Felsefe Yazıları

KLASİK ALMAN FELSEFESİNDE DİYALEKTİK

KLASİK ALMAN FELSEFESİNDE DİYALEKTİK
KANT
Kantın düşünceleri kendinden sonraki bir çok alman filozofona temel
olmuştur. Kendinden sonra yazılan eserler ona bir cevap niteliğinde
olmuştur. Kant bilgi hakkında ; insanoğlu düşüncenin birleştirici gücü ve
somut sezgi tarafından ortaya konulan bilginin dışında herhangi çeşitten
başka bir şey elde edemez demektedir. Ayrıca, kant insan zekası ile ve bir
vergi olarak belli şeylere ulaşabilir demiştir.
GOTHE
Alman felsefesinde diyalektik düşüncenin önem kazanması ve etkileyici
hale gelmesi Gothe ile başlar. Gothe kavramak istediğimiz varlıkları
parçalara ayırmadan ve canlı halde, organik yapıları içinde ele almamız
gerektiğini söyler.
FİCHTE
Fichte; Fransa’da olduğu gibi iktidara devrimle gelmeyen en önemli
noktalara yavaş yavaş sızarak derbeyler ve kilise ile uzlaşma yoluna giden
alman brujuvazisinin sözcüsü durumunda idi. Yani kilit noktalarını
hissettirmeden ele geçiren sınıfın iktidarını temellendirecek bir felsefe
yapmak durumunda idi.
HEGEL
Hegel kendinden önceki düşünürlerin birikimlerini bir araya getirip
onlardan istifade etmiştir. Hegel yazılarında aynı diyalektik düşünceye esas
olan temellerden bahsetmiştir.

Diyalektiğin İdealist Temelleri
1- Bütünsellik ilkesi 2-Oluş ilkesi 3-Çelişki ilkesi 4-Niteliksel değişme
ilkesi
Bütünsellik ilkesi diyalektik düşüncenin en kapsamlı düşüncesidir. Bu
ilke en geniş anlamıyla herhangi bir şeyin tek başına ve içinde bulunduğu
bütünden ayrı olarak ele alındığı zaman kavranamayacağını ileri sürmektir.
Oluş ilkesine göre evren sürekli bir oluş halindedir. Hiçbir unsuru
değişmiyor yada hareket etmiyor gibi ele alamayız. Evren sonu gelmez bir
harekettir. Oluş ne kendinden,varlık ne de hiçliktir.
Hegel çelişkiyi şu şekilde açıklar. Herhangi bir şey anlaşılır hale gelmek
için kendi karşıtından geçmek zorundadır. Herşey başka bir şeye nispetle
tanımlana bilir. Herhangi bir şeyin anlaşılır olabilmesi için bu şeyin karşıtı
olan şeyde düşünülmelidir.
Niteliksel değişme ilkesini bir örnekle anlatabiliriz. Ksijenin belli
oranlarda birleşmeleri yeni bir cismi yani suyu ortaya çıkarır. Bu yeni
cismin nitelikleri oksijenle hidrojenin özellikleri bir araya getirilerek
oluşturulamaz. Yani bu yeni maddenin niteliklerini oksijen ve hidrojenin
niteliklerinden çıkarsayamayız. Burada söz konusu olan niteliksel bir
değişmedir.