Tarihi Eserler

Karagöz Bey Külliyesi -Mostar- Tarihçe, Mimari, Hakkında Bilgi

Karagöz Bey Külliyesi. Bosna-Hersek’İn Mostar şehrinde XVI. yüzyılın iltîncî yarısına ait külliye.

Cami, medrese, Kütüphane, çeşme ve günümüze ulaşmayan bir mektepten meydana geldiği anlaşılan külliyenin ba­nisi Mostar Köprüsü’nün bina emini olan Hacı Zâim Mehmed Bey’dir. Halk arasında Karagöz adıyla ün yapmış olan Mehmed Bey, Sadrazam Rüstem Paşa”nın karde­şidir. Caminin kapısı üzerinde yer alan, Arapça celî hatla yazılı 100 x 60 cm. ebadındaki kitabeye göre yapı 963 (1558) yı­lında Rüstem Paşa”nın ikinci sadrazamlığı sırasında inşa edilmiştir. Yapının mima­rının kim olduğu kayıtlarda belirtilmemekteyse de çalışan ustaların Dubrovnik’ten geldiği bilinmektedir.

Kesme taştan inşa edilen yapı, içten 13.40 x 13,40 m. ölçüsünde Kare planlı olup üzeri yüksek sekizgen kasnaklı bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbeye geçiş, altlan mukarnas dolgulu olan sivri Ke­merli tromplarla sağlanmıştır. Vaktiyle son cemaat yerinin üç taraftan bir sun­durma ile çevrili olduğu, bugün hâlâ mev­cut olan on dört adet sekizgen mermer sütunun varlığından anlaşılmaktadır. Son cemaat yeri, mukarnaslı başlıklı dört mermer sütunun taşıdığı sivri kemerlere oturan üç kubbe ile örtülüdür. Eksende yer alan kapı basık kemerli açıklığa sahip­tir. Üstte bir sıra mukarnas dizisi altında yer alan üçgen alınlıkta üç satır halinde kitabe yazılmıştır.

Harimin yan duvarlarında iki pencere arasına açılmış birer niş bulunmaktadır. Eksende yer alan mihrap duvardan taş­kın olup yedi kenarlı niş şeklinde düzen­lenmiştir. Nişin üstü mukarnas dolgulu­dur. Caminin kuzeybatı köşesinde duvar­larla bağlantılı iki sütun üzerine oturan bir mahfil mevcuttur. Harimi aydınlatan pencereler dört sıra halinde olup alt sıradakiler sivri kemerli alınlıklar altında dikdörtgen biçimindedir, üst siradakiler ise kemerli açıklıklara sahiptir. Harimin kuzeybatı köşesinde dışa taşkın biçimde yerleştirilen minare çokgen bir kaide üze­rinde yükselmektedir Uzun olan minare­de gövde de çokgen olup şerefe altı mukarnasli olarak düzenlenmiştir.

Caminin hemen solunda yer alan med­rese avlunun kuzeydoğu köşesindedir. “L” şeklinde dizilen mekânlardan oluşan yapı­da dört küçük, bir büyük oda ile (kütüp­hane) bir dershane mekânı vardır. Önü meyilli bir sundurma ile çevrili olan med­resede odaların üzeri aynalı tonozlarla ör­tülmüştür. 1992-1994 yıllarındaki savaş esnasında medrese binası mülteciler İçin mesken olarak kullanılmıştır. Medresenin kütüphanesine ait kitaplar Saraybosna da Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi’ne ta­şınmıştır.

Cami ile medresenin ortak olan avlu­sunda bir şadırvan bulunmaktadır. Köşe­lerde sekiz sütun üzerinde yuvarlak Ke­merli açıklıklara sahip şadırvanın üzeri pramidal bir çatı ile örtülmüştür. Altta sekizgen bir su haznesi bulunmaktadır. Cami avlusunda zamanla nazire oluşmuş­tur. Moloz taş örgülü avlu duvarının üze­rinde yer alan çeşme, düzgün kesme taş malzeme ile inşa edilmiş olup sivri ke­merli bir niş şeklinde düzenlenmiştir.

Külliyede 1964-1965 yıllarında köklü bir restorasyon yapılmıştır. Bu dönemde özellikle külliyenin haremine toprak ilâve edilip seviyesi yükseltildiği için medrese ve diğer unsurlar da değişikliklere uğra­mıştır. 1992-1994yılları arasındaki sa­vaşta külliyenin büyük bir kısmı tahrip edilmiştir. Savaştan sonra yapılan resto­rasyon çalışmalarında külliyede ve özel­likle cami kısmında -Suudi Arabistan’ın maddî desteği sebebiyle- Suudî motiflere yer verilmiş ve bazı bölümler tarihî özel­liklerini yitirmiştir.

TDV İslâm Ansiklopedisi

İlgili Makaleler