Filozof Biyografileri

Kang Youwei Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

Aynı yıl imzalanan Şimonoseki Antlaşması’yla Çin-Japonya Savaşı sona ermiş, savaştan galip çıkan Japonya, Çin’e çok ağır koşullar kabul ettirmişti. Kang, saraya yaklaşık 1300 bilim adamının imzasını taşıyan bir dilekçe vererek antlaşmanın iptal edilmesini istediyse de, bir sonuç elde edemedi. Daha sonra imparatora eğitim, iktisat ve devlet yönetimine ilişkin reform önerileri sundu. Ancak imparator bu önerilere ilgi göstermedi. 1895’te Ulusal Güçlenme İncelemeleri Derneği kurucuları arasında yer aldı. Dernek muhafazakâr güçlerin çabaları sonucu 1896’da kapatıldı.

1897’de yabancı devletlerin Çin üzerindeki baskıları çok yoğunlaşmıştı. Ülkede reform yapılmasının gerekli olduğna inanan imparator Kuang-Hsü, Ocak 1898’de bu işle Kang’ı görevlendirdi. Haziran 1898’de başlatılan reformlar devlet yönetiminin yeniden düzenlenmesini, ordunun güçlendirilmesini, devlet memurluğu sınavlarında yeni ölçütlerin kabul edilmesini, ticaret ve sanayinin geliştirilmesini, bölgelerde yerinden yönetimin güçlendirilmesini ve ülkede çağdaş okulların açılmasını amaçlamaktaydı. Ancak Eylül 1898’de imparatoriçe Tzu-hşi’nin başını çektiği muhafazakâr güçler imparator Kuang-Hsü’yü hapsettiler ve içlerinde Kang’ın kardeşinin de bulunduğu altı reform önderini öldürdüler. Böylece Yüz Gün Reformu adıyla anılan dönem sona erdi. Ülkeden kaçmayı başaran Kang çalışmalarını sürgünde de sürdürdü. 1899’da İmparatoru ve Reformları Koruma Derneği’ ni kurdu. Avrupa’ya, ABD’ye ve Hindistan’a gitti. 1912’de Çin Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra ülkesine döndü. Devrimci güçlere ve Sun Yat Sen’e karşı çıktı. Anayasal bir monarşiyi savundu.

Kang, Konfüçyüs klasikleri üzerine çalışmalar yapmış, Konfüçyüs’ün değişmeden ve insanlığın ilerlemesinden yana bir düşünür olduğunu öne sürmüştür. Kang’ın en ünlü kitabı 1913’te yayımlanan Ta Tung Sbu’dur (“Büyük Birlik”). Konfüçyüsçü, Budd-hacı ve Sosyalist görüşlerin izlerini taşıyan bu kitabında evrensel barışın egemen olduğu bir dünya düzeni tasarlamaktadır. Bu yeni düzende ulusal sınırlar ortadan kalkacak, kendi kendini yöneten küçük toplulukların temsilcilerinden oluşan bir dünya parlamentosu yeryüzünü yönetecektir. Aile ortadan kalkacak, çocuklar kamu okullarında yetiştirilecektir. Gelişkin bir ekonomiye sahip olacak bu düzende, tüm mülkiyet topluma ait olacaktır. Toplumsal, sınıfsal ve ırksal tüm ayrımlar ortadan kalkacak, yasalar ve mahkemeler gereksiz duruma gelecektir. Kang’a göre insanlık bu düzene belirli tarihsel aşamalardan geçerek ulaşacaktır.

İlgili Makaleler