Kimdir

Maksut Koca, Âşık Feryâdî kimdir? Hayatı ve eserleri

Maksut Koca, Âşık Feryâdî kimdir? Hayatı ve eserleri: 1961 yılında Kars’ın Arpaçay ilçesi Taşdere köyünde doğan Maksut Koca, köyünde ancak ilkokulu okuyabildi. İşe ihtiyacı vardı; bulamayınca İstanbul’a geldi. Ne var ki babası ona saz da öğretmiş, bildiği bir çok “hikâye” ve türküyü oğlu­na da sevdirmişti. Köyde yavuklusu olduğundan, “Âşıklığı” da canı çektiğinden yine köyüne dönüp ekmek parasını sazı ile kazanmaya koyuldu. Kahvelere, mec­lislere de katıldı, düğünlerde sazıyla şöhret kazandı. Öte yandan sevgilisi bir baş­kasıyla evlenince küsüp, gurbete çıktı. Maksut Koca’yı, daha sonra Âşıklar Bayra- mı’nda ve birçok şölenlerde başarıdan başarıya koşarken görüyoruz.

Sazı, Koca’ya bir geçim aracıdır… Ancak, genç olmasına rağmen, şiirlerinin derin, çok konulu, değişik ifadede ve güçlü olduğu söylenebilir.

NE GEREĞİ VAR

Engin engin otur ağır ol gönül,

Yücelip durmanın ne gereği var?

Öyle dur otur ki, el görsün seni,

Sen seni görmenin ne gereği var?

Beş günlük ömrünü insanca yaşa,

Dünya malı için düşme telaşa.

Çaresi olmayan olumsuz işe,

Ümitler vermenin ne gereği var?

Bülbülü kalese koyma hür iken,

Güle sahip ol ki deymesin diken.

Hayatta sevilmek, sevmek var iken,

Gönüller kırmanın ne gereği var?

Her zaman haklıyı haksızı ayır,

Becer ki dünyada yapasın hayır.

Yetimi sevindir yoksulu doyur,

Dertsize dermanın ne gereği var?

Saygı duy efendim bütün insana,

Er yaşa dünyada merdimerdane.


Kuvvetin varise zalimde dene,

Mazluma vurmanın ne gereği var?

Tabipler sağaltır el yarasını,

Mecnuna sormalı çöl yarasını.

Kul kula vurursa dil yarasını,

Merhemler sürmenin ne gereği var?

Kamil ol ki örnek alsın el senden,

Şirin ol ki acı olsun bal senden.

İncinmesin kırılmasın kul senden,

Maksut’u yormanın ne gereği var?

İHTİYACI VAR

Ben böyle yaşadım hep böyle gördüm,

Bir canın bir cana ihtiyacı var.

Cahilin kamile, derdin tabibe,

Tabibin dermana ihtiyacı var.

Ayağın bedene, bedenin başa,

Kulağın duymaya, gözün bakışa,

Ciğerin nefese, kalbin atışa,

Damarların kana ihtiyacı var.

Gündüzün güneşe, gecenin aya,

Yavrunun anaya, kuşun yuvaya,

Ağacın toprağa, toprağın suya,

İnsanın insana ihtiyacı var.

Bereket sofrası açınca doğa,

Güzellik yayılır ovaya dağa.

Arının çiçeğe, bağbanın bağa,

Bağın da zamana ihtiyacı var.

Sıradan bir kulun değilim yüce,

İnanın kimseye olamam hoca.

Hastanın sıhhate, güçsüzün güce,

Zalimin vicdana ihtiyacı var.

Maksut’um der beni yoktan var eden,

Senin birliğine inanmışım ben.

Var eden de sensin yok eden de sen,

Kainatın sana ihtiyacı var.

KAYNAK: TÜRK EDEBİYATI 4. CİLT, AHMET KABAKLI, TÜRK EDEBİYATI VAKFI YAYINLARI, İSTANBUL

İlgili Makaleler