Sosyoloji

Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın Kent Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi

Nebi
Özdemir –
Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın
Kent Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi

…kültür içerikten ibarettir, medya ise bu
içeriğin yaratım-aktarım-tüketim araç ve bağlamını ifade eder.

Yaratıcı endüstriler, özellikle gençlere
yönelik, fikri mülkiyet temelli değer ve istihdam yaratma potansiyelleriyle
yaratıcılık ve beceri gerektiren endüstrilerdir.

Birleşmiş Milletler kayıtlarında 2000 yılında
831 milyon dolar olan dünya yaratıcı ekonomi piyasasının 2005 yılında 1,3
trilyon dolara ulaştığı belirtilmiştir (UNDP-UNCTAD, 2008).

1999-2003 dönemi itibariyle kültürel ekonomik
sektörler kimya ve otomobil gibi sektörleri geride bırakarak % 12.3’lük bir büyüme
hızına ulaşmıştır (EU, 2006; kültür ekonomisi ve endüstrisi hk. bkz.
Hesmondhalgh, 2007; NESTA, 2006; Özdemir, 2009 a, b).

Basın Yayın ve Enformasyon Genel
Müdürlüğü’nün 2008 yıl ile ilgili kayıtlarına atfen Türkiye’deki 2459 gazeteden
2381’i yerel gazetedir. (http://www.tumgazeteler.com/?a= 4175097).

Samsun
Örneğinde Yerel Medya ile Kent Kültürü ve Ekonomisi İlişkisi

Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ne ait
sitede olduğu gibi, yöresel özgünlükler ve değerler bu tür sitelerden ulusal ve
küresel paylaşım alanına başarıyla aktarılmaktadır.

Yerel medyanın gelişmesi, geleneğin ulusal ve
küresel medya tarafından keşfedilmesini de kolaylaştırmıştır.

Yerel medya, yerel kültürel belleğin
yaratıcısı/oluşturucusu, aktarıcısı, koruyucusu ve geliştiricisi olarak kabul
edilmeli ve değerlendirilmelidir (s. 72).

Kent belleğinin oluşturulması, aynı zamanda
yöresel, dolayısıyla da ulusal kültür envanterinin de çıkarılması anlamına
gelmektedir (s. 73).

Coğrafi işaretler belirli bir bölgeden
kaynaklanan bir ürünü tanımlayan ya da kalitesi, ünü veya belirgin özellikleri
itibariyle coğrafi kaynağına atfedilebilen bir bölgeyi işaret eder. Türkiye’de
coğrafi işaretler, Türk Patent Enstitüsü tarafından 1995 tarih ve 555 Sayılı
Kanun Hükmünde Kararname kapsamında tescil edilmektedir.

Coğrafi işaretler “menşe adı” ve
“mahreç işareti” olarak ikiye ayrılmaktadır.

Coğrafi işaret tescili “coğrafi kaynak
gösterilen ürünlerin adlarının, kalitelerinin, üretim tekniklerinin ve
üreticilerinin haklarının koruma altına alınmasını amaçlamaktadır.

“Yerelliğin dünya ile buluşması” sloganıyla
tanıtılan coğrafi işaretlerin sayısının artırılması ve etkili bir şekilde
değerlendirilmesi, öncelikle yerel medyanın bilinçli çabalarıyla
gerçekleşebilir (s. 74).

Türkiye’de pek çok yerde pide yapılmakla
birlikte “Bafra Pidesi” farklı ve özgündür. Bu pideyi özgün kılan ise
Bafralıların atalarından miras aldıkları geleneksel bilgi ve ürüne kattıkları
içeriktir (pişirme maddeleri, araçları, yöntemi ki bunlar da atalardan kalma
geleneksel bilgiyi oluşturmaktadır).

Geleceğin turisti de kültürün ve geleneğin,
kısacası özgünlüğün peşinde olacaktır. Onlar hamburgerin değil, Bafra
pidesinin, Vezirköprü semaverinde pişen çayın peşindedirler (s. 76-77).

Samsun’un temel çekicilikleri olarak
“Bafra ve Terme pidesi, Havza ve Lâdik Kaplıcaları, Vezirköprü Semaveri,
Atatürk Anıtı, Çarşamba ve Bafra Deltası, Altınyaka Barajı, tütün, Ladik
halısı” gösterilmektedir. Buna karşılık paleolitik ve mezotolik çağdan
beri yaklaşık on iki bin yıllık bir yerleşim yeri olan Samsun Hititler,
Frigler, Amazonlar, Kemmerler, Lidyalılar, Persler, MakedonyalIlar, Romalılar,
Selçuklular ve OsmanlIlar tarafından yaratılan farklı medeniyetlere beşiklik
etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Samsun’un “gemiciliği, deniz
ticareti ve kendirciliği, lezzetli suyu, kiremitli, bağlı, bahçeli evleri,
yaban üzümü ve nar rengi armut turşusu, kalesi, hamamları, camileri, çarşısı,
tütünü” ile tanındığı bilinmektedir. Amazonlar ise yörenin yabana
atılamayacak nitelikteki farklı bir çekiciliğidir. Aynı zamanda Samsun “Atatürk’ün
istiklal Savaşı’nı başlattığı yer” olarak Cumhuriyet tarihinin en önemli
kentlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu kadar zenginliğe rağmen az
sayıda çekiciliğin tanınması, çözümlenmesi gereken bir konudur. Bütün bunlar
kentin ana çekicilikleri olabilir. Bunların yanında yan çekiciliklerin (ürün,
hizmet, mekân vb.) yaratılması ve tanıtılması gereklidir (s. 77).

Özdemir, Nebi. (2011), Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın Kent
Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi
, Samsun Sempozyumu 13-16 Ekim
Samsun, Bildiriler Kitabı, Cilt: 2, s. 67 – 82, Samsun 2013

İlgili Makaleler