Türk Edebiyatı

Kutadgu Bilig Nedir, Özellikleri, Yazılış Amacı, Hakkında Bilgi

Kutadgu Bilig. Yusuf Has Hacib (Balasagunlu Yusuf) tarafından H.462 (M.1069/1070) yılında yazılıp Doğu Karahanlı hükümdarı Tabgaç Buğra Han (Ebû Ali Hasan bin Süleyman Arslan)’a ithaf edilen manzum eser, Türk-İslâm edebiyatının en eski yazılı eseri olma özelliğini taşır.

“Kutlu, mesud olma bilgisi” anlamına gelen Kutadgu Bilig, isminden de anlaşıldığı gibi, insana, her iki dünyada saadete ulaşmak için izlenecek yolu göstermek maksadı ile yazılmıştır.

Kutadgu Bilig’in nazım şekli mesnevîdir. Aralarda 173 tane dörtlük vardır. Sonradan eklenen baş ve son bölümleri dışında 85 bab, 6520 beyittir. Baş kısıma 77 beyitlik giriş ve bab başlıkları dizisi, sona 3 bablık 125 beyit eklidir.

Yusuf Has Hacib eserine İslami geleneğe uyarak Tanrı’ya hamd, İslam peygamberi ve ilk dört hak halifeye sâlat ve selamla başlar. Bilâhere eserini takdim ettiği Karahanlı hükümdarı Hasan Buğra Han’ı över ve ardından kendi dünya görüşünü açıklar.

Yusuf Has Hacib’in eseri Kutadgu Bilig kuru bir bir öğüt, nasihat kitabından öte insan hayatının anlamını, sosyal hayatta, devlet içinde yer ve görevlerini tayin etmeye çalışmıştır. Bu nitelikleri esere döneminin Türk düşünce ve felsefesini kayıt altına alması açısından da ayrı bir değer kazandırır. 11. yüzyılın en büyük ve en mühim edebi eseri olan Kutadgu Bilig yalın ve sağlam Türkçe’si ile  tüm Türk yurtlarında zevkle okunmuş ve bu topluluklar üzerinde önemli etkiler yapmıştır. Kutadgu Bilig değişik toplumlarda çeşitli isimlerle bilinmiştir. Şöyle ki: Çinliler “Edebü’l-Mülk”, Maçinliler “Aynü’l-Memleke”, Maşrıklılar (Doğulular) “Ziynetü’l-Ümera”, İranlılar “Şahname”, bazılarıda “Pendnâme-i mülük” isimleriyle anmıştır.

Allegorik münazara karakteri gösteren bir eser olan Kutadgu Bilig, dört temel ve bu temelleri temsil eden dört kişi üzerine kurulmuştur.

1. Kanun ve adalet (temsilcisi hükümdar Kün Dogdı),
2. Mutluluk     (temsilcisi vezir Ay Toldı),
3. Akıl ve ilim    (temsilcisi vezirin oğlu Ögdülmüş),
4. Hayatın sonu, akıbet (temsilcisi Zahid Odgurmuş)’tur.

Ayrıca eserde simgesel anlam taşıyan bazı kişi isimleri de geçer ki,(arkadaş, uşak, haberci ve mürid ) bunlar saray hizmetlileridirler.