Tarihi Şahsiyetler

John R. Vane Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

VANE, John Robert (1927 – 19 Kasım 2004)

İngiliz biyokimya ve farmakoloji uzmanı. Çok çeşitli fizyolojik süreçlerde rol oynayan “prostaglandinler”in etkilerini açıklamıştır.

29 Mart 1927’de Worcestershire’dakiTardebigg’ de doğdu. 1946’da Birmingham Üniversitesi’nden kimya, 1949’da Oxford Üniversitesi’nden farmakoloji diplomasını, 1953’te aynı üniversiteden doktora derecesini aldı ve ABD’ye giderek iki yıl Yale Üniversitesi’nde farmakoloji asistanı olarak çalıştı. 1955’te Ingiltere’ye dönünce Londra Üniversitesi’nin öğretim görevlileri arasına katıldı ve 1961’e değin bu üniversiteye bağlı Temel Tıp Bilimleri Enstitüsü’nde, 1965 sonuna değin Farmakoloji Kürsüsü’nde görev aldı, 1966’da da aynı üniversitede deneysel farmakoloji profesörlüğüne getirildi. 1973’ten bu yana (1985) Beckenham’daki Wellcome Araştırma Laboratuvarları’nın yöneticisi olan, birer yıl süreyle King’s College ve Harvard Üniversitesi’nde konuk profesör olarak ders veren Vane, 1974’te Londra’daki Royal Society’ nin, ayrıca Belçika, Hollanda, Polonya ve ABD’deki bilim akademilerinin üyeliğine seçilmiş, çeşitli ödül ve madalyaların yanı sıra, Bergström ve Samuelsson ile birlikte 1982 Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü’nü almıştır.

1930’larda Ulf von Euler’in prostat bezi salgısından ayırarak “prostaglandin” diye adlandırdığı, 1960’larda Bergström ve Samuelsson’un çalışmalarıyla yalnız prostatta değil memelilerin hemen hemen her tür dokusunda bulunduğu, üstelik tek bir bileşik olmayıp, birbirine çok benzer yapıda altı ayrı üyeden oluşan bir bileşikler grubu olduğu ve gizil “hormon düzenleyici” görevini üstlenerek çok çeşitli fizyolojik süreçlerde rol oynadığı anlaşılan bu doğal bileşikler, bugün de kimyanın en yoğun araştırma konularından biridir. Kan basıncını düşüren, vücut ısısını düzenleyen ve hem gebeliği önleyici, hem de düşük yapıcı özelliğiyle doğum kontrolunda yeni bir umut ışığı olan prostaglandinlerin en ilginç etkilerinden birini açıklayan da Vane’dir. Başta aspirin olmak üzere, iltihaplanmayı önleyici, ağrı kesici ve ateş düşürücü olarak kullanılan birçok ilacın, çeşitli organlarda yürütülen prostaglandin biyosentezini engelleyerek bu etkiyi yarattığını kanıtlayan Vane, ayrıca prostaglandinlerin kan pıhtılaşmasındaki rolünü de açıklamıştır. Bu açıklamaya göre, akciğer dokusundan salgılanan bir tür prostaglandin, kan hücrecikleri (trombositler) tarafından, kan damarlarını büzüp trombositleri bir araya kümelenmeye iterek kan pıhtılaşmasına yol açan tromboksana dönüştürülürken, damar çeperleri de prostaglandinleri, damar genişletici ve trombosit kümelenmesini önleyici etki yapan prostasikline dönüştürerek doğal dengeyi sağlar.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi