonlarında kalede mahkûmların tutulduğu bilinir. XVII. yüz­yılda iç kale küçük bir yerleşme durumun­da olup aşağı kale haraptır. XVIII. yüzyıl­dan itibaren terkedilen kale harap ol­muştur. III. loannes Vatatzes zamanında (1222-1254) şehre büyük bir manastır ya­pılmıştı. Ayrıca Akbaldır deresinde bir su yolunun izleri görülür. Türk dönemi yapı­larında devşirme olarak kullanılan parça­ların başlıcaları ulucami ve medresesinin avlusundaki sütun başlıklarıyla gövdele­ri, İlyas Bey Mescidi’nin son cemaat ye­rindeki sütun başlığı, Revak Sultan Türbesi’nin güney duvarındaki örgü motifli döşeme parçası, İvaz Paşa Camii’nin son cemaat yeri sütun başlıkları, pencere söveleri, duvar dolgularıyla Manisa Müzesi’ndeki parçalardır. Şehrin tarihî eser zenginliğini Saruhanlılar ve Osmanlılar zamanında yapılmış binalar teşkil eder.

İlgili Makaleler