Tarihi Şahsiyetler

Keçecizade Fuat Paşa Kimdir, Kısaca Hayatı, Eserleri, Hakkında Kısa Bilgi

FUAD PAŞA (1815-1869)

Osmanlı sadrazamı. Tanzimat döneminde 5 kez hariciye nazırlığı, 2 kez de sadrazamlık yapmıştır.

İstanbul’da doğdu, 12 Şubat 1869’da Fransa’nın Nice kentinde öldü. Ulemadan, şair Keçecizâde İzzed Molla’nın oğludur. Önce Arapça ve Farsça öğrenerek din adamı olmak istedi. Daha sonra Mekteb-i Tıbbiye’ye girdi. Öğrenim dili Fransızca olan bu okulu bitirdikten sonra askeri doktor olarak Trablusgarb’a gitti.

1837’de Hariciye Nazırı Mustafa Reşid Paşa’nın teşviki ile Babıâli tercüme odasına girdi. 1840’ta Londra Sefareti başkâtipliğine getirildi. 1843’te Madrid’de, 1844’te Lizbon’da geçici elçilik yaptı. Koruyucusu olan Reşid Paşa’nın sadrazam olması üzerine Divan-ı Hümâyûn amedciliğine getirildi.

1848 Macar ayaklanmasını bastırmak için Avusturya’ya yardıma giden Ruslar’ın, Osmanlı toprağı olan Eflak’a da girmeleri üzerine, durumu yerinde incelemesi için 1849’da Bükreş’e gönderildi. Rusya ve Avusturya, Osmanlılar’a sığınan Polonya ve Macar mültecilerini geri istiyorlardı. İngiltere ve Fransa’nın desteğini alan hükümet, mültecilerin geri verilmemesi yolunda Fuad Efendi’ye kesin emir verdi. Sorunu halletmek için olağanüstü elçi olarak aynı yıl Peters-burg’a gönderildi. Sorun anlaşma yoluyla çözümlendi. 1850’de İstanbul’a döndü. 1852’de özel bir görevle Mısır’a gönderildi. Mısır’ın yıllık vergisini artırarak, geri döndü. Reşid Paşa’nın koruduğu bir başka kişi olan Ali Paşa 1852’de sadrazam olunca, Fuad Efendi de hariciye nazırlığına getirildi. 1853’te bu görevden ayrıldı.

Osmanlı Devleti’nin Kırım Savaşı ile uğraşmasını fırsat bilen Yunanlılar sınırlarda bazı hareketlerde bulununca, Fuad Efendi yöredeki olayları bastırmak, idari ve askeri düzenlemeler yapmak üzere Yanya’ya gönderildi. Ali Paşa’nın ikinci sadrazamlığı sırasında, 1855’te paşalığa yükseldi ve ikinci kez hariciye nazırı oldu. 1856’da nazırlıktan istifa etti. 1857’de Meclis-i Âli-i Tanzimat başkanlığına ve 1858’de, Ali Paşa’nm sadrazam olması üzerine üçüncü kez hariciye nazırlığına getirildi. Bu sırada İngiltere ve Avusturya Eflak ve Boğdan’m birleştirilmesini isteyen Fransa’ya karşı çıkmaktaydılar. Fuad Paşa 1858’de Paris’teki görüşmelere katıldı. Bu arada Avusturya’nın görüşünü destekledi. Lübnan’da Dürzi ve Maruniler, Şam’da Hıristiyan ve Müslümanlar arasında çatışma çıkması üzerine Fransa bu bölgeye asker gönderdi. Fuad Paşa 1860’ta olağanüstü komiser olarak Suriye’ye gitti. Lübnan ve Suriye sorunlarını ayrı ayrı çözmek istedi. Şam’da çok sert davranan Fuad Paşa, halk ve asker ayırt etmeden 167 kişiyi idam ettirdi. Fransa’nın bir müdahalesini önlemek amacı ile Şam Valisi Müşür Ahmed Paşa’yı kurşuna dizdirdi. Dürziler’e karşı bir harekâtta bulunmadı. Asi Dürzi reislerinin teslim olmasıyla sorun çözüldü. Fransız birlikleri de 9 Haziran 1861’de özerklik verilen Lübnan’dan çekildiler.

Fuad Paşa, Suriye’de iken 25 Haziran 1861’de Abdülmecid öldü. Yerine geçen Abdülaziz, Meclis-i Vâlâ ve Meclis-i Âli-i Tanzimat’ı birleştirerek başına Fuad Paşa’yı getirdi. Ağustos 1861’de yeniden hariciye nazırı olan Fuad Paşa, 22 Ekim 1861’de sadrazamlığa getirildi. Bir ay sonra görevine başlayan Fuad Paşa, devletin en önemli sorununun mali sorunlar olduğunu belirtmiş, alınması gereken önlemleri padişaha bildirmişti. Padişahın bu önerilere değer vermemesi, askeri harcamaların kısılmaması ve sarayın sık sık Babıâli’nin işlerine karışması üzerine 1862’de sadrazamlıktan istifa etti. 1863’te Meclis-i-Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye başkanlığına atanan Fuad Paşa, Sultan Aziz’in Mısır gezisinde ona eşlik etti. Bu gezi sırasında padişahla iyi ilişkiler kurduğundan 25 Haziran 1863’te ikinci kez sadrazam oldu. Abdülaziz’in Mısır Hıdivi’nin kızıyla evlenmesini uygun görmediği için 5 Haziran 1866’da istifa etti. Ali Paşa’nm sadrazam olması üzerine 11 Şubat 1867’de beşinci kez hariciye nazırı oldu. Abdülaziz’in Avrupa gezisinde kendisine eşlik etti. Avrupa’dan dönüşte rahatsızlanan Fuad Paşa tedavi için gittiği Nice’te öldü. Cenazesi İstanbul’a getirildi.

Fuad Paşa, yakın çalışma arkadaşı Ali Paşa gibi Reşid Paşa’nm koruyup yetiştirdiği bir kişidir. Bu üç paşa Tanzimat’ın mimarları olarak kabul edilirler. Fuad Paşa Avrupa siyasi gelişmelerini yakından izleyen, Osmanlı Devleti’nin ancak Avrupa devletleri arasındaki güç dengelerinden yararlanarak yaşayabileceğine inanan bir devlet adamıydı.

•    YAPITLAR (başlıca): Kavaid-i-Osmaniye, 1851; Vasiy-yetname, [ö.s.), 1869.

•    KAYNAKLAR: E. Akarlı, Belgelerle Tanzimat, Osmanlı Sadrazamlarından Ali ve Fuad Paşaların Siyasi Vasiyyet-nameleri, 1978; Ali Fuad (Türkgeldi), Rical-i Mühimme-i Siyasiye, 1928; İ.M.K.İnal, Osmanlı Devrinde Son Sadrazamlar, 1941; İ.Ortaylı, imparatorluğun En Uzun Yüzyılı, 1983.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi