Psikolojiye Giriş

Lev Semyonoviç Vigotsky (1886-1934)

Lev Semyonoviç Vigotsky (1886-1934):
Günümüzde, yukarıda söz edilen şekliyle, gelişen insana bakış açışının değişmekte olması, Vigotsky’nin yeniden ele alınmasını ve onun görüşlerinden yola çıkan araştırmaların yürütülmesini sağlamıştır.
Vigotsky’ye göre, bilişsel gelişimin kaynağı, bireysel özelliklerden önce, insan ile kültür arasındaki etkileşimdir. Çocuk, bir boşluk içinde hareket eden sabit ve evrensel bir organizma değildir. Bir çocuk, düşünme ve anlama yollarını öncelikle çocuk-çocuk veya yetişkin-çocuk arasında paylaşılan sosyal süreçler yoluyla geliştirir. Bir diğer ifade ile çocuklar çevrelerindeki insanlar vasıtasıyla öğrenmektedirler. Bu durumun en açık örneği dildir. Dil, sosyal bir iletişim aracı olsa da, bu sosyal araç zihinler arasında olanı (çocuk-çocuk; çocuk-yetişkin), çocuğun zihninin içine dönüştürür. Dil düşünceyi yönlendirir, düzenler, gerçeklik sınıflarını örgütler, geçmişi temsil eder ve geleceği planlar. Dil ve düşünce, dinamik olarak ilişkilidir. Dili anlamak ve üretmek, düşünce sürecini etkilemekle kalmaz, aynı zamanda dönüştürür. Sonuç olarak, zihnin doğası her zaman sosyaldir.
Bu yüzden, bir çocuğun gelişiminin alt sınırı, tek başına iken yapabildikleri iken, üst sınırı, bir başka yetişkin ya da becerili bir akran ile birlikte yapabildikleridir. Vigotsky, bu aralığa ya da potansiyele Yakınsak Gelişim Alanı demiştir. Zihinsel gelişme, çocuğa sağlanan teşviğin ya da cesaretlendirmenin miktarı ve bilginin çocuğa uygunluğuna bağlı olarak, farklı bilişsel alanlarda farklı oranlarda olabilir. Böylece zihinsel gelişme, evreler ile ilerlemesi gerekmeyen sürekli içselleştirmelerle oluşur. Gündelik hayattaki etkileşimlerde, daha becerili bir akran veya bir yetişkin, çocuğun sahip olduğu yetileri temel alarak şu anda bulunduğu noktadan biraz ileri yeterlik düzeyini destekleyen etkinlikler sunmaktadır. Bu destek, tıpkı inşaat yapılırken kurulan geçiçi bir iskelenin işçileri desteklemesi gibi, çocuğun ortaya çıkmakta olan becerilerini geçici olarak destekler. Buna Yapı İskelesi Kurma denilebilir.
Vigotsky’nin kuramı, gerek Rusça yazılmış olması, gerek Piaget görüşlerinin egemenliği nedeniyle uzun yıllar ihmal edilmiştir. Günümüzün insanı anlayış eğilimlerini açıklamak için son derece elverişli bir model sunmakla birlikte, yakınsak gelişim alanı, yapı iskelesi kurma ve küçük grup etkileşimlerin bilişsel düzeyleri gibi kavramları araştırılabilir şekilde çalışmak kolay değildir. Ancak günümüzde bu konudaki çalışmalar artarak sürmektedir.

İlgili Makaleler