Makalatü’l İslamiyyin Yazarı, Konusu, İçerik, Hakkında Bilgi
Makâlâtü’l-İslâmiyyîn. Ebü’l-Hasan el-Eş’arî’nin (ö. 324/935-36) itikadı İslâm mezheplerine dair
Tam adı Makâlâtü’l-İslâmiyyîn ve’İhtilâfü’l-musallîn’dir. bazı kaynaklarda “İslârniyyîn” yerine “müslimîn” kelimesi yer almaktadır. Kitabın Eş’ari’ye ait olduğu hususunda ittifak bulunmakla birlikte müellifin Mu’tezilî döneminde mi, Mu’tezile’den ayrıldıktan sonraki devrede mi kaleme alındığı konusunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Eserde Eş’arî’nin Mu’tezile’nin karşıtı olarak “ehl-i hakk”a ait bazı görüşleri tas-vipkâr bir üslûpla ifade etmesi, bunun yanında takipçileri tarafından ehl-i hakkın Eş’arîler için kullanılması, ayrıca Mu’-tezile kelâmcılanna muhalefetini hissettirmesi ve hocası Ebû Ali el-Cübbâî ile olan bir tartışmasından söz etmesi kitabın Mu’tezile’den dönüş yapıldıktan sonra yazıldığı yolundaki kanaati desteklemektedir. Daha da önemlisi Eş’arî, Makâlât’ın birinci bölümünün sonlarında ashâb-ı hadîs ve Ehl-i sünnet’in temel görüşlerini sıraladıktan sonra “Onlara nisbet ettiğimiz bütün görüşleri kendimize de nisbet eder ve benimseriz” demek suretiyle kitabın telif devresini açıklığa kavuşturmuştur.
Makâlâtü’l-İslâmiyyin’i iki bölüm halinde incelemek mümkündür. Kitabın yansını oluşturan birinci bölümde Hz. Peygamber’in vefatını müteakip hilâfet konusunda ortaya çıkan anlaşmazlıklara, Sıffîn Savaşı’na ve Hâricîler’in zuhuruna kısaca temas edilir. Ardından “genel konular [el-kelâm fı’l-celîl] denebilecek olan kısım gelir. Eş’arî burada müslümanların ayrıldığı mezhepleri on grup halinde şöylece sıralar: Şîa, Haricîler, Mürcie, Mu’-tezile, Cehmiyye, Dırâriyye, Hüseyniyye, Bekriyye. büyük kitleyi oluşturan ashâbü’l-hadîs ve Küllâbiyye. Daha sonra her mezhep ele alınarak kendi içinde gruplara, gruplar da -varsa- tâli kollara bölünür. Meselâ Şîa Gâliyye, Râfıza [Keysâniyye, İsnâaşeriyye vb] ve Zeydiyye’ye ayrılmış, bu üç grup tâli fırkalar, bu fırkalar da zaman zaman daha küçük zümreler halinde tasnif edilmiştir. Müellifin sayı vererek yaptığı tasnife göre Şîa kırk beş, Haricîler on dokuz, Mürcie on iki kola ayrılmıştır. Bu arada Eş’arî, büyük çoğunluğu akaidle ilgili olmak üzere çeşitli konularda ileri sürülen görüşleri zikrederken başka tâli kolların isimlerini de belirtir.